Şair Ruhlu Şövalye'm

Part; 25

"Ne yani? Sadece hikaye miydi?"

"Çok güzel konuşuyorum değil mi?"

"Öyle Aleron."

Sky içkiyi eline alıp deri koltuğa oturdu. Alonza yanına oturdu. O sırada puronun yoğun kokusu Sky'ın ciğerlerine doldu. Gözleri parlayarak karşısındaki kadına baktı.

"Kokun. Hep mi böyle."

"Genelde puro kokarım ve retro."

"Tanrım göğüs kafesime sığamıyor akciğerlerim."

"Seni her gördüğümde kalbim biraz daha büyüdüğü için bir akciğerim benimle değ Sky."

Etrafa bir göz gezdirdi. Köşe başında bir gitar. Şömine, resimler, posterler ve dergiler vardı. Ağaçtan bir masada.

Ev tahtadan gibiydi. Ama sadece duvarlar da döşenmişti. Gülümsedi

"Evin çok güzel. Sanki burada yıllardır yaşıyorum. Buz gibi ama sıcacık."

"Senin beyaz duvarlı pembe abajurlü odana göre garip değil mi?"

Sky kafasını salladı. O evi incelerken Alonza dikkatle onu inceliyordu. Onu hissedince Sky utanarak kafasını eğdi.

"Seni hiç bu kadar yakından görmedim affet beni... Şey sağ koridordan ikinci oda benim. Ve odamda resimlerin var."

Sky'ın dudakları şaşkınlıkla aralanırken kafasını eğdi.

"Acaba..."

"Evet bakabilirsin." içkisinden bir yudum daha aldı ve deri koltukta iyice yayıldı.

Sky odaya girdiğinde kocaman bir pencere ve bembeyaz dağınık bir yatakla karşılaşmıştı. Kapıdan içeri girdi ve sağ tarafa baktı. Dolabın yanındaki siyah eskitme tahta dekorlu duvara baktı. Siyah beyaz fotoğraflar.

Genellikle evden çıkarken, okulda, kitap okurken, yemek yerken, çimlerde uzanırken çekilmiş fotoğraflar vardı.

Yatağı düzeltmek için oraya ilerledi. Yastığı eline aldığı gibi kırmızı lekeler gün yüzüne çıktı. Hızla yastığı eline alıp salona gitti.

"Bu ne?"

"Herkesin düşmanları vardır bebeğim."

Ben yorum istiyorum gençler.