ÇAPKIN & PSİKOPAT

Bölüm 1

Yavaşça gözlerimi araladım ama hala karanlıktı. Ayaklarım, ellerim uyuşmuştu. Sırtım tutulmuş, başımda korkunç bir ağrı vardı. Dün gece neler olduğunu hatırlamak için hafızamı zorladım. Ellerim ve ayaklarım bağlı. Kıpırdayamıyorum, bu nasıl fantezidir abi. Tamam yatağa, koltuğa bağlarsın anlarım da yerde miyim, neredeyim anlamadım ki!

Elim ayağım bağlı bir şekilde uyanmamalıydım, gözlerimi de bağlamış sanırım. Ağzımı bağlamamış sadece, onu da yapsaymış manyak. Sırtımdaki zemine bakarsak masa gibi bir şeyin üstündeyim bacaklarım bir şeyim üstünden sarkıyor çünkü... Bu kadın hastalıklı mı?

Hadi Sarp zorla kendini, dün geceyi hatırlaman lazım... Tabi ya! O kızda bir şeyler olduğunu anlamıştım. Adı neydi Seher? Seçil, Sevim, Selin? Neydi ya? Birden dünkü kadının sesi yankılandı odada. -Günaydın Züppe. Selen olabilir mi?

Bu kadını baygınlık geçirene kadar... Tanıdığım biri miydi onu bile bilmiyorum, çünkü kadını hatırlamıyorum.

-Her neyse. Nasıl bir fantezin var senin çözemedim. Her tarafım tutulmuş.

Histerik bir kahkaha attı. Merak etmeyin, o kadar kuş beyinli değilim bir şeylerin ters gittiğinin farkındayım sadece çaktırmamaya çalışıyorum. Ayak sesleri yaklaştıkça, bana doğru geldiğini anlayabiliyordum. Yerimde kıpırdanmaya başladım. Nefesini yüzümde hissediyordum. Bir tutam saç diye tahmin ettiğim bir şey göğsüme değmişti. Sanırım üzerime eğildi. Konuşmaya başlayınca oldukça yakınımda olduğunu fark ettim. Bu insan olamazdı çünkü sıcaklığını hissediyorum, normal birisi bu kadar sıcak olmaz.

-Ne o memnun kalmadın mı? Sen ne bekliyordun tatlım?

Evet oldukça yakındı, biraz kafamı kaldırsam yüzlerimiz değebilirdi. Sesi alaycı bir şekilde çıkıyordu. -Yatakta ikimizde çıplak bir halde ve ateşli bir öpücükle uyandırılmayı, sonrasında bir kez daha seks olabilirdi.

Göğsüme değen saç tutamı hormonlarımı harekete geçiriyor. Nasıl bir kokusu var bu hatunun böyle? Birden göğsümde soğuk metal gibi bir şey hissetmemle ister istemez ürperdim. Bu ne? Tam psikopatına rastladım. Sağ salim çıkabilirsem kurban keseceğim. Metal göğsümde dolandıkça tüylerim ürperiyor ve nefes alışverişlerim hızlanıyor.

-Hm, demek öyle. Şimdi bazı anlaşmalar yapacağız seninle. Hazır mısın?

Soğuk metali -tahminen bıçak- göğsümün ortasından yukarı çeneme doğru getirdi ve benden ses çıkmayınca biraz bastırdı. Hafifçe inledim ve konuşmaya başladım. Nasıl olsa kurtulacağım buradan o zaman görürsün.

-Pekâlâ, dinliyorum seni.

Bıçağı üzerimden çekti ve tekrar üzerime eğildi. Nefesinden anlıyordum.

-Öncelikle rahat duracağından emin olmam gerekiyor. Eğer uslu olursan hayat senin için daha çekilir hale gelir.

Bu psikopatın suyuna gideceğim, sonra da ensesine çökeceğim.

-Rahat duracağıma söz verebilirim ama önce beni çöz.

Soğuk metal önce sağ bileğime değdi, ipi keserken bileğimi çizmeyi ihmal etmedi. Aynısını diğer bileğime, sonrada ayak bileklerime uyguladı. Ciddi anlamda sert kayaya tosladım. Bu kız becerirse beni şaşırmam.

Gözlerimdeki bağı çözmesiyle, gözlerim yanmaya başladı. Kolumu gözlerime siper ettim ve aydınlığa alışmasını bekledim. Doğruldum ama doğrulurken çektiğim acıyı bir Allah bir de ben bilirim. Bütün kemiklerim acıyor