ŞİMŞEK

⇝ŞIMŞEK-19⇜

Fantastik de #23'üz! Bunun için emeği geçip de oy veren herkese ayrı ayrı teşekkür ediyoruumm. 💕💕

Keyifli Okumalar!

₪

Thalia Klein:

Issac'in bana suratsızca uzattığı telefonumu sıkıca kavrayarak ondan aldım. Hiç acele etmeden fakat sıkı tutuşlarımı da gevşetmeden telefonu arka cebime koydum.

Issac, kollarını huysuz çocuklar gibi bağlayıp kaşlarını çattığın da ona bir an dil çıkarasım geldi. Neyse ki sadece bir anlık bir duyguydu.

"Seni hiç sevmedim. Jordan neden seninle anlaşma yapmış ki?" dedi burnunu kırıştırarak. Telefonu bana verişini hâlâ kabullenmemişti...

Gözlerimi kıstım. "Neyse ki kendimi sana sevdirmek zorunda değilim."

Beş dakika önce bu odadan çıkan ve o beş dakika boyunca yeni susan Issac'den fırsat bularak bu odayı incelemeye başladım.

Açık gri olan L şeklindeki deri koltuk takımı beyaz duvarlarla uyum içerisindeydi. Oda sade bir şekilde dizayn edildiği için çok daha geniş ve ferah duruyordu.

Deri koltuk duvarla temas etmiyor, bir kaç santim ileride duruyordu. Deri koltuk çok yumuşak duruyordu. Ve oturulacağı yer çok şişikti. Şişik olması bu koltuğun pek kullanılmadığını gösteriyordu.

Bu odayı pek kullanmıyor olmalılar. Hem buradaki toz da bunun kanıtıydı. Odanın fazla sade olması dışında, arka bahçe olarak tahmin ettiğim yere açılan cam bir kapı vardı bir de. Manzara güzeldi ve tek bir çiçek türü ile döşenmişti.

Cama vuran lamba ışığı yüzünden de çiçeklerin rengi belli olmuyordu.

Cam kapının yansımasından Jordan'ı gördüğüm arkama hızlıca döndüm. Aslında çokta hızlı değildi ama aniden kararan gözüm aksini söylüyor gibiydi.

Gözümün kararması üzerine dengesini kaybeden bedenim yere düşecekken ellerimle arkamdaki cam kapının kulpundan tutundum.

Tabii ki denge de durmak için destek aldığım kulpun aşağıya doğru haraket etmesi beklediğim bir şey değildi.

Tekrar sendelerken güçlü eller ince belime dolanıp beni kaldırdı. Bedenim başka bir bedenle temas ettiğinde refleks olarak kendimi geriye itsem de, bu sadece belimi dolanan ellerin sıkılaşmasına neden olmuştu.

Gözlerimdeki karaltı azalmaya başlayınca, bu işlemi hızlandırmak adına bir kaç kere gözlerimi kırpıştırdım. Görüş açıma giren ilk şey, Jordan'ın ileri geri haraket adem elması olmuştu.

Jordan'ın boynu ile bakışıyordum.

Sanırım Jordan'ın boyu uzamış...

Başımı ağır bir şekilde yukarı kaldırdığım da burnumdaki maskenin ucunun Jordan'ın çenesine sürtmesi sonucun da maskem bir an düşecek gibi oldu. Hızla geriye doğru gittim ve maskemi düzelttim. Jordan'da bu sırada belimi bıraktı.

"İyi misin?" diyerek sordu ilgili bir şekilde. Ama bu ilgi ne kadar gerçekti, bilemiyorum.

"O kadar iyiki, kendini hobi olarak yere atıyor..." Issac'in mırıldanması üzerine bakışlarım ona kaydı. Donuk bir şekilde kafasını sağa salladı.

Bakışlarımın hedefi tekrar Jordan olurken sadece kafa salladım. Ama hiç de iyi değildim. Midem bulanıyor ve başım dönüyordu. 

Lanet olsun.

Kaşlarımı çattım. "Vazgeçtim. İyi değilim."

"Enjektenin yan etkileri olabilir. Tam olarak nasıl hissediyorsun?"