Borandan...
Mirayımın yanına geldiğimizde durdum. Benim durduğumu fark edince Tunada durup bana baktı.
Tuna: İçeri girmicek misin?
Boran: İzin var mı doktor bey?
Tuna: Valla benden izin var hadi gel
Tuna iyi biriydi. Hem mirayın yanına girmemde hemde denizin gerçek yüzünü görmemde yardım etmişti. Tuna önden giderken birden durdu...Tunadan...
Miray uyanmıştı. Hayal ettiğimin ötesinde gözleri vardı. Mavinin en mükemmel tonu olan gözleriyle bana doğru bakıyordu. Avuç içlerim terlemeye başlamıştı. Heyecanlandın mı Tuna? Ah hadi amaa kızın sevgilisi var kendine gelmelisin!
Boran: Bi sorun mu var?
Tuna: Bi sorun var
Boran: Noldu?
Yana kaydım onunda mirayı görmesini sağladım.
Tuna: Senin kız uyanmış hadi gene iyisin
Miray Boranı görünce öyle güzel gülümsedi ki asla üzülmesin istedim.
Boran: Günaydın uyuyan prenses
Miray: Ne zamandır uyuyorum?
Boran: Düşünme bunları sen şimdi hem bak uyandın...Borandan...
Sevdiğim kadın uyanmıştı sonunda yeniden özgürlüğüne kavuşan kuş kadar mutlu ve huzurluydum onun gözlerine bakarken...
Gülümsemesine aşık olduğum kadın...
Günlerdir hasret kaldığım gülüşünü görünce mutluluktan göz yaşlarım akmaya başladı.
Miray: Ağlama sevgilim bak burdayım
Boran: Burdasın... Benimlesin...
Miray: Seninleyim...
Tuna: Bende buradayım yalnız
Miray: Günaydın doktor bey
Tuna: Tuna diyebilirsin Miray
Miray kafasını salladı. Sonra sorar gözlerle bana baktı. E haklı kız kim bu diyor çünkü bütün arkadaşlarımı tanıyo
Boran: Kendisi benim eskiden yakın olduğum birinin arkadaşı
Miray: Öyle mi memnun oldum.
Tuna: Bende memnun oldum yalnız seni biraz dışarı alalım mı Boran? Mirayı bi muayene edelim
Kafamı salladım tamam anlamında.
Boran: Bi dahaki uyumanda öperek uyandıracağım seni uyuyan güzeller öperek uyandırılır ve sen prensini beklemeden uyanmışsın!
Bu söylediğim onun keyfini daha da yerine getirdi. Utanmıştı ama sırıtması da artmıştı.
Miray: Ya Boraaan
Gülerek dışarı çıktım.
Bizimkilere haber verdim. Aradan geçen 20 dakikanın sonunda ilk gelen Pınarlar oldu. Cihan karşıda olduğu için gelmesi zaman alacaktı.
Pınara baktığımda bi yandan ağlıyo bi yandan bana doğru koşuyodu. Yanıma geldiklerinde tartıştıklarını anlamak zor olmadı. Hala nasıl anlaştıklarını anlamış değilim doğrusu...
Kubilay: Bi sakin ol kızım ya
Pınar: Sussana be benim arkadaşım gitti geldi öbür tarafa tabi acele edicem
Kubilay: Senin arkadaşın benim neyim?
Pınar: Benim ev arkadaşım ama! Ayrıca seninle uğraşamıycam şu an. Boran? Miray nasıl?
Boran: İyi iyi doktor içeride
Pınar: Ayy uyandı mı şimdi benim canım arkadaşım?
Olumlu anlamda kafamı salladım.
Pınar: Gördün mü kubilay kimin arkadaşı o ya tabi ki uyanıcaktı.
Pınar sanki mutluluktan kafayı yemiş gibi davranıyodu. Hafiften ürkmedim değil hani...
Kubilay: Bi sakin ol be bi sakin ol insanları korkutuyosun delirdin sanıcak millet
Pınar: Ay bi sevindirmedin iyi tamam durdum sakinimTunadan...
Boran çıktıktan sonra içeride Mirayla baş başa kaldık...
Tuna: Eveet Miray biliyorum iyisin ama yinede kontrol edelim şimdi gözlerinle parmaklarımı takip eder misin?
Miray söylediklerimi harfiyen yerine getiriyodu evet ama sorun bakalım ben şu an bildiklerimi hatırlıyo muyum? Mirayın sevimli hali bana kısmi hafıza kaybı yaşatmış olabilir tabi...
Tuna: Evet gayet iyi ağrın var mı?
Miray: Eh biraz
Tuna: İstersen serumuna bi doz daha ağrı kesici yaptırtabilirim
Miray: Yok teşekkürler dayanabilirim
Tuna: Kendini nasıl hissediyosun?
Miray: Yeniden doğmuş gibi...
Tuna: Tamam ben çıkıp Borana haber vereyim en iyisi
Tam kapıdan çıkıcaktım ki miray durdu beni...
Miray: Şey... Boranla ne zaman görüşebilicem?
Tuna: Odaya çıkartılmanı söylicem sonrasında istediğin gibi görüşebilirsin
Miray aldığı cevap karşısında gülümsedi. Bu gülücük Miray için bişey ifade etmesede benim için çok şey ifade ediyordu...Borandan...
Tuna yanımıza gelio Mirayın normal odaya alınacağını söylediğinde bir kere daha şükrettim Allaha... Onu bana bağışladığı için...Miraydan...
Odaya alındığımda ufak bi oyundan kimseye zarar gelmez diye düşündüm Boranlar içeri girince...
Pınar: Ay şükür iyisin miray
Miray: Siz kimsiniz?
Boran: Miray tanımadın mı?
Miray: Hayır sevgilim kim bunlar?
Pınar: Ben senin diziden en yakın arkadaşınım te bu yanımdaki odunda benim sevgilim bizi gerçekten tanımadın mı?
Kubilay: He önce öküzdüm şimdi de odun mu oldum?
Pınar: Sence şu an tek derdimiz bu mu?
Kubilay: Hiç bi kere sevgilim dediğini duymadık valla hem ayrıca benim şu an tek derdim bu
Pınar: Susar mısın SEVGİLİM
Kubilay: Susamam SEVGİLİM
Miray: Şey pardın ama ne dizisi? Ben dizi çekmiyorum ki? Hem benim daha müzik eğitimim bitmedi
Boran: Miray biz hangi yıldayız?
Miray: Of Boran yine mi sevgili olma tarihimizi unuttun? Hem bizim gösterimize 3 ay kaldı benim ne işim var burda prova yapmamız lazım!
Pınar: Noluyo Boran?
Boran: Sanırım miray bizi üniversite son sınıfta sanıyo
Kubilay: Abi siz çok salaksınız
Pınar: Sen çok zekisin çünkü
Kubilay: Sen gene sen baş salak
Pınar: Sen kime salak diyosun be
Kubilay: Sa-na
Pınar: Ben niye salak oluyorum?
Kubilay: Mirayın yaptığı oyunu anlamayacak kadar salaksın çünkü
Miray: Oha anladın mı?
Pınar: Oha oyun mu oynadın miray?
Kubilay: Tabi ki anladım
Miray: Valla eğlenmek içindi
Pınar: Baya eğlendik sağol
Boran: Korkuttun beni miraycım sağol
Miray: Sen nasıl anladın Kubilay ya
Kubilay: Hem gözlerinden hemde bıyık altından gülüyosun kızım yaa
Miray: İnsan anlamamış gibi yapardı
Boran: Sen iyileşmişsin çoktan uyumanda numara değildi heralde
Miray: Ya sevgiliim saçmalama tabi ki değildi
Pınar: Ya ben senin için ne kadar üzüldüm ağladım sen ne pislik bi arkadaşsında uyanır uyanmaz oyunlara başladın
Miray: Pınar...
Kapıdan Cihan girdi. Hemde en sevdiğim çiçeklerle...
Miray: Centilmen arkadaşım benim ya
Cihan: Papatya prensin geldi
Boran: Popotyo pronson goldo bok prensi seni
Boranın dediğini duyduğum için gülmeye başladım. O kadar çok güldüm ki yaram acıdı. Aradan geçen yarım saat sonunda Tuna bey geldi.
Tuna: Oo misafirin pek bol miray
Miray: Eh biraz
Tuna: İyi misin diye bakmaya geldim ama kahkahanız koridorda yankılanıyo
Miray: Rahatsız ettiysek özür dileriz. Gayet iyiyim sadece gülmemden dolayı sanırım yaram acıyo bir miktar o kadar
Tuna: Olur o kadar bu arada rahatsız etmediniz tabi ki sadece dikkatli ol olur mu?
Tuna bey bana bakarak göz kırpınca eh tabi bunu da Boran görünce bana pek cevap hakkı doğmadı.
Boran: Tabi dikkatli davranırız ilginiz için teşekkürler
Tuna bey gittikten sonra Boran herkesi adeta kovdu.
Boran: Hadi gidin artık hasta ziyaretinin kısası makbuldür
Cihan: Sen bizi kovuyo musun lan
Boran: Evet kovuyorum
Pınar: E tabi aşıkları yalnız bırakmak lazım
Miray: Pınaaar
Boran herkesi kapıya kadar geçirdi.
Sonrasında bana çapkın gülüşünü bahşedip yanıma yaklaşmaya başladı
Boran: Eveet şu uyuyan prensesin öpücük borcunu mu kapatsak?
Miray: Önce bi soru sorucam
Boran: Sonra sorsan?
Miray: I ıı olmaz
Boran: Pes etmiceksin dimi?
Miray: Sence?
Boran: Hadi sor o zaman
Miray: Herkes burdaydı
Boran: Evet herkes burdaydı
Miray: Bi tek deniz yoktu. Deniz nerde?
Boran: Napıcaksın Denizi?
Miray: Sadece merak ettim genelde böyle şeyleri kaçırmazdı kendisi bide seni yalnız bırakmazdı ona şaşırdım sanırım
Boran: Boşversek mi onu?
Miray: Kavga mı ettiniz?
Boran: Tek soru sorucaktın bu yüzden sıra öpücüğümde
Miray: Sapıksın kedicik!Eveet sonunda mirayımız uyandı! Yeni bölümle karşınızdayım.. Oy ve yorumlarınızı bekliyoruum 😻🌸
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oyunun adı: AŞK
FanfictionÖnceliklee bir adet miray ve boran hikayesiyle geri döndüğümü belirteyim. E arayı çok açmamak gerek öyle değil mi? 😌 Onların aşkı konservatuarda başlamıştı. Taa ki Boran mezun olup tiyatro turnesiyle gidene kadar. Mirayın terk edilmiş hissetmesine...