⇝ŞIMŞEK-24⇜

6.1K 568 302
                                    

Keyifli Okumalar. 💕

Doruk kelimesi, en yüksek noktada
olan bir şeyi belirtmek için kullanılıyordu. Bense şuan heyecanımı doruklarda yaşıyordum.

Kalp atışlarımı ve aldığım nefesleri hissetmiyor, bunun yerine üzerimde fazlasıyla sıcaklık hissediyordum.

Jordan'ın ateşi etrafımı çevirmiş, yalanım ile birlikte beni yakıyordu.

Bir an, bana basan sıcaktan dolayı kendimi suya atma isteği oluşunca silkelenip kendime geldim.

Sakin olup reddetmeli, bir bahane bulmalıydım.

İtiraz edeceğim an, dualarım gerçekleşti ve bir kurtarıcı yetişti yardımıma.

"Thalia, dün sana mutlaka omzunu sarmanı söylemiştim. Neden dinlemedin?"

Korku dolu bakışlarım, mavinin her tonunu taşıyan kurtarıcıma çevrildi.

Jordan'ın bakışları ağır ağır Dylan'a kaydı. "Kanıyorsa revire git. Dün düştüğünde, arabanın dikiz aynasının orda bir yara açacağını söylemiştim. Bu yüzden sarmalıydın."

Küçük yalanını devam ettirdim.

"Eve gidince ilk işim dediğini yapmak oldu. Ciddi bir şey gibi görünmediği için sabah sargıyı yenileme gereği duymamıştım. Seni dinlemeliydim."

Pekâlâ.

Harika gidiyoruz.

Yapabilirsin Thalia.

"Ne yani, omzun arabanın dikiz aynasına çarptığı için mi kanadı?" Jordan'ın söylediği şeyle birlikte, ona baktım. Yüzündeki alayı cümlesinede yansıtıyordu. "Dikiz aynası bıçak kadar sivriydi galiba. Çünkü normal dikiz aynalarının en fazla morartacağının her türlü iddasını varım."

Jordan'a ters bir bakış attım. Ne var yani uğraştırmayıp da kolay bir şekilde inansan?

"Elbette dikiz aynası normal şartlarda kesici değil. Fakat o kadar serttiki düşüşüm, dikiz aynasını kırdım. Aynasıda kırıldığı için yere düşünce sivri yeri omzuma geldi." Dylan'a minnettar dolu bakışlarımı çevirdim. "Neyseki Dylan beni gördü ve yardım etti. O olmasaydı o korku ile ne yapardım bilemiyorum. İyiki ordaydın ve bana yardım ettin." Bunu şuanki durumumuza gönderme yaparak söylemiştim.

"İyiki ordaydım ve sana yardım ettim." diyerek onayladı.

Dylan ile bakışmaya devam ederken, gözlerinde bu sabahki diyalogtan bir parça görebiliyordum.

"Hayat istisnalara yer vermeyecek kadar acımasız, Thalia."

"Ne oluyor? Çok gergin bir hava hissediyorum." Issac kolunu Dylan'ın omzuna koyarak bakışlarını sırasıyla üçümüzde de dolaştırdı.

"Hiçbir şey." Jordan sert bakışlarını Issac'e dikti bu sefer. "Issac, benimle gel. Kantine gidip kahve alacağım."

Ya da olanları İssac'e anlatacaksın...

"Kantine tek başına gidebilecek yaşta olduğu sanıyordum, Jorry."

"Jorry mi? Issac, inan bana dilini koparırım. Dilini kopardıktan sonra ne yapacağımı da kantine giderken anlatacağım." Dedi Jordan sakin, fakat bu sakinliğin içinde vahşi bir ton barındırarak.

Onların gidişine izlerken, Dylan kulağıma fısıldamak için eğildi.

O sırada fark etmiştim havuza girdiği için ıslak olduğunu ve üzerinde bir kıyafet olmadığını.

ŞİMŞEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin