Aşk mı daha güçlü gelecekti bu bedende,
Yoksa
Ruhunu hakimiyeti altına almış güçleri mi?
-
Thlia Klein... Henüz dört yaşında güçlerinden habersizken, kendisinin neden olduğu bir yangında ailesini trajedik bir şekilde öldürdü.
Güçlerin...
"Zayn ve Grayson'ın buraya geleceğinizi bildiğinden emin misiniz efendim?" dedi büyük kapının önündeki koruma.
Mckaley gözlerini devirdi. "Görende FBI ajanının koruması felan sanır. Ben buraya istediğim zaman gelirim, ayrıca yanımdaki de üçümüzünde arkadaşı. Şimdi çekil şurdan yoksa onları arayıp bana çok kötü davrandığını söylerim. Bu onları çok kızdırır."
"Ama-"
"Çekil!"
"Peki."
Kapıdan korumaları zor atlatıp geçtikten sonra, Mckaley derin bir nefes alıp verdi.
Koluma girerek kulağıma yaklaştı. "Benimde böyle evim olsa, bende koruma tutardım ama bu korumalar tam bir paronayak. Ayrıca bu kadar korumaya verecek parayı nerden buluyorlar çok merak ediyorum." biraz düşündükten sonra gözlerini kıstı. "Acaba kumar felan mı oynuyorlar?"
Onlara bu parayı Steven sağlıyor olmalı.
Mckaley'nin tahminine gülümsedim ve cevap vermeyerek evlerini ilgiyle incelemeye başladım.
Evin bahçesine girmek için kullanılan gri kapı bir çok koruma tarafından korunuyordu.
İçeri girdikten sonra bu korumalarının sayısı ise çokça azalıyordu. Çimlerle donatılmış bu bahçede, eve eşlik eden, tahminimce otuz metrelik yürüme yolu vardı.
L şekilini anımsatan; gri çatılı, beyaz duvarlı bu evin ortasında ise havuz yer alıyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ben evi incelemeyi bitirdiğim de, eve ulaşmıltık. Belki de eve ulaştığımız da ben incelemeyi bitirmiştim ama ikisinin aynı şey olduğuna kanaat getirip buna takılmadım.
Mckaley, kapıyı çalınca kapıyı açan bizim yaşlarımızdaki genç kızın görünüşünden anladığım kadarıyla oda bu evde bir çalışandı.
Mckaley söylendiği kadar haklıymış...
"Thalia, sende çantanı ona verebilirsin." dedi Mckaley okul çantasını kıza verirken.
"Hayır yanımda kalsın. O şekilde daha rahat hissederim."
"Tamam. O zaman direk sinema odasına geçelim."
"Olur."
Az önceki genç kızın da burdan gitmesiyle etrafımızda kimse kalmamıştı. Mckaley koluma girerek, "Film izlerken, yanında patlamış mısır patlatmalarını söyleyeceğim. Senin istediğin bir şey var mı?"
"Hayır, teşekkürler."
"Tamam," eliyle sol çaprazımdaki gri kapıyı gösterdi. "sinema odası orada. Beni orda bekle, hemen gelecğim."
