Bölüm 14- ROMANTİK

120 3 0
                                    

Alas'ın yanına oturduğumda kolunu bana atmış kendine çekmişti. O kadar güzel bir andı ki bin defa yaşa deseler bin defa sıkılmadan yaşardım. İçimde korku yok değildi. Onu kaybetmek..aklıma geldikçe nefesim daralıyor,ağlamaklı oluyordum. Bu çocuğa aşık değilde seviyordum sanırım. "Alas bir gün beni bırakıp gitmezsin demi? Heves değilim senin için..yada ne bileyim eskiden çok aşık olduğun bir kız çıkıp sana geri döndüm derse ona dönmezsin demi? Ya baksana . Aslında kısaca seni kaybetmekten korkuyorum. Aşk hevestir diyorlar,benim sana beslediğim duygu bu yüzden aşk değil sevgi. Seni seviyorum ... Bu ara da normalde bu kadar romantik olmamı bekleme." Diye cümlemin sonuna ekledim. Gözlerini bana çevirip "Bence olmayacak şeylerin konuşmasını yapmayalım. Ayrıca her zaman bu kadar romantik olmam deme çünkü içimden bir ses olucaksın diyor. Ha bu arada ben hiç bir kıza aşık olmadım yada sevmedim. Sevseydim bir kızı beni bıraktığında sapığı falan olurdum herhalde." Dediğinde güldüm. Beni ayağa kaldırıp koltuğa yattı ve biraz dibe kayıp açtığı boş yeri göstererek yatmamı istedi. Yanına yattığım da kolları ve bacaklarıyla beni göğüsüne hapis ederken o baş döndürücü bulduğum kokuyu bol bol kokladım. "Uyuyucam . Acıkırsan beni de uyandır , tuvalete giderken de uyandır . Korkuyorum." Dedim kısaca. Güldükten sonra "Ben fısıldaşırız diye düşündüm." Dediğinde konuşmak istediğini anladım. "Başla o zaman." Dedim. "Şuana kadar hiç birini sevdin mi?" Dediğinde "sevdim. Hemde gereksiz fazla sevdim. Bir evimiz bile vardı harabe bir evdi. Onu biz döşemiştik. İlaçlatmasına kadar tapusuna kadar biz ilgilenmiştik. Ev benim üstümeydi. Ayrılınca dolasıyla benim oldu. Böyle anlatınca evlenmişiz gibi duruyor ama evli değildik. Sonra bu beni uyuyor sanıp tuvalete gitmiş . Baktım telefonunda bir kızdan mesaj var açtım baktım 5. Ayımız kutlu olsun yazıyordu. Biz çıkalı 6 ay olmuştu. Yani 1. Aydan sonrası yalanmış. " gözlerim dolmuştu ağlamamaya çalışıyordum. Kafasını bana çevirip "ağlayabilirsin." Dedi fısıltıyla. Gözlerimde ki yaşları serbest bıraktım. "Bence artık ağlama sevdiğin adam ki bu ben oluyorum yanındayım ve o şerefsiz gibi seni bırakıp gitmem hatta şu eve ikimiz gidelim her şeyi içini biz düzenleyelim ona dair bir şey kalmasın o evde. Artık bizim evimiz olsun." Dedi gülümseyip yukarı doğru sıyrıldım ve dudaklarına küçük bir buse kondurup boynuna sokuldum. "Terapi gibisin." Dediğimde gülmeye başladı. Ona eşlik ederek bende güldüm. "Saat kaç?" durduk yere bu soruyu sorması beni korkutmuştu. "Bir yere mi gideceksin?" "Soruya soru ile karşılık verilmez." Dediğinde arkasında duran duvar saatine bakıp" 13:34 " dedim. "Kalk o zaman ev alışverişi yapalım." Gözlerim kocaman şaşırmış biçimde ona bakarken hemen ayağa kalkıp el çırparak yerimde zıpladım. "Yaz tatili yaklaşıyor sınavlarımı da verdim , Lilith'de verdi. Eee yoklamada alınmıyor." Ellerini iki yana açıp bana sarıldı ve daha açık bir alana götürüp döndürdü. "Bu demek oluyor ki okula gitmiyoruz." Dediğinde beni yere indirmişti. "Ama bir saniye para yatırtmam lazım ." Dediğimde telefonumu sehpadan alıp patronun numarasını tuşladım. Telefon açıldığında "Patron bana para lazım." Donuk ve gür sesiyle "ne kadar?" Diye soran sese "sanırım elli bin dolar işimi görür." dediğim de Alas dudaklarını hareket ettirerek -oha- dedi. Aldırış etmeden "yatırıldı." Demesine kaşılık "teşekkürler patronların en bonkörü." Diyip hemen kapattım telefonu "bakıyorum çok samimisiniz patronla." Dediğinde gülerek "o benim kuzenim." Dedim. "Vay be koskoca örgütün başı kuzenin ha? İyiymiş." Dedi sırıtarak "onu bunu boşver de sen kıyafetlerinin hepsini bize getir. Nasıl olsa hep yan yanayız ." Dedim "tek kalabilecek misin?" Dediğinde kafamı olumsuz anlamda salladım "giyin hadi bekliyorum. " dedi.
Odama geçtiğim de üstüme iyi yandan şerit halinde gelen kırmızı büstiyer giydim. Altıma buna uygun bir etek bakarken gözüme Lilith'in aldığı etek çarptı. Uzun tiril tiril ama derin yırtmaçlı bir etekti. Altıma da onu giydim. Saçımı düzleştirmek istediğim de "10 dakika daha bekle!" Diye bağırdım. Düzleştiricimin ısınmasını beklerken göz altlarıma hafif bir kapatıcı geçtim . Yanaklarıma seksi görünümümü biraz olsa da masumlaştırması için şeftali rengi bir allık sürüp kırmızı ruj sürdüm. Kapı çalıyordu. Alas bakar diye aldırış etmedim ama kapı ısrarla hala çalıyordu. Alas'ın uyuya kalmış olmasını dileyerek odamdan çıktım. Direkt salona açılan bir odam olduğundan dolayı içeriyi hızla süzebiliyordum.Kapı hala çalarken Alas'ın ortalıkta olmadığını fark edip hafif korkarak kapıyı açtığımda karşımda iki valizle Alas duruyordu. Bu haline gülerek karşılık versemde ona bu yaptığı için güzel bir trip atıcaktım. Gülmemi kesip elindeki bir valizi içeri koydum ve onu orada tek bırakarak odama ilerledim. Düzleştiricimin artık ısındığını düşünerek saçımı düzleştirmeye başladım. İçeri Alas girdiğinde bana direkt şu soruyu sordu "alt tarafı ev alışverişi yapıcaz neden bu kadar abarttın?" Yüzüne bakıp "elimizde gezdireceğimiz bir şey olmayacağı için bende gece bir şeyler yaparız diye düşündüm. Ama anlaşılan sen beni yine kandırıp tek bırakıcaksın." Biraz ağır olduğunu düşünsemde korktuğumu biliyordu. Saçımı bitirmeme 2-3 tutam kalmıştı. Onları da düzleştirirken Alas "haklısın bebeğim kusura bakma." Dedi. "Neyse affedildi kendine siyah dar pantolon kırmızı bir üst ve siyah ayakkabı ayarla."dedim ne de olsa uyumlu giyinmemiz şarttı.

(Bu üstündekinin kırmızı halini düşünün ve düğme yerine çapraz ipler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Bu üstündekinin kırmızı halini düşünün ve düğme yerine çapraz ipler.)
Yarım saat sonra
Alış veriş merkezine geldiğimizde her 10 insandan 12'si bize bakıyordu. Bu durumdan oldukça hoşnut bir tavırla ilerlerken "Bizim olacak ev var ya o tuğla ev bu arada ve gitmeyeli 1,5 sene oldu. " dedim "sıkıntı yok. Eve eşyaları 2-3 gün geç göndermelerini isteriz. Ev iki katlı mı?" Diye sorduğunda başımı salladım ve bir mobilyacının önünden geçerken" hayallerim de ki koltuk!" Diye sesimi yükselttim. "aşkım sakin ol." Dediğinde kısık sesle özür diledim. İçeri girdiğimizde bir bayan yaklaştı ve "sanırım şu koltuğu beğendiniz." Dediğinde "o koltuğu beğendiğini bütün avm duydu ." Dedi Alas'ta güldüğüm de üçü de gülmeye başladı. "Özür dileyerek soruyorum ama siz yeni mi evlendiniz çok yakışıyorsunuz." dedi görevli bayan ve Alastair ile aynı anda bir birimize bakıp aynı anda "hayır, sadece sevgiliyiz ve evimiz var ." Dedik yine bir birimize bakıp güldük. "Pekala o zaman buyrun.." Dediğinde içeriyi işaret etti..
Bu bölüm fazla romantikti fakat daha fazla uzatmayıp diğer bölüm de biraz daha eğlenceli şeyler yazacağım umarım beğenmişsinizdir . Seviyorum sizi XOXO 💕

İKİ SÜRTÜK : MELEZ PRENSES (1. Kitap TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin