Ağzından çekilen el ile nefesini zor toparlayan melek "Fı fı fırat ağabey... senin ne işin var burada? Hem bu yaptıkların ne demek oluyor?"diye korkudan kekelemeye başlamıştı.
Genç adam, gergin ve onu görmüş olmanın sevinci ile "Melek kızma güzelim, başka çarem yoktu?"deyip ikna çabalarına başlamıştı.
"Ne çaresi ağabey, ne yaptığını sanıyorsun? Bırak kolumu!"deyip hırsla çekmişti.
"Meleğim... her şeyi geride bırak, hadi buralardan gidelim. Sen benim kabulümsün"deyip ona elini uzatmıştı.
Sinirle gülen kız "Sen ne dediğinin farkında mısın? Ben başkasına aidim, hala neden anlamıyorsun?"
"Hayır anlamam. Gidelim buradan ben her şeyi ayarladım."deyip yine kolundan tutmuştu.
Sabrının son anlarını yaşayan kız "Eh... yeter ama, şimdiye kadar halil amcamın hatırına ses çıkarmadım. Bırak kolumu yoksa herkesi buraya toplarım"diyerek tehdit etti.
"Bağırma yürü diyorum."
"Hayır seninle hiç bir yere gelmiyorum. Ancak cesedimi alırsın."
"Öylemi bunu sen istedin güzelim." deyip kolundan tutup çekmeye başladı.
Gücü yetmeyen melek yere düşünce çığlık atmaya başladı. Onu bu durumda bile çekiştiren fırat yerde sürükledi. Bacakları, elleri sürtünmeden kanamış, elbisesi yırtılmıştı. Mutfakta halası ile diğer tabakları almaya gelen canan, arkaya bakan camdan meleği gördü.
"Ayten hala koş, yengemle fırat amanın" ikili gördükleri manzara ile koşar adım konağın arka kapısına geldi. Artık yorulup pes eden melek kapının pervazını daha fazla tutamadı ve bıraktı. Hızla koşan canan meleğin kolunu kavrayıp kendisine çekti.
"Bırak manyak herif." yere eğilen canan meleğin durumuna üzüldü. Her yeri yırtılmış, kanıyordu. Ne zamandır bu adamla cebelleşiyordu kim bilir?
"Yenge iyimisin?"başını olumsuzca salladı melek
"Sen ne yaparsın fırat, ağam duyarsa ne olur bilmezmisin, o bizim gelinimiz, o kafan bunu almaz mı? O baranımın karısı"diyen aytendi
"Yeter! Kes yenge o benim onu almadan da hiç bir yere gitmiyorum. Ya güzellikle yada zorla" diyerek belindeki silahı onlara doğrultu.
Çığlık atan cananın sesi karaduman konağında yankılanırken, mecburen halası ile geri çekilmek zorunda kaldı. Sesi duyanlar bir bir, arka kapıya toplandı. Binnazın gördüğü şeyle keyfi kaçmıştı.
"Salak herif, bir işi de becer, Allah verede benim başımı yakmasa bu salak." gözünü fırata dikip kaş gözle al git dedi. Biliyorduki buradan giderlerse, ikisinin de sonu ölümdü. Ama umrunda bile değildi. Ne olursa olsun bitsin bu iş istiyordu.
"Kimse yaklaşmasın biz birlikte buradan gideceğiz."
"Oğul sen ne yaparsın dellendin mi evli o kadın?"
"Sus ana, eğer benim dediğimde onu isteyeydin, bunların hiç biri olmazdı anladın mı?"
Duyduğu sözlerle ne yapacağını şaşıran gülistan suç bastırıp,
"Amanın dostlar... evli kadın oğlumu ayartıyor, tüh yazıklar olsun sana."diye ortalığı velveleye vermişti.
"Kendine gel gülistan, sen nasıl konuşursun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deli Ağa Tamamlandı...
General FictionTöreye kurban edilen iki yaralı kalp ve sonrasında nefrete dönüşen bir aşk hikayesi... "pişman olac...