NEDEN?

38 3 0
                                    

"Neredeyim lan ben?"

"Şşşt sakin sadece uyuyakalmışsın bende kötü bir şey olmasın diye evime getirdim.."...

¿?¿?¿?¿?¿?¿?

"Evine s*kayım senin neresi burası?."

Deyip kapıya ilerledim. Dışarı çıktığımda bizim eve yakın olduğunu gördüm. Hızlı adımlarla eve gittim. Kapıyı çalıp açılmasını bekledim.

Emre kapıyı açtığında yeni uyanmış olacak ki "Nereye gittin?" diye sordu bende "Hiç sadece dolaştım." dedim. İçeri girip guruldamaya başlayan 'ben açım' sinyalleri veren karnımı doyurmak için mutfağa yöneldim. Dolapta ne varsa dışarı çıkarıp karnımı bir güzel doyurdum. Koltuğa yığılıp öylece tavana bakarken Emre karşımda dikildi. "Bugün ne yapalım?" dedi. "Gözünü sevim hergün bir şey yapmak zorundamıyız." pfff...

"Bir şey yapmasak ta olur." dedim. Omuz silkip koltuğuna geçti ve televiziyonu açtı.

Ben sıkıntıdan patlarken ne yapacağımı düşünüyordum. Düşün düşün düşün. "Düşünebileceğin bir beynin de yok aq."  sen nereden konuşuyon ya mal...
"İçinden.." Of senle uğraşamıcam iç ses lütfen içimden defolup gidermisin?  "Elimde olsaydı emin ol çoktan giderdim." Offf sus azıcık.

Kapı çalındığında kapıya ilerledim. Açtığımda güler yüzüyle yağmur beni karşıladı. "Hadi kanka gel biraz dolaşalım." dedi. "Benim pek bi keyfim yok ama."

"O zaman denize girelim."

"Hayırr."

"Alışveriş?"

"Hayır."

"sinema?"

"Hayır?"

"Hayır hayır hayır bi kerede evet de." dedi. İfadesizce yağmura bakıyordum. Ne yapyım canım bir şwy istemiyor. Kapıyı açık bırakıp odama çıktım. Zamanın geçmesi için bnece en iyisi uyumak. Dolabıma yönelip altıma rahat bir şort üstümede askılı bir badi giydim. Kapımı kapatıp yatağıma sindim. En rahat ve serin yeri bulduğumda gözlerimi kapattım.

¿?¿?¿?¿?¿?¿?

Gözlerimi açtım. Odamda değildim ya da yatakta farklı bir yerdeydim. Karşımdan nehir bana doğru geliyordu. "hayatımı sen mahvettin!"
"Hepsi senin suçun!"
"Ne hallerde olduğuma bir bak!, bu halim senin eserin. Nasıl ablasın sen. Sana abla denmez ama... Annem babam olmalıydın. Hayatımı mahveden biri değil. Bir abla olmalıydın. Diğerleri gibi. Onlardan ne farkımız var! Hepsi senin suçun..." dedi bana. Haklıydı sonuna kadar ben burda mutluyken o orada acılar çekiyordu. Elimi ona uzattım . Geri çekildi. Ve gitti... Tekrar biri si gelmeyw başladı ama yüzünü göremiyordum. "Mutlumusun?" dedi. Bir şey demedim. Ve o da gitti. Onların gittiği tarafa doğru koştum. Ama önüme bir uçurım çıktı. Hiç düşünmeden aşağıya atladım.

____

Nefes nefese yatağımdan kalktım. Mutlu değildim. Olamıyordum. Bir duşa girip çıktım üstümü giyinip aşağıya indim. Herkes yığılmış yatıyordu. Bende depoya gidip motorumu aldım.  Yola çıkıp sürmeye başladım.

Bir uçurumun kenarına geldim. Oturup aşağıya baktım. Dayanamıyordum. Acıya, yaşadıklarıma. Allah kimseye kaldıramayacağı bir yük vermez derler. Bence bu doğru değil. O zaman neden çoğu kişi intihar ediyor? Neden insanlar deliriyor? Neden insanların psikolojisi bozuluyor? Neden insanlar değişiyor? NEDEN? Neden bir çağresizlik? Neden bu acı, bu yara? Neden biz? Neden? Neden cevapları yok bunların?

Nedenlerle kafayı yemeye başlamıştım. Bana hiçbir şey iyi gelemezdi. Kafamı ellerimin arasına alıp ağlamaya başladım. Ben bunu haketmiyordum. Kendime olan inancım. Güvenim herşeyim bitmişti. Hissizleşmiştim. Ayağa kalkıp uçurumun dibine girdim. Daha derini görmek istiyordum. Arkamdan bir ses geldi. "Dur! Ne yapıyosun sen?" gülerek arkama döndüm. Bu adamı tanımıyordum. "Sadece daha derini görmeye çalışıyorum." dedim sessizce yanıma gelip kolumu tuttu. Beni uçurumdan uzağa götürürken birini aradı. Yaklaşık yarım saatte polisler gelince adam beni polislere verdi. "Polis ne alaka aq?" "intihar ediyordu polis bey." dedi adam polise. İntihar mı? Polis bana bakıp arabaya bindirdi. Sadece ağlıyordum. Bence çok saçma. Acılar çekilmeye değmez di bence ama çekiyorduk işte öyle ya da böyle . Karakolda polisi intihar etmediğime inandırıp çıktım. Geri dönmeliydim. Kardeşimi bulmalıydım. Uçurumdan motorumu alıp yola çıktım. Bu vicdan azabıyla daha fazla yaşayamazdım. Artık bana ne istiyorsa yapsın içi rahatlayacaksa yapsın.

¿?¿?¿?¿?¿?¿?

Kaçırıldığım yere geldiğimde gece bitmiş güneş doğmak için çabalıyordu. Büyük bir yerdi.

"Nehirr" diye bağırdım. Kapıdan nefes nefese geldim. Bana soru soran gözlerle bakıyordu. "Seninim." dedim. Yanıma gelip "Ölmek istediğini bilmiyordum."dedi "Bende." diyerek yanıtladım. "Acı çekiyorum nehir. Çok yalnızım. Daha fazla dayanamam ben. " dedim. Kolumdan tutup içeri soktu. Adamları beni tutup içeriye götürürken gözlerimi kapadım. Yalnızdım,hissiz ve soğuk. Hiç bir zaman mutlu olmaya hakkım yoktu benim ben bunu öğrendim. Acı çekmeyi. Acı çekiyorsam çağresizce geçmesini beklemeyi öğrendim ben. İmkansız diye bir şeyin olduğunı öğrendim. Güçlülerin zayıfı ezdiğini! Canlı olsan bile bazı insanların gözünde nesne olarak görülmeyi öğrendim. Hayat adil değildi. Küçük ezilir büyüğe hizmet edilirdi. Para insanların en büyük düşmanıydı. Ama  herkes dost olarak görürdü. Hayat bizi bizlikten çıkaran ,acı veren bir şeydi.

Sessizce olacakları izliyordum. Beni bağlamamıştı bile. Ağlıyordum. Güçsüzdüm. Hala eziktim. Nesneydim. Ben kimseydim. Ben değildim. Neden?

Zaman ayırdığınız için teşekkürler. <3

pitbullHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin