ŞİMŞEK

⇝ŞIMŞEK-18⇜

Bölüm Şarkısı// Exterme Music- Bring Me Back To Life (bence mutlaka şarkıyı açmalısınız.)

Keyifli Okumalar. 💕

₪

"Issac... Seni sikeceğim."

Issac alt dudağını kemirmeye başladı. "Şaka yaptım, yemin ederim. Zehirli felan değildi. Tepkini merak etmiştim. " oluşan sessizlikten sonra aniden gerginliğinden arınıp sırıtmaya başladı. "Ayrıca teklifini gözden geçireceğim." dedi göz atarak.

"Ne teklifinden bahsediyorsun lan?"

"Bence anladın sen bebeğim ama illa senden duymak istiyorum dersen, bunu şu kızın olmadığı bir zaman yaparım." dedi sinir bozucu bir gülüşle.

"Issac. Şansını zorluyorsun."

"Tamam. Cidden sustum."

"Güzel karar."

"Elbette güzel. Ben verdim çünkü o kararı."

Jordan ona baygın bir bakış atarak cevap vermedi.

Aramız da tekrar küçük çaplı bir sessizlik hakim olunca Issac daha ciddi bir şekilde bana döndü. "Bu arada, telefonu almak istiyorsan, bizimle gideceğiniz yere kadar gelmelisin."

"Neden size bir daha güvenmek gibi bir hataya düşeyim ki? Bak ne diyeceğim, telefonu; git, al ve getir." her şeyi tane tane vurgulayarak söylüyordum. "Jordan'da burada benimle kalacak. Telefonu bana getirdiğin de onu alıp götürmene izin vereceğim. Aksi takdir de yerde yatan adamlardan bir farkın olmaz. Hem ona bir an önce ilk yardım uygulamazsan aynı şekilde onun da yerde yatan o adamlardan farksız olacağını sanmıyorum."

Kaşlarını çatarak bana baktı."Yeteneğin tam olarak ne?"

Dudaklarımı yana kıvırdım. Tabii o bunu maskeden dolayı göremiyordu. "İnsanların ruhlarını emiyor, içime hapsedebiliyorum. Bir nevi onların ruhunu yiyorum. Aynı şeyi ikonlara yaptığım da, güçleri bana geçiyor."

En az benim Şimşek kadar havalı oldu ha...

Issac gözlerini irileştirip Jordan'a baktı. Jordan ise gözlerini devirdi. "Dalga geçiyor Issac." Karnının sol kenarını tutarak ayağa kalktı. "Ayrıca yabancı, sırtına yediğin enjekteden sonra bence sana ilk yardımdan daha fazlasını uygulamazsak yerde yatan bu adamlarla aynı durumda olan sen olursun."

Kaşlarımı çattım.

Kendimi yorgun hissetmekle sınırlı kalmayıp enjekteyi yediğim yerde fazlaca bir ağrı oluşsa da onlara güvenip de onlarla gitmeyecektim elbette. Eve bir an önce gidip kendi işimi kendim halletmeyi tercih ediyordum.

"Ciddiyim Issac. Telefonumun burada olması için yedi dakikan var."

"Biz de ciddiyiz yabancı, sana enjekte ettikleri şeyin normalde şuan seni yere sermesi gerekiyordu. Şuana kadar dayanman bundan sonra dayanabileceğin anlamına gelmiyor. Hem az önce gücünü de kullanıp enerjinin çoğunu bitirdin."

"Sizinle gel-me-ye-ce-ğim." yere uzanıp ayağımın biraz uzağındaki siyah tabancaya uzandım. Tabancayı Jordan'a doğrulttum. "Issac beş dakikan kaldı. Beş dakika sonra buraya telefonum ile dönmezsen onu vurup benim gibi şanslı olup olmadığına bakacağım."

"Beş dakika da ben orada bile gidemem!"

"Dört dakika." dedim gözünü korkutmak için. Aslında hala beş dakika vardı.

Issac söylenerek koşmaya başladı. Bakışlarım saniyelik Issac'e kaydı. Cidden hızlı koşuyormuş.

Tekrar Jordan'a çevrilen bakışlarımla Jordan konuşmaya başladı. "Silahı bu kadar düzgün tutan bir kız görmemiştim daha önce."