BİR ZAMANLAR TERK ETTİĞİN KARDEŞİN NEHİR'E BİR BAK!

70 6 0
                                    

YENİ KARAKTERLER VARR. ;)

YENİ KARAKTER: GÜNEY SAKLI
  Kahve rengi saçları, kahve rengi gözleri yapılı bir vücudu olan 19 yaşında bir çocuk. Mafya oğlu. ;))

YENİ KARAKTER: NEHİR SAKLI
   Çakma sarı saçlı, kahve rengi gözlü zayıf ince bir kız soğuk kanlı 17 yaşında. Mafya kızı ;))

¿?¿?¿?¿?¿?¿?¿?

Gözlerimi açamıyordum. Ama kulaklarıma dolan sesleri işitebiliyordum.

"Bak nehir sana son kez diyorum! Bana niye bu kızı kaçıttırdın."

"Boşver sen, zaten başka bir şey de yapmayacaksın! Babama ve anneme sakın söyleyeyim deme!"

"Niyeymiş o karşılıksız olmaz."

"Of güney git başımdan karşılığını sonra alırsın. Zaten sana özel ayrı planlarım var bu kızla."

"İyi tamam öyle olsun! Ama eyer karşılığımı almassam biliyorsun başın büyük belaya girer!"

Konuşma biterken kapı kapanmıştı. Ardından da bana yaklaşan topuklu ayakkabı sesinden dolayı gözlerimi aralamaya çalıştım. Gözlerimi tamamen açtığımda karşımda duran kız "Sonunda uyandın be!" dedi. Yattığım koltuktan yavaşça doğruldum. Ayağa kalkıp kızı omzundan ittirirken "Ne işim var benim burda, hem sen kimsin be! Gidiyorum ben!"  dedim. Kız bana tip tip bakıp yattığım yerin yanındaki tekli koltuğa oturup bacak bacak üstüne attı sonra da sırıtıp eliyle hadi git işareti yaptı. Gözlerimi devirip kapıya yöneldim. Kapının kolunu indirdim. Ama kapı açılmıyordu. "Niye açılmıyor lan bu kapı. İyice asılsana kızım kapıya! " beni azarlayan iç sesime 'kes sesini!' dedim. Tabi içimden. Yavaşça arkamı dönüp kahkaha atmamak için dudaklarını birbirine bastıran kıza baktım. Koşar adımlarla yanına gidip yakasına yapıştım. Kızın gözleri kendini korkuya bırakıyordu ki bu iyiydi. "Çıkar lan beni burdan! Yoksa seni şuracıkta gebertirim." dedim. Ardından kızın saçlarından tutup yere fırlattım. Gerizekalı madem kaçırıyon beni niye bağlamıyon ki. Akılsız ya!

Kızın üstüne çıkıp kolarını tuttum. "Nerede kapının anahtarı?!" dedim kız "Güneyyyyy! Bıraksana beni! Güneyyy koşsana oğlum yardım et bana!" derken altımda çırpınıyordu.
Kapının kilidi açılmaya başlarken kızın üstünden kalkıp kapıya koştum. Kapı açılır açılmaz karşımda duran çocuğun bacak arasına tekme atıp kendimi dışarı attım. Arkamdan kızın "Yakalayın o kızı hemen! Güney sende!" derken içimi bir endişe sardı. Yakalayın kelimesinden daha çok kişinin olduğu düşüncesi beynime endişe sinyalleri veriyordu. Uzun koridorda koşuyordum. Koridorun sonuna geldiğimde sağ koridora dönüp koşmaya başladım. Gittikçe yaklaşan ayak seslerinden yakalanacağımı anladım. Herhangi bir odaya dalıp kapıyı kapattım. Etrafa baktım. Korkunç bir odaydı. Duvarlarda zincirler vardı. Tavanın köşelerinde örümcekler vardı. Kapının karşı duvarındaki zincirin altında iki tane tabak vardı. Duvarlar yanmış bir evin duvarlarının rengini almıştı. Ve yerde bir kaç kan izi vardı. Panikten ölmek üzere gibiydim. Nefesim düzene girerken gözlerimden akan yaşların sebebini bulamadım. Ne için ağlıyordum. Korkumdan mı? Sanmıyorum çünkü ben korkmam, korksamda korkudan ağlamam. Gözyaşlarımın sebebi yoktu.

Bir süre daha o odada durduktan sonra kapıyı hafifçe aralayıp dışarı baktım. Koridorun sakin olduğundan emin olduktan sonra odadan çıktım. Ses çıkarmamaya özen göstererek ilerlemeye başladım. Koridorlar o kadar sessizdiki kimsenin olmadığına yemin edebilirdim. Ama bu koridorlardan birinde beni karış karış arıyorlardı.

Koridorlarda ilerliyordum yine. Bitmiyordu koridorlar. Uzadıkça uzayan koridorlar bitmiyordu. Soktuğumun koridorları bitmiyorduğu. Si... "Ne diyon kızım! Ne saçmalıyon! Koridorların ne suçu var?" diyen iç sesim sözümü kesmişti. Haklı ne diyorum ben ya! Tövbe tövbe...

pitbullHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin