MUTLULUK

37 2 4
                                    

Arkadaşlar finla yapacağımı söylemiştim ama bi arkadaşımın yoğun isteği üzerine vazgeçmek zorunda kaldım.

Nehire baktım. Öylece bana bakıyordu. "Artık ne yapmak istiyorsan yap!" dedim bağırarak. Yerinden sıçrayarak yanıma geldi.  "Artık bir şey yapmak istemiyorum."  dedi. Gözlerim faltaşı gibi açılırken ne dediğini sindirmeye çalışıyordum hayatını çaldığım öz ve öz kardeşim bana iyi davranıyordu.

"Ama neden?" dedim gözümden bir damla yaş düşerken. Ben ağlayınca Nehir de ağlamaya başladı. "Abla." dedi hıçkırırken "Geçen gün nerede olduğunu buldum. Seni öldürmeye geliyordum ama yolda gördüğüm." bir kere daha hıçkırdı. "Abla ve kardeş bana sevgiyi gösterdiler. Öyle sarılıyorlardı ki birbirlerine sen aklıma geldin. Seninle öyle olmak istedim. İyi bir abla kardeş. Hayatımı çalmış olabilirsin. Ama istemeyerek yaptın artık daha iyi anlıyorum. Şimdi mahvettiğin hayatımın devamını düzeltmek istermisin?" dedi. Elimle göz yaşlarını silip sıkıca sarıldım.

"Evet, bana bu şansı verdiğin için teşekür ederim. Yeni bi hayata başlayacağız ikimizde." dedim. Sonunda beni anlamıştı.

Kollarımı ayırdığımda gözlerine baktım. Yüzünü avuçlarımın içine alarak "Hadi gel bugün biraz kuduralım." dedim. Gülümseyerek başıyla onayladı. Ayağa kalkıp önden giderken bende arkasından gittim. Dışarıya çıktığımda güneş doğmuştu.

Nehir arabasına doğru ilerlerken "Araba yok bugün yorulacağız" dedim ve güldüm. Gülerek tekrar yanıma gelirken "Peki" dedi.

Elini tutup yürümeye başladım. Kendimi çok iyi hissediyordum. Yalnızlık hissi ya da acı veren bi his yoktu. Mutluydum.

Baya bi yürüyüp sohbet ettik. Lunaparka gittik, dondurma yedik. Parka gidip sallandık. Vs.

Yorgunluktan tükendiğimizde gülerek olduğumuz yere çöktük. "Teşekkür ederim abla" dedi. "Rica ederim." dedim. Eğlenmiştik.

Motorumun yanına geldiğimde "Benimle gelmek istermisin?" diye sordum. Onaylayınca motorumun arkasına bindi. Motoru çalıştırıp Emre'nin yazlığına sürmeye başladım.

¿?¿?¿?¿?¿?¿?¿?

Gece olsada sonunda gelmiştik. Kapıya vurdum ama açan olmadı. Bir kez daha vurdum. Sonunda kapıyı doğu açtı. Doğunın uykısı hafifti. Beni görünce kapıyı aralık bırakıp gitti. İçeri girip Nehiri içeri soktum. Çekingence koltuğa oturup beni bekledi. Bende kapıyı kapatıp yanına gittim. Nehiri odama çıkarıp üstüne giyecek rahat bir şeyler verdim. Yatağa yatırıp uyuyana kadar onu izledim.

Sessizce aşağıya inip üçlü koltuğa oturdum. Bir süre bekledikten sonra yattım. Uykum yoktu gözlerim kapanmıyordu. Sıkıntıyla ofladım. Merdivenlerden Uzay aşağıya inerek yanıma geldi. "Neredeydin?" dedi. "sanki anlatsan anlayacaktı. Beyin özürlüsü." gözlerimi devirip "Yarın anlarsın." dedim.

"peki" diyerek gülümsedi. Kolunu omzuma atıp biraz kendine çekti "Gece uzun bir şeyler yapalımmı." dedi. 

"Evet uyuyabilirsin." dedim. Kolunu omzumdan ittirip ayağa kalktım.  Bileğimden tutup kendine çekti ve bacaklarının üzerine oturttu. Belimden sıkıca kavrayıp gitmemi engelledi. "Nereye gidiyorsun küçük hanım?" dedi piç smile yaparken. "uyuyacağım bırakırmısın." dedim. Kıpırdanırken.

"Kıpırdanmasana daha çok tahrik oluyorum." dedi. O an olduğum yere çivilendim. "Lanet olsun!" kollarından ittirdim. Saçını çektim. Ama ne o kıpırdadı ne de ben. İki bileğimi bir eliyle tutunca kırtulabilme ihtimaliyle elimi çektim ama bırakmadı. Boşta kalan eliyle ensemden kendine sert bir şekilde çekip suratıma yaklaştı. "Seni öpmek istiyorum." dedi kosık bir sesle.  "Öpme." dedim sertçe. "Sana soran olmadı!" dedi. Ve öptü.  "gıcık"
Beni bıraktığında kucağından inerek sessizce odama girdim. Yatağımın yanında duran tekli koltuğa sıvışarak uyumaya çalıştım.

Zaman ayırdığınız için teşekkürler. <3

pitbullHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin