⇝ŞIMŞEK-20⇜

7K 632 176
                                    


Bölüm Şarkısı, Paramore - Decode

Bana şarkı önerebilir misiniz?

Keyifli Okumalar!

Ağrı.

Bu eylem, vücudumun her bir noktasına yayılan acı verici bir şeydi. Omzumda hissettiğim keskin ağrı, vücudumun her yerine yayılmıştı.

Üşüyor, ama içten içe yanıyordum. Aldığım hırıltılı nefeslerin bana yetmediği hissine kapılarak çok daha derin nefesler alıp veriyordum.

Aldığım bu derin nefeslerin her biriyse, nefes boruma batıyordu.

Sanki bir kabus görüyordum ama bunun kabus olduğunu bilmekle beraber bir türlü gözlerimi açamıyordum. Bu hayali kabus, acı vericiydi.

Bir de gözlerimi açtık da sonra, yaşayacağım son derece gerçek olan kabus vardı... Beni  neyin ya da kimin beklediği hakkında en ufak bir fikrim bile yoktu.

Göz kapaklarımı açmaya zorladığım da; hissettiğim acı iki katı arttı. Aldığım nefesler, o nefesleri alıp almadığıma emin değilim, sadece hırıltıdan ibaret oldu.

Göz kapaklarımı bir milim bile sayılmayacak şekilde açtığım da, gördüğüm tek şey beyaz bir ışıktan ibaret olmuştu.

Ölmüş olabilir miydim?

Ama öldüğün de, ağrılarının kesildiğini söylerlerdi. Kulaktan dolma bu bilgiye tutunarak ölmediğimi varsaydım. Hem... Ölemezdim. Oliver kızardı bir kere.

Hatta o kadar çok kızardı ki, diriltebilen bir ikon bulup beni diriltirdi. Sonra da bana kızar, çok ağır bir ceza veirirdi. Daha sonra kendi elleri ile öldürürdü. Bu yüzden ölemezdim...

"Benim gözümün önünde ölmezsen, bunun bana bir kazancı olmaz. Bu yüzden; ölme."

Issac'in söylediği bu söz zihnim de yankılandı. Issac bile ben ölürsem kızardı...

Tabii ki ölmemiştim.

Saçmalama ve kendine gel, Thalia.

Gözlerimin üstünde ağırlık yapan kipriklerimi yavaşça araladım. Görüş açıma ilk giren şey, beyaz bir... Işıktı.

Lanet olsun...

Ölmüş(!) müydüm?

Bu beyaz ışıkta nereden çıkmıştı...

Işığa alışmak için açık durmakta zorlanan gözlerimi bir kaç kere kırpıştırdım.

Işığa hâlâ alışamadığım için, kafamı yana çevirdim. Bir kaç saniye sonra o ışığın, beyaz bir lambaya ait olduğunu anlamıştım.

Galiba Oliver'a yakalanma korkusundan çok etkilenmiştim.

Çünkü Oliver'ın diriltebilen bir ikon bulması, lambaya ait beyaz ışığın öldüğümü düşünmeme neden olmasına dair düşüncelerim, bunu gösteriyordu. Saçmalıyordum...

İkonlar doğanın dengesini bozacak bu tür güçlere sahip olmazlardı bir kere.

Düşüncelerimin saçma yönlere gidiyordu. Bu yüzden düşüncelerime ara verip, etrafı incelemeye koyuldum.

Karşımda bir saat vardı. Bozuk, beyaz bir saatdi bu. Çünkü yaklaşık on saniye boyunca bakmıştım ama yelkovan, kımıldamamıştı bile.

Bakışlarım biraz aşağıya kaydığın da, aynadaki yansımam ile göz göze geldim.

ŞİMŞEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin