Buse gitti mi ?

5.8K 253 18
                                    

Bu bölümde size bir sürpriz yapıyorum ve Murat'ın ağzından yazıyorum. İyi okumalar :)

. . . . . . . . . . . . . . . .

Dünki olaydan sonra Buse'yle hiç konuşmamıştık ve ben onu çok merak ediyordum. Babası benim yanımda bile ona neler yapmıştı ki kim bilir evde neler yapıyordu. Düşünmek bile istemiyordum.

Onu ilk gördüğümden beri, yani asansörde karşılaşmamızdan beri, ona karşı bir şeyler hissediyordum. Ama ne olduğunu anlayamıyordum.

Ama o gece ne hissettiğimi anlamıştım. "Ben resmen ona aşık olmuştum"

Daha önce de sevgililerim olmuştu ama hiç birinde böyle hissetmemiştim. Hele babasının ona tokat attığı anda kendime zor hakim olmuştum. Sanki içimden bir parçayı söküp almışlar gibi hissettmiştim. Babasını oracıkta öldürebilirdim. Ama bu Buse'ye zarar verirdi. O yüzden kendimi sakinleştirmeye çalışmıştım. Bunun sonucunda da dayanamayıp ağlamıştım.

Asıl üzüldüğüm şey ise Buse'nin beni ağlarken görmesiydi. Onun tek güvendiği dalı kırmış olabilirdim o anda. Keşke kendimi biraz daha sıksaydım.

Keşke Buse'yi götürmelerine izin vermeseydim. Keşke onu hiç bırakmasaydım.

Bir dakika ya ben neden Buse'yi görmeye gitmiyordum ki. Sadece 5 kat üstümde oturuyordu. Ben bunu nasıl daha önce akıl edememiştim kendime şaşıyordum.

Hemen üstüme bir hırka geçirip kapıya gittim. Annemlere hiçbir şey anlatmamıştım. Sanırım Buse'nin ailesi aynı binada oturduğumuzu bilmiyordu. Yoksa çoktan annemlere şikayete gelirlerdi.

Düşüncelerimle boğuşurken 12. kata gelmiştim bile. Ama iki daire vardı. Ve hangisi olduğunu bilmiyordum.

İşimi şansa bırakarak sağdaki dairenin ziline bastım. Kapıyı bir kadın açtı. Yanlış hatırlamıyorsam bu annesiydi.

Bana kızmasını bekliyordum ama hiç bir şey yapmıyordu. Sanırım beni tanımamıştı. Tabi ki de bu işimi daha da kolaylaştırmıştı.

Cesaretimi toplayarak konuştum.

"Merhaba efendim, ben Buse'nin arkadaşıyım.Acaba onunla görüşebilir miyim ? "

"Malesef kızım evde degil"

"Nerede olduğunu öğrenebilir miyim acaba"

Kadın biraz duraksadı. Bir an söylemeyecek zannettim ama söyledi.

"Tatsız bir olay yaşandığı için babası onu memlekete gönderdi."

Kadın sözünü bitirdiğinde ayakta durmakta zorlanıyordum. Böyle bir şey nasıl olabilirdi. Ufak bir öpücük yüzünden bir kızın hayatı nasıl karartılabilirdi?

Yoksa hiç geri dönmeyecek miydi? Of Allahım o zaman ben ne yapardım?

"İyi misin çocuğum"

"Hı ? haa,  Şeyy , hiç geri dönmeyecek mi?

Bunları zorla söyleyebilmiştim. Ve şu an kadının yüzüne yalvarır gibi bakıyordum.

"Bilmiyorum, babası nasıl karar verirse..."

Bu da ne demekti şimdi. Buse'nin hayatı babasının ellerinde miydi? Umarım saçma sapan bir karar vermezdi.

Buse geri dönseydi de sevgilime doya doya sarılsaydım. Kokusunu içime çekseydim. Onu doya doya öpseydim.

Ayakta zor durarak asansöre bindim . Kadına teşekkür bile etmemiştim. Kim bilir benim hakkımda neler düşünecekri.

Eve binbir güçlükle girerek kendimi yatağa attım. Ya onu bir daha göremezsem! O zaman ben yaşayamazdım!

Hüngür hüngür ağlamaya başladım. Allahtan evde kimse yoktu ve açıklama yapmam gerekmiyordu.

Aklıma dün gece gelince gülümsedim. Harika bir gündü. Tabi sonu hariç.

Öpüşmemiz aklıma gelince ellerim dudaklarıma gitti. Sanki halan onun dudaklakları burada gibiydi.

Onu şimdiden çok özlemiştim...

. . . . . . . . . . . . . . . . .

Yorum ve vote bekliyorummm :)

Yeni Şehir, Yeni HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin