Bu o olamazdı değilmi ?
Tom, hala kanlar içindeki yüzü ve bedeniyle ağır ağır bana yürüyordu. Arkadan Elimle Deamon’a bana yardım etmesi için bir işaret gönderdikten sonra Tom’un yanına koştum. Hala normal gözüküyordu ama nasıl o kadar hızlı kaçabilmişti ? Yanına yaklaştığımda kolunu elime alıp boynuma doladım ama ben bu hareketi yaparken beni durdu ve kocaman iki elini yüzümün yanlarına koyup beni incelemeye başladı.
Birkaç dakika sonra iki eline omuzlarıma indirip beni itti. Böyle bir hareketi neden yaptığını anlamamıştım….ama kafamı yere o kadar sert vurmuştum ki hiçbir şey düşünemiyordum.Tek duyduğum şey Tom ve Deamon’un kavgasıydı. Kafamı zar zor yana çevirdiğimde Tom’un yerde nefes almaya çalıştığını, Deamon’un ise ayakta dikilip ona bağırdığını gördüm.
Görüntüye değil sese odaklandığımda. Tom korku dolu bir sesle ‘’Gözlerini gördüm dönüşmüştü’’ diyordu. Deamon ise ‘’Sadece vücudu tepki veriyor geçici bir şey ‘’diye bağrıyordu. Deamon’un tepkisi beni yatıştırırken Tom’un güvenini ve sevgisini kaybetmek beni çıkmaz bir duruma düşürüyordu.
Kavga bittikten sonra Deamon çaresiz bir şekilde yanıma koştu ve Tom’a dönüp ‘’yaptığını beğendinmi’’bakışını atıp kafamı incelemek için havaya kaldırdı. Ve kaldırmasıyla kafamı bırakması bir oldu. Kafamı biraz daha çevirip Deamon'a baktığımda ellerindeki siyah sıvıyı inceliyordu.
Ağzımı zar zor açıp ''o ne ?'' dediğim zaman, öfkeli bir şekilde ''sensin Nora, senin kanın'' dedi. Olduğum yerde şok içinde kalmıştım. Tom'a baktığımda, o da benim gibi şoktaydı. Deamon bunun bir tepki olduğunu söylemişti, gerçekten öylemiydi. Peki öyleyse bu siyah kanda neyin nesiydi.
Korkuyordum. Onlardan biri olmaktan çok arkadaşlarımı onlardan birine dönüştürmekten korkuyordum. Gözlerimden değil, arkadaşlarımın beni o halde görmesinden korkuyordum. Siyah kandan değil, arkadaşlarımın benden korkmasından korkuyordum.
Tek amacım onlarla ''birlikte'' buradan çıkabilmekti. Bir aile olabilmek , evime geri dönebilmek. Ve bunu yapacaktım, onlar için yapacaktım.
Kendi cesaretimle ayağa kalktım ve yeniden yürümeye başladım. Bu beni korkuttuğu kadar cesaretlendiriyordu. Arkamdan kisenin gelmediğini biliyordum, artık yanlızdım ve bu savaşıda yanlız sürdürecektim ama onları koruyacaktım.
Ben bunları düşünürken önümde yeni bir kapı belirmesi bir oldu. O anki cesaretimle anında kapıdan içeri daldım ve gördüğüm görüntü karşısında tüm cesaretim yerle bir oldu.
Sebastian,.....................................
Bu bölüm biraz kısa oldu çünkü Finale doğru küçük bir adımdı. Kitap bittiğinde Hotel kitabının 2. bölüm niteliğindeki ikinci kitabı çıkarmayı düşünüyorum bu yüzden üzülmeye gerek yok :)... Bu sene sınav olduğu için çok çalışmam gerekiyor ve bu durumda hikaye yazmam çok zorlaşıyor bu yüzden lütfen kızmayın ve bölümler kısa ya da yeni bölümü çok geç yazıyorsun diye sitem etmeyin..
Destekleriniz için teşekkürler... ( Bu arada yeni bölümü bu haftasonu yazabilirim)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hotel
Horror"O sesi sen de duydun mu?" Karanlık koridorda yönümü bulmak için duvarlardan yardım alırken korkuyla sormuştum bu soruyu. "Burası otel" demekle yetindi ,benim aksime fazla rahat davranıyordu "burada sesler olması fazlasıyla normal." Cevabı üzerine...