Bölüm 20

105 4 0
                                        

Maskot'un Ağzından

        Hayatınızda sizi mahveden piçler oldukça kötüleşirsiniz. Ve bu piçlerin size verdiği zarar ne kadar büyürse daha fazla kötüleşirsiniz ve ondan intikam almak için çok sevdiğiniz birini bile kullanabilirsiniz.

        Hayatımın son iki yılını bağlı bir şekilde geçirdiğim ve en ufak bir sevgi belirtisi bile gösteremediğim kızın 18. yaş doğum gününe gelmiştim işte. Bir yaş daha büyümüştü... Bensiz bir yaşını daha geçirmişti...

        Grace'in mükemmel bir şekilde düzenlenmiş doğum günü partisine girdiğimde gözlerim her yerde onu aradı. Fakat gördüğüm zaman görmemiş olmayı dileyeceğim bir şekildeydi. Benim bebeğim Justin'in yanında oturuyor ve onun anlattığı şeylere gülüyordu. Bunu her zaman yaptığını biliyorum,hatta geçen haftayı Justin'in evinde geçirdiğini de. Ama cidden canlı bir şekilde görmek canımı acıtıyordu. Yinede bunlar alışmamı gerektiren görüntülerdi çünkü artık bunları oldukça çok görecektim.

         Bir pufa geçtim ve turkuaz sehpada duran birayı kafama diktim. Lanet bir gecede,lanet bir doğum gününde,lanet bir adam iki yıldır beklediğim fırsatı yakalamış ve benim yerime onun yanında oturuyordu ve aynı zamanda onu güldürebiliyordu. Gözlerinin içine bakabiliyor hatta onu öpebiliyordu fakat ben onu sadece korkutuyordum,gözlerinin içine bakamıyordum ya da beni sevmesini sağlayamıyordum onu öpemiyordum bile.

           Kafamı arkaya doğru attım ve yıldızlara bakmaya başladım. Her biri bana ayrı bir hatıra gibi gelirdi. Hepsi farklı birine veya tanıdığım birine benzerdi ve bana onu hatırlatıp dururdu. Ama Grace gökyüzündeki en parlak yıldızdı ve ben ondan ne kadar zaman geçse de gözlerimi alamıyordum.

           Gelen pasta ve ayağa kalkmaya başlayan insanlarla beraber bende ayağa kalktım ve pastasını üflemek üzere olan Grace'i görünceye kadar oraya yaklaştım. Şansıma daha mumları üflememişti ve bende gökyüzüne bir yıldız daha eklemek için "Dilek tut!" diye bağırdım. İşte gülümsemişti. Söylediğim şeye gülümsemişti ve dediğimi yaparak gözlerini kapadı. O dilek tutarken ne dilediğini tahmin etmeye çalışıyordum. Belki beni bulmayı diliyordu ya da en sevdiği elbiseyi almayı... Kimi kandırıyorum ki? O adamı diliyordu işte. Daha fazla yanında durması ve insan içinde götünü ellemesi için. Justin ellerinin olduğu yere bakıp gözlerimi devirdim.

         Grace mumları üfledikten sonra yüzüne büyük bir sırıtış koymuştu ve kabul etmeliyim bu haliyle çok güzeldi. O bir peri kızına benziyordu fakat yanındaki hatta şu an öptüğü adam bir cüceye benziyordu. Bir saniye? Onlar şu öpüşüyorlardı. Hemde gözlerimin önünde...

         Kalbime saplanan acı ile elimi yumruk yapıp sıktım ve hışımla arkamı dönüp doğum günü partisini terk etmek için arabama doğru ilerlemeye başladım.Burayı terk etmek zorundayım. Hem kendim için hemde oradaki insanlar için.

         Kalbime sanki bir bomba yerleştirilmiş gibiydi ve biraz önce zamanı dolmuştu. Farklı yerlerde patlayışını ve vücuduma yayılan kanın akış hızını, damarlarımda dolaşmasın hissediyordum. Hayat bazen insanlara kötü şeyler sunabiliyordu ama annem her zaman bunlarla savaşmam gerektiğini söylemişti. Yenik düşmememi...

        Aklıma annem geldiğinde kalbim yeniden bir acı patlamasına tabi tutuldu ve ben bu patlamadan sonra yere çöktüm. Hayatım boyunca belki de hiçbir zaman kadınlar konusunda şanslı bir adam olamayacağım. İlk önce annem beni saçma salak bir hastalık yüzünden terk etti ve şimdi Grace de parçalara ayırıyor. Her zaman onların saçmalıkları yüzünden yıkıldım ve ben ciddi anlamda bundan sıkıldım. Mutlu olmaya çalıştıkça önüme engeller çıkıyor ve ben bu engelleri aşamıyorum bile.

         Oysa Grace'e istediği bir şey vermiştim. Bir konser bileti... Grace bu olaydan sonra beni sevmişti,yani sanırım. Her şey güzel gidiyordu ve ben onun beni bulmasına izin verdiğim zaman bana gelecekti ve şu an ben o herifin yerinde olacaktım. Burada arabanın önünde yerde acıdan kıvranan o olacaktı ve bu gecenin sonunda Grace'i eve götüren ben olacaktım. Fakat o geldi her şeyi bozdu ve kızımı benden çaldı. Benim bile yanına yaklaşmaya korktuğum kızımı benden çaldı ve şimdi istediği zaman onu gören o.

          Grace hiçbir zaman onu ne kadar çok sevdiğimi bilmeyecek. Veya annem yalnız gecelerde ona ne kadar ihtiyacım olduğunu... Hiç kimse benim nasıl hissettiğimi bilmeyecek çünkü ben yalnız ahmağın tekiyim. Kimsenin umursamadığı,sevmediği ve düşünmediği biriyim. Ben yalnız askerim. En önemlisi ben Maskot'um.

          Hiçbir zaman gerçek adımı bilmeyecek belki de. Her zaman bana Maskot diyecek. Ama ben o bilmese bile bana taktığı bu isim ile mutlu olacağım ve yine ama yine her gece ilerideki güzel günlerimizin hayalini kuracağım. Sonuç ne biliyor musunuz? Sonuç bir hiç. Çünkü benim hayallerim gerçekleşmeyecek kadar güzel. Çünkü Grace ona dokunulmayacak kadar güzel. O kırılmayacak kadar özel.

         O benim kızım. Bense onun bu hayatta yapayalnız kalmış Maskot'u...


MASKOTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin