Gece yatağında rahatsız uyumanın vermiş olduğu tatlı, ama bir o kadarda ince bir sızıyla uyanan melek, elini karnına koydu."Bebeğim, rahatsız mı oldun sen?"gülümsemiş, onu tekmeleyen oğlu ile karnını ovalayarak konuşuyordu. Bebeğinin tekmelemeleri artınca panikle yatağında yan dönüp,
"Ah, ah... baran" elini hemen yan tarafında uyuyan adamın koluna vurup, uyanmasını sağladı.
Yorgunluk ve uyku mahmuru haliyle, bir gözü kapalı, bir gözü açık, eli ile gözlerini ovalayan adam,
"Ne oldu güzelim, yoksa oğlum geliyor mu?"
"Hayır bak tekmeliyor." deyip kocasının elini karnına koyup, bir süre beklemişti.
"Melek bu muhteşem bir şey."alnına bir öpücük bırakıp, heyecandan parlayan mavilere bakıp göz kırpmış, ve baranda oğlu ile konuşmaya başlamıştı.
"Böyle devam babacım, sen çıkmak mı istiyorsun. E hadi devam et."
"Ya baran alay etmesene, bunlar normal şeyler değil mi?"
Gülümseyen adam, aldığı kilolarla dahada tatlı görünen karısının yanağını sıkıp, tekrar elini karnına koydu.
"Oğlum sence de annen çok fazla kilo almadı mı. Kapılardan sığmayacak vallaha."
Suratı asılan melek, aylarca yediği tatlıları aklına getirince, vücuduna baştan aşağıya göz gezdirdi. Evet bu konağa geldiği günün aksine, tombul bir kadın olmuştu. Kocasının onu artık beğenmediğini düşünürken, başka bir kadın düşüncesi iliklerine kadar işlemiş, sıkıntıdan dudağını dişleyip üzülmüştü.
"Çok mu kilo aldım."yine o masum bakışları ile gözleri dolmuş, dokunsan ağlayacak hale gelmişti. Başını olumlu anlamda sallayan kocası yanaklarını tekrar sıkıp,
"Birazcık aldın sanki?"
"Ben ne yapayım, hep oğlunun canı tatlı istedi bende yedim."
"Tatlı değil o, her akşam aldığım fıstıklı baklava canım."
"İşte ondan, bak yine canım çekti."
Artık karısının haline kahkahalarla gülen adam, tekisizce durup suratını asan kadının boynuna yakıcı öpücükler bırakırken,
"Ben senin her halinden memnunum meleğim, yalnızca seni çok özledim."derken kulağına eğilip sıcak nefesini dudaklarına bırakmıştı.
Gönlü alınan kadın, en güzel gülümsemesini gösterip, aşkla kara gözlere bakarken, az önce kocasını ilk defa bu kadar içten gülerken görmenin mutluluğunu yaşarken, yanağına küçük bir öpücük bırakıp geri çekildi.
"Ben seni her gün görüyorum. Aynı yatakta yatıyoruz. Sen beni nasıl özledin ki?"
Elleri ile yüzünü avuçları arasına alan adam, nasıl bu kadar saf kalpli olacağını düşünürken, başını göğsüne bastırıp saçlarını okşadı. Özlemini nasıl anlatırdı ki, anlatsa yine kızarıp, utanacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deli Ağa Tamamlandı...
General FictionTöreye kurban edilen iki yaralı kalp ve sonrasında nefrete dönüşen bir aşk hikayesi... "pişman olac...