Ve yolun sonu olmadığını anladık. Kapı açılınca 3ümüz birden sadece boş odaya bakıyorduk. Kendime geldiğim zaman odaya doğru bir adım attım ama sanki yine bişey beni durduruyordu, ilerleyemiyordum. Ben böyle dururken David beni geçerek odaya girdi. Onun girmesiyle bende sanki biri beni tutuyormuşta sonradan bırakmış gibi yere yığıldım. Kendimi toparladığımda odanın duvarlarındaki garip şeyler dikkatimi çekti. Kana benziyordu ama siyahtı, garip şeyler yazıyordu ve şu an karnımda taşıdığım işaretinde duvarda büyük bir yeri vardı.
David duvara yaklaştı ve elini işaretlerin üzerinde gezdirip ninniyi söylemeye başladı. Bir dakika David, ninniyi nereden biliyordu.
''Ormanın derinliklerinde, bir cenaze sallanıyor,seni istiyor''
David'e yaklaştım ve onu dürttüm. ''David bu sen değilsin uyan'' dedim. Ama uyanmadı aksine duvarı tuttuğu eli kanamaya başladı. Elini çekmeye çalışıyordum ama işe yaramıyordu ninniyi söylemeye devam ediyordu.
''Öl yazar cildine, Ölü yazar karnına,Ölüm yazar omuzuna''
Ben David'i uyandırmaya çalışırken Lily durgun bir şekilde yere bakıyordu. Tanrım ne oluyordu bunlara.
''Arkana bak, arkana bak ben buradayım ''
David bunu deyince arkama baktım. Bu odaya girerken kullandığımız kapının biraz gerisinde Sera'yı gördüm. Bize bakıyordu,eliyle bizi işaret ediyordu. Karnı, sopayı soktuğum yer kanıyordu. Ölürken üzerinde olan sarı elbise artık kırmızıydı.Gözleri durmadan dönüyordu ama eli hala aşağı inmemişti.
David'i bırakıp kapıya koştum ve sert bir şekilde kapayıp kitledim. Benim bunu yapmamla Lily ve David'in yere yığılması bir olmuştu. İlk başta David'in yanına koştum ve eline baktım, kanama durmuştu ama elinde garip bir çizik vardı. Nefesini kontrol ettikten sonra Lilynin yanına gittim o da normaldi.
David biraz doğruldu ve ''ne oldu burada?'' diye sordu. Gözlerine derin bir şekilde baktım, anlamış olacakki kafasını eğdi. Lily' de ayağa kalktıktan sonra herkesin normal olduğunu anladım. İçimden derin bir ''oh'' çekerken kapının zorlanmasıyla ağzımdan bir küfür savurdum. Lily '' neler oluyor ?'' diye sorunca, ''SERA''dedim. David ve Lily birbirlerine garip bir şekilde baktıktan sonra odadan çıkış yollarını aramaya başladık.
Duvarlarda çok garip çizimler vardı, sanki bize birşeyler anlatmak istermiş gibi. Sanki burada kısılı kalan ilk kişiler biz değilmişiz gibi. Sera kapı kolunu zorlamaya devam ederken aniden açılan kapıyla hepimiz duvara yapıştık.
Sera'nın çok kızgın olduğu her halinden belliydi. Gözleri beyaz yerine siyah rengini almıştı ve hızlı bir şekilde bize yaklaşmaya başladı. Odanın dolaplarının birinden fırlayan kişi Sera'nın önüne atladı ve bize kaçın diye emretti. Aman tanrım! buda kimdi ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hotel
Horror"O sesi sen de duydun mu?" Karanlık koridorda yönümü bulmak için duvarlardan yardım alırken korkuyla sormuştum bu soruyu. "Burası otel" demekle yetindi ,benim aksime fazla rahat davranıyordu "burada sesler olması fazlasıyla normal." Cevabı üzerine...
