Müzik sesi her yeri doldururken insanlar kalkıp dans etmeye başlıyorlardı. Tıpkı Skylar ve Brooklyn gibi...
Onların-yani herkesin- neşesini anlıyordum fakat mezuniyet bir kavalyeniz olmadığı zaman iğrenç bir geceye dönüşebilirdi. Herkes gülüp,dans ederken siz sadece oturmak zorunda kalıyordunuz. Üstelik eski sevgiliniz,yeni sevgilisi ile eğlenirken sizin oturmanız daha çok ağrınıza gidiyordu.
Benim bu sıkılmışlığımı görmüş olacak Chaz yanıma geldi ve elini uzattı. "Benimle dans eder misiniz bayan?" gülümsedim ve elini tuttum. Chaz iyi bir çocuktu ve insanları düşünürdü yani onunla dans etmek kötü değildi. Üstelik o da benim gibi arkadaş gurubunda tek kalmıştı.
Sahneye doğru ilerlerken klasik ilk dans müziklerinden biri çalıyordu. Böyle şeyler dinlemediğim için emin olun adını bile bilmiyordum.
Biz dans etmeye başladığımızda yanımıza Ryan, Melanie ,Skylar ve Brooklyn'de gelmişti. Yani artık yalnız değildik.
Ryan sesini biraz yüksekleştirip "Oğlum Justin seni vuracak!" dedi gülerek. Chaz'de ona cevap olarak "Hiçbir şey yapamayacak Ryan. Biz onların olması için çabalarken onu bırakan ve giden oydu. Üstelik bu sadece dans yani bir sorun yok." dedi ve gülümsedi.
"Bence de." dedim ve ekledim. "Hem umursasaydı umursar gibi görünürdü fakat şu an öyle bir görüntüsü yok bile. Hem... ben artık onu umursamıyorum. Cidden." dedim.
"Ben kefilim. Grace onun hakkında her şeyi yaktı." dedi Brooklyn hafif gülerek bana o günü hatırlatırken.
Flashback
"Ondan. Hiçbir. Şey. Kalmayacak!" diye bağırdım bütün fotoğraflarını balkondan atarken. "Beni. Umursamayanı. Bende. Umursamam!" diye tekrardan bağırdım.
Sürekli bağırışlarım annemleri korkutmuş olacak ki hepsi odama geldiler ve korku içinde beni izlemeye başladılar. Tabii ilk yanıma gelmeye cesaret eden annem oldu.
"Grace... iyi misin?" dedi bana sarıldıktan sonra.
"İyi değilim anne. Olacağımı da hiç düşünmüyorum." dedim ve ekledim. "Beni aldattı ve yetmemiş gibi bana o kızla çektiği fotoğrafların hepsini gönderdi. Bunu nasıl bir insan yapabilir?" dedim tekrar içimi çektikten sonra.
"Belki de kız göndermiştir. Olamaz mı?" dedi annem. Yani o da vardı fakat bu onun suçunu hafifletmezdi.
Annemden ayrıldım ve kibriti yakarak balkondan aşağıya doğru gönderdim. "Bu...onun suçunu hafifletmez. Tam tersine daha da büyütür çünkü hiçbir kadın bunu yaşamayı hak etmez." dedim Justin'den kalan son şeylere bakarak. İşte şimdi de onlar yanıyordu... Cayır cayır...
Şimdiki Zaman
"Her neyse." dedim konuyu değiştirmek ister gibi. "Artık otursam iyi olacak." gülümsedim ve ekledim. "Sanırım yoruldum." Chaz kafasını sallayıp benden uzaklaştığında bende masaya doğru ilerledim ve çantamı kurcalamaya başladım. İçinden telefonumu çıkardığımda mesajlar kısmına girdim.
Maskot:İltifatıma bir cevap gelmemesi beni üzdü doğrusu
Grace:Özür dilerim :(
Maskot:Her neyse
Maskot:Terasa gelebilir misin?
Maskot:Sana ihtiyacım var...
Sanırım bu sonunda onu bulacağım anlamına geliyordu. Yani en sıkıcı mezuniyet partisinde bile güzel şeyler olabilir dostlarım. Mezuniyetleri kaçırmayın.
