SATIR İZİ (Tamamlandı)

28.BÖLÜM 'Gitme'

27 bölüm +ön bölüm'e vermediğiniz tüm tepkileri bu bölüme vereceksiniz eminim.Düşüncelerinizin hepsini benimle paylaşın lütfen.Okumaktan zevk duyacağım :)

İyi okumalar.

**

Kendi evimde sabah erkenden kalkmıştım.Bugün patron bize izin vermişti ve ben de uzun süre annemi ve kardeşimi göremediğim için eve gelmiştim.Annem biraz rahatsız olduğu için de sabahın körüne alarmımı kurmuştum.Anneme kahvaltı hazırlayıp evin işini biraz görecektim.Camlar batmış haldeydi ve üst üste iki kere silmeden tozlar çıkacak gibi değildi.Evin zemini ciddi anlamda berbat haldeydi.Annem ve ben çalıştığımdan dolayı bir süre evde kimse temizlik yapamamıştı.İlk iş olarak yatağımı toplayıp elimi yüzümü yıkadım.

Saçlarımı tepeden bir topuz yaparken banyodan kova ve bez bir de cam sil aldım.Hakikaten yapmaya yapmaya bayağı bir iş birikmişti ve bir günlük iznimde bunların biteceğini sanmıyordum.Salona geçip bütün pencereleri açtım ve tülleri topladım.Tül perdeleri makineye koyup açtıktan sonra tekrar salona geldim ve halıları topladım.Zaten fazla büyük bir salon olmadığı için bir tane halı vardı.

Halıyı balkondan sirkeleyip demirliklerine astım.Biraz güneş alması iyi olacaktı ve yine bir izin günümde bu halıyı yıkamam gerekiyordu.Tekrar içeri geçip koltukları ve diğer bütün eşyaları ortada birleştirdim.Bana temizlik için hayli yer açılmış ve açılan yerlerde evin kirliliği gün yüzüne çıkmıştı.Pencere açmasak bile evin içi göçüp gidebiliyordu.Kovadaki suya bezi batırıp pencereleri silmeye başladım.

Başta bu saatte yapmamın nedeni sokaktan kimsenin geçmeyeceğini bildiğimdendi.Ben iş yaparken birinin beni izlemesinden nefret ediyordum çünkü.Önce bir kaba tozunu aldım ve bezi yıkadım ardından diğer bütün pencerelere de aynısını yaptım.Salondaki bütün camların kaba tozunu aldığımda neredeyse kovanın içi çamur olmuştu.Suyu lavaboya boşaltıp tekrar su doldurdum.Bu kez camsille pencereler parlayana kadar sildim.Hayli zor olsa da iş sonucu harika olmuştu.

Biraz da yorulmuştum.Elektrikli süpürgeyle her yeri çekip sildim.Son olarak da kanepe kollarını ve kitaplığı sildiğimde işim bitmişti.İşim bitmesine bitmişti ama ben de bitmiştim.Saate baktığımda çoktan dokuzu geçiyordu.Hiç dinlenmeden mutfağa gidip su ısıtıcıya su koydum.Ardından mutfağı da süpürüp halıdan açıkta kalan yerleri de iyice sildim ve biraz da olsa dolapların tozunu aldım.

Şimdilik sadece tozdan arındırıyordum. Çünkü eve girer girmez bir toz kalkanı bizi karşılıyordu.Haşlanması için 2 tane yumurtayı tencereye koyup,kızartmak için patates soydum ve doğradım.Sabah sabah bu kadar hamaratlık annemin gözlerini yaşartacaktı.Su kaynadığında çayı yapıp dilimlediğim patatesleri yağa koydum.Kahvaltılıkları sofraya yerleştirim.Çay bardağı ve kaşık çatalı koyduğumda bu iş de neredeyse bitmişti.

Annemi uyandırmak için odasına girdiğimde annem uyurken bile hayli yorgun görünüyordu.Başına elimi koyduğumda oldukça ateşi olduğunu anlamıştım.

"Anne,"

"Efendim kızım?"

"Anne sen yanıyorsun,kalk bir hastaneye gidelim." başını iki yana sallayıp yataktan kalktı.Kalkarken bile zorlanmıştı.

"İşim var yavrum,bugün patronun önemli konukları gelecek kesinlikle gitmem lazım" annemin dediklerini dinlemeyerek dolaptan kıyafet çıkardım.Anneme giyinmesi için verirken ben de annemin kimliğini arıyordum.

"Bu halle gitsen de bir şey yapamazsın anne,kalk sağlık ocağına gidelim.Ateşin düne göre oldukça artmış,hadi annem." annem beni dinlemiyor gibiydi.Başını iki yana salladı.Fakat ben de onu dinlemiyordum.