Dudakların baldan yapılmasaymış..

733 43 18
                                    

Vote sınırımız 15 keyifli okumalar dilerim...

-Azad!! Bir dakika bekle...

Kapıdan çıkmak üzereyken onu durdurdum. Bugün oyun sırası bendeydi. Bugün öğretmen olan bendim...
Ve öğrenci olan oydu...

Bana doğru dönüp ne söyleyeceğimi dinledi. Yüz ifadesinden anladığım üzere dün geceden sonra yenilgiyi pek de kabul edememişti.

-Bugünki oyunumuzu ne zaman oynayacağız?

Açık kapının üzerinde duran eli bu kez kapıyı kapatmak için harekete geçmişti. Bana doğru döndü. Olduğu yerden konuşmaya başladı.

-Canım ne zaman isterse o zaman oynarım...
Unuttun mu? Bu oyun benim kurallarımla yazıldı...

Ağzının üstüne bir tane çakacaksın görecek kuralı...

-Dün gecenin kazananı bendim...
Oyunlar galiplerin isteklerine göre çizilir...

Arkasına dönüp kapıyı açtı. Başını son kez benim olduğum yöne doğru çevirip mırıldandı.

-Galibin kim olduğunu zamanla göreceğiz...

Vuhhuvv Azad Sayer...
Sen baya gaza gelmişsin...
Ama merak etme ...
Sana öyle şeyler yaptıracağım ki...
Çok eglenecegiz...

Kapıyı kapatıp çıktıktan sonra kendi kendime kurduğum düşüncelerle sırıtıp mutfağa doğru yöneldim. Evin içinde yankılanan sesle birlikte Azatın alışverişte bana almış olduğu devasa telefonu aramaya koyuldum. Açıkçası telefon kullanmakla ilgili hiçbir bilgim yoktu. Ki zaten...
Arayacak kimsem de yoktu...

Çalan numara tanıdık değildi. Yanıtla tuşuna basıp kulağıma götürdüm.

-Buyrun?

-Derin? Nasılsın?

Bu ses...
Bu ses Cem'in sesiydi...
Demek ben onu aramadan o beni aramıştı.

-İyiyim iyi olmasına da... Numaramı nereden buldun sen?

-Bu önemli değil... Sen benim teklifimi düşündün mü?

Ne diyeceğimi bilemiyordum. Fakat bu adam birşeyler biliyordu. Bu yüzden kesinlikle kaybetmemeliydim.

-Bak Cem... Bana biraz daha süre tanımalısın.... Sana güvenmiyorum. Benim sana güvenmeme sebep olabilecek birşey söyle?

-Haklısın Derin... Çok haklısın ama...
Şuan için yapabileceğim hiçbirşey yok... Herşey teklifimi kabul edip etmemene bağlı...

-Bak... Bu konuda bana zaman ver... Bunu gerçekten düşüneceğim.
Eğer bir gün sana güvenmemi saglarsan anlatacağın şeyleri duymayı isterim... Çünkü eğer dediğin gibi birşey varsa bunu bilmeliyim.

-Tamam... Tamam Derin... İstediğin gibi olsun... Sana istediğin kadar zaman... Düşün taşın... Ben seni her zaman her şekilde beklerim...

-Tesekkür ederim... Eğer sana gerçekten güvenebilirsem inan bana istediğin herşey olacak... Fakat senden tek isteğim beni biraz olsun beklemen... Seni tekrar arayacağım...
Görüşmek üzere...

-Görüşürüz Derin... Kendine dikkat et...

Telefonu kapatıp arkamı döndüğümde şaşkınlıktan küçük dilimi yutma noktasındaydım.
Azad Sayer...
Tam karşımda duruyordu. Neden geri dönmüştü ki?
Konuşmalarımı duymuş muydu?

Kalbim heyecanla atıyor ve ne söyleyeceğini bekliyordum.

-Kimdi o?
  
     Titrek nefesler alıyordum. Ağzımdan çıkan kelimeye dikkat ederek konustugumdaysa...

DERİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin