Yaklaşık iki haftalık bir aradan sonra Luke'un sırtında küçük morluklardan başka bir şey kalmamıştı ve ne yazık ki henüz onların tamamen yok olması için üretilen bir ilaç yoktu. Bu on dört gün içerisinde biraz içine kapanma, yemeklerde tek kelime etmeme ve buna rağmen akşam Michael'ın yanına geldiği zamanlar ona yanında uyumasını teklif etmelerle doluydu.
"Luke?"
Luke kafasını bacakları üzerinde duran ellerinden kaldırdı ve masada karşısına oturan Michael'a çevirdi. Kırmızı saçları kabarmış, havada kendi hallerinde süzülüyorlardı ve Luke onun bedeninden yayılan duş jeli kokusunu alabiliyordu. Yutkundu. "Evet?"
"Yemeğini yemelisin" dedi Michael gülümseyerek. Luke önündeki tabakta duran yuvarlak köfte parçalarına baktı. Fazla lezzetli gözüktükleri kesindi ama aç değildi ve içinden bir ses konuyu uzatmaması gerektiğini söylüyordu. Bu yüzden derin bir nefes aldı. "Şu ilaçlar-"
"Alıyorum, sorun yok. Gerçekten."
Luka kafasını tabağından kaldırdı ve mavi gözlerini karşısındaki adamın yüzüne dikti. Gülümsemesi her ne kadar güven aşılasa da gerçeği biliyordu. "Uyuşturucu mu kullanıyorsun?"
Michael'ın kıvrılan dudakları düz bir şekil aldı, kaşları çatıldı ve yeşil gözleri kısıldı. Luke o gözlerdeki öfkeyi görebiliyordu, ani duygu değişimi. Az önceki mutlu Michael'ın üzerine kötülükle dolu bir gölge düşmüş gibiydi. Sarışın oğlan bir an onun çift kişilikli olabileceğini düşündü.
"Nereden biliyorsun?" diye sordu Michael. Sesinde öfkeden başka hiçbir şey yoktu ve Luke o an bunu Calum'ın söylediğinden bahsetmemeye karar verdi. Her ne kadar o herife haz duymasa da Michael'ın onu öldürmesini istemiyordu. Bu sebeple omzunu silkti ve "Seni denemiştim" dedi. "Haklıymışım."
Fazla hızlı gelişen olaylar Luke'u şaşırttı ve anında kendisini duvara yaslanmış bir şekilde buldu. Michael'ın yüzü kendi yüzünün birkaç santim ötesinde duruyor, fazla öfkeli gözüküyordu. Luke ise aniden duvara itilmenin acısını hala hissedebiliyordu. Gözleri sıkıca kapandı ve Michael'ın sonraki hamlesini bekledi ama onun geri çekileceğini düşünmüyordu. Gözleri ağır çekimde açılırken temkinli bakışları Michael'ı buldu. Elini kırmızı saçları arasından geçiriyordu. Kafasını kaldırıp Luke'a baktığında sarışın çocuk onun parlayan yeşil gözlerini gördü ve tüm bedeninin titrediğini hissetti.
"Üzgünüm." Michael kafasını iki yana salladı. "Bazen... böyle oluyor."
dün hiç bölüm atmamışım
beynim durmuştu kusura bakmayın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
he is a good boy || muke (+)
Fanfiction"O iyi bir çocuk, çünkü kötü bir çocuk olursa neler olacağını biliyor."