Kaçacakmıydım yoksa kalıp savaşacakmıydım ?
Ben geri geri giderken Tom'da bana yaklaşıyordu. Bir umutla adını haykırıyordum, defalarca kez adını söyledim ama yüzünde bir tebessüm bile oluşmadı.
Tom'dan gözlerimi ayırıp arkadaki kapıya baktığım zaman Deamon yangının içinden sarışın olanın kolunnu omuzuna atmış bir şekilde çıkıyordu. İkisininde yüzü simsiyahtı ama sarışın olanın durumu daha kötüydü. Deamonla gözlerimiz birbirini bulduğunda bana korku dolu bir ifadeyle baktı ve ağzını oynatarak ''yapabilirsin Nora''dedi.
Gözlerini takip ettiğimde benden birkaç metre ötemde olan sopa benzeri şeyi gördüm. Deamon'un söylediklerini kafamda tekrar ettim ve cesaretimi toplamaya çalıştım ''yapabilirsin Nora, yapabilirsin Nora , yapabilirsin''. Evet yapacaktım, savaşacaktım.
Cesaretimi topladım ve birkaç santim ötemde duran duygusuz Tom'a baktım. Tom'un ağzından garip bir inilti çıktı ve elindeki çekici kaldırıp bana fırlattı . Çekiç beni bir iki santim ıskalamışken gözlerimi Deamon'a çevirdim ve arkasında duran David'İ gördüm. Bir çığlık attım çünkü Deamon savaşamayacak durumdaydı ve David....korkunç gözüküyordu.
Benim çığlığımla birlikte Tom'da arkasını dönmüştü. Hızlı düşünmeliydim , çok az zamanım vardı. Sopa birkaç metre uzağımdaydı ve muhtemelen ona yetişmeye çalışırsam Tom'da beni yakalayacaktı. Bu yüzden beni birkaç santimle sıyıran çekici duvardan çekip çıkardım ve yeniden bir çığlıkla Tom'un kafasına geçirdim. Tom ani bir hareketle döndü garip bir çığlık attı ve yere düştü. Kafasının ortasında çekiç büyüklüğünde bir yarık oluşmuştu ve siyah sıvı heryerini kaplamıştı.
Deamon'a baktığımda David'le göz gözeydi. Sarışın olan ise yerde baygın bir şekilde yatıyordu. Yere eğildim ve Tom'un kafasından çıkardığım çekiçle koşarak Deamon'un yanına gittim. Davidle göz göze geldim ama hiç tebessüm etmeden çekici tam kalbinin üzerine geçirdim .
Ölmemişti ama Deamon'u rahat bırakıp çekici çıkarmaya çalışıyordu. Korkusuz bir şekilde David'in yanına yaklaştım ve iki eliyle kendi vücudundan çıkarmak istediği çekici bende onun ellerinin üstünden tuttup çıkardım. Bir an için elimi bırakmadı ama sonra bıraktı ve ayağa kalkmak için uğrştı ama onu gafil avlamıştım.
Derin bir nefes aldım ve çekici tek bir sallayışta David'in kafasına geçirdim. Heryerim şu garip siyah sıvıdan olmuştu ama aldırmadım. Artık bu aptal yerden kurtulmak istiyordum. David kafasını duvara çarpıp tahminimce diğerleri gibi öldü. Olduğuım yerde kaskatı kesilmiştim.
Deamon arkamdan yaklaştı ve beni sıkıca sarıp kulağıma ''artık geçti'' diye fısıldamaya başladı. Bu beni biraz rahatlatırken David'in siyah sıvıyla kaplanmış yüzü bana dönük bir şekilde yerde yatıyordu.Yere çöktüm ve kafamı tam kalbine yaslayıp ''özür dilerim'' demeye başladım. Neden böyle yaptığımı bilmiyordum ama ben sevgilimi öldürmüştüm ve tek kurtuluş yolumun özür dilemek olduğunu düşünmüştüm.
Deamon beni kucağına aldı ve sarışın olanın yanına oturttu. Ben hala şoktayken sarışın olan biraz biraz toparlanıyordu. Deamon ikimizlede birer birer ilgileniyordu. En sonunda şoku atlattığımda sarışın kendi toparlamıştı . Bir an etrafına baktı ve sonra ayağa kalktı ve David'in yanına ilerleyip çekici kafasından çıkardı.
Birkaç dakika boyunca arkası dönük bir şekilde David'i izlerken, bir anda arkasını dönüp ''hazırlanın gidiyoruz''dedi.
Bu sefer gerçekti bunu gözlerinde cesaret ve azimden anlayabiliyordum....En sonunda bu aptal yerden kurtulacaktık...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hotel
Horror"O sesi sen de duydun mu?" Karanlık koridorda yönümü bulmak için duvarlardan yardım alırken korkuyla sormuştum bu soruyu. "Burası otel" demekle yetindi ,benim aksime fazla rahat davranıyordu "burada sesler olması fazlasıyla normal." Cevabı üzerine...