Beyaz, büyük bir evin önünde durduklarında Luke bunların hepsinin sikik bir hayal olduğunu ve her zamanki boktan yatağında uyanacağını düşündü.
Michael arabayı geniş bahçenin biraz ötesine park etti ve anahtarı çıkarıp araçtan indiğinde Luke kendisinin de inmesi gerektiğini anlayarak kapısını açtı, dışarı çıktı. Michael'ın peşinden bahçeye girdiğinde evden çıkıp onlara doğru koşan bir adam gözüne ilişmişti. Belki otuz yaşında, kumral saçlı, uzun boylu ve çekici biriydi, Michael kadar olmasa da. Ve Luke'un kaldığı yerde bilinen bir gerçek vardı ki Luke tek bir kişiye bağlı kalmazdı.
Michael adama elindeki araba anahtarını verip devam ederken Luke adamın yanında durdu, elini uzattı ve "Ben Luke" dedi gülümseyerek. Adam ne yapacağını bilemez bir halde Michael'a baktığında Michael kaşlarını çatmış bir şekilde Luke'a bakıyordu. "Sen gidebilirsin, Aiden."
Adam, Luke'un elini havada bırakıp arabayı garaja sokmak için bahçenin çıkışına doğru ilerlemeye başladığında Luke somurtarak Michael'a döndü ve "Bunu neden yaptın?" diye sordu öfkeyle. "Tanrım, sadece arkadaş edinmeye çalışıyorum!"
Michael tek kelime etmeden eve doğru ilerleyince Luke da oflayarak onun peşinden gitti. Büyük yapıya girdikleri an onları geniş, beyaz bir salon karşılamıştı. Birkaç adım sonra merdivenler başlıyordu ve merdivenlerin sağ tarafında geniş salon, sol tarafında ise kapıya doğru uzanan birkaç oda bulunuyordu. Luke kapısı kapalı olan odaları umursamadan salonu incelemeye başladı. Tam ortada büyük, gri bir L koltuk ve onu takip eden iki tane tekli koltuk bulunuyordu. Onların karşısında, Luke'un yanındaki duvara sabitlenmiş olan geniş ekran bir televizyon ve televizyonun altındaysa birkaç CD rafı ile birlikte iki bölmeli, uzun bir çekmece vardı. Koltuk takımı ile televizyon arasında bir masa, takımın arkasındaysa geniş bir kitaplık ve duvarlarda da birkaç portre bulunuyordu. Luke'un ilgisini çekmeyen şeyler.
Michael ona sol taraflarında kalan odalardan birini açarak mutfağı ve sonundaki ikisini açarak da banyo ile tuvaleti göstermiş, ikinci kata çıktıklarında başka bir banyo ile tuvaleti gösterdikten sonra kendi odasının önüne geçmişti. Kapıyı açtı ve genel renkleri beyaz, gri ve siyah olarak donatılan odayı Luke'un gözleri önüne serdi. İki kişilik geniş yatak, başka bir koltuk, gardolap, çekmeceler, tablolar, iki çalışma masası ve birkaç ıvır zıvır daha.
"Yanda senin odan var" dedi Michael bu odanın Luke'un odası olmadığını farklı bir yoldan açıklayarak. Ardından kendi yatağını işaret ederek gülümsedi. "Orası da sevişeceğimiz yer."
Ve Luke da yatağa bakarken babasını gülümsemesine karşılık verdi. "Oh, bunu sevdim."
naughty luke çok fenaymış
ŞİMDİ OKUDUĞUN
he is a good boy || muke (+)
Fanfiction"O iyi bir çocuk, çünkü kötü bir çocuk olursa neler olacağını biliyor."