37 bölüm

12.4K 597 57
                                    

Sevdanın civana olan siteminden sonra, mutfakta oturan kızları gülme alırken, canan kucağına aldığı güneşin uykusu geldiğini anlayıp ayağa kalkmış, onu odasına götürüp beşiğine koyup sallamaya başlamıştı. Meleğin görüş açısına giren gülsüm, tedirgin tavırlar sergilerken, bu onun gözünden kaçmamıştı.

Karma karışık duygular içinde olan kız, üzgün bir ifade ile bakarak, yaşlı olan ellerini eteğine silmişti. Kızların yanına gelip, başını kaldırması ile gözlerini delip geçen mavilerde oyalanmış, ağzına gelen kelimeleri seçerek konuşmaya başlamıştı.

Mahçup bir ifade ile,"Şey... gelin abla, müsaden olursa, ağamın eşyalarını alıp çalışma odasına yerleştirecem."dedi.

Ayağa kalkan kadın, kahve gözlerin anlamlı bakışlarını çözmeye çalışırken, olumlu anlamda başını salladı. Ne olduğunu anlamaya çalışan bir kişi daha vardı. Birce

"Dur bakalım. Ne eşyası, ne oluyor?" Meraklı bakışlar altında sorduğu soruya yanıt ararken, gülsüm ve melek arasında mekik dokuyordu.

Durumu anlatmaya çalışan gülsüm, gerilmiş ne diyeceğini bilmez halde suçlanmıştı. "Abla ben, yani...ağam dediki..."

Elini kaldıran melek onun susmasını sağlamış, gidip işine bakması için gözlerini kapıya doğru devirmişti. Ürkek halde çıkan kıza yol verip, birce ablasına dönmüştü.

"Abla kızın bir suçu yok. Baran ağam öyle olmasını istiyor?"

"Ne demek bu melek, sende bunlara izin mi veriyorsun?"

"Onun kararı bu, beni ilgilendirmez. Uzak durmak istiyorsa dursun. Hem buraya nasıl getirildiğimi unutmadım. Aynı odada kalmamız saçmalık olurdu değil mi?" dedi.

Elini meleğin koluna koyan kız, "bak melek, sonuna kadar haklısın. Seni anlıyorum demeyeceğim, yaşadıklarını sadece sen bilirsin. Ama, ağabeyimi kaybetmeden davranışlarını bir daha düşün derim, benden söylemesi" dedi.

Konuya katılan sevda, tabiki yine patavatsızlığını konuşturarak onu onayladı. "kız melek, birce doğru söyler. Vallaha ağam üzerine kuma getirir haberin ola." deyip elini tahta masaya vurdu.

Şaşkın bakışları ve çattığı kaşları ile duyduğu kelimeleri idrak etmeye çalışan kadın, kocasının yanında başka bir kadın hayal edemezken, kuma düşüncesi onu sinirlendirmişti.

Sesinin nasıl çıktığını umursamadan,"Yenge böyle bir şey olmayacak. Söylesene ben buna izin verirmiyim."

Meleğin sözlerine katılan birce, sevda yengesine gözlerini devirirken, ne yapmaya çalıştığını anlayamıyordu.

"Yenge konumuzla ne alakası var? Ben ne diyorum, sen ne anlatıyorsun?"

"Çok alakası var canım, bir erkek evinde mutlu olmazsa, çareyi dışarıda arar. Bulur mu? Hemen, hiç kaçırmazlar. Erkek milleti değilmi, işveni cilveni yapıp, yeri geldiğinde de benim gibi postayı koyacan."

"Yenge ağabeyimden bahsediyoruz. Hani şu hayatına kimseyi almak istemeyen adamdan."dedi.

"Ne olmuş yani, baran ağama bakmayacak kadın yok be, senin nişanda gördük. Hepsinin ağzının suyu akıyodu. Kız melek, ben bunu bilir bunu söylerim. İster alır kulağına küpe yaparsın. İstersen böyle soğuk nevale gibi kucağında oğlunla gezersin."deyip oda ayağa kalkıp odasına gitmişti.

Deli Ağa Tamamlandı...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin