4.BÖLÜM "Biraz Daha"

902 147 789
                                    

Yeni Bölüm Günü: 29 Mart Pazar

Evet bu bölümün de oy ve yorum sınırı yok =)) Ancak görünen şu ki aslında bizim yorum sıkıntımız yok. Tek sorun herkesin oy vermemesinde. Arkadaşlar çok rica ediyorum, sınır koymasam da oy veriniz, lütfen...

Vallahi zor bir şey değil ya. Sadece alt köşedeki yıldıza dokunacaksınız. Anlayış göstereceğinize inanıyor ve şimdiden iyi okumalar diliyorum =))

Haftaya pazar günü tekrar görüşmek dileğiyle...

Sizi seviyorum... <3

"Gitmek zor gelir, aklı geride kalana..."

Araba üç saat sonra yeniden durduğunda kız nefesini yeni yeni düzene sokmuştu. Gözlerini yol boyu bir kez bile açmamış, kendini tamamen müziğin akışına bırakmıştı. Aksi halde bu kadar hızlı giden bir arabada, nasıl durabilirdi ki? Üstelik öfkeden gözü dönmüş bu adam kendisine susmaktan başka seçenek sunmamışken ve pıt pıtları canını hala yakarken...

Kız, arabanın kendi tarafındaki kapısının açılmasıyla birlikte gözlerini usulca araladı. Genç adamın öfkesi şimdi biraz daha yatışmıştı. Kızı artık yabancısı olmadığı bir tavırla, bileğinden tuttu ve arabadan aşağı indirdi. Az önceki caddeye nazaran çok daha sakin bir semte gelmişlerdi. Genç kız ilk kez geldiği bu yeri inceleme isteğiyle etrafına bakındı fakat tanıdık hiçbir şey göremedi. Buraya daha önce gelmediğinden emindi. Hatta biraz daha bakınınca buranın aslında terk edilmiş bir semt olduğu kanaatine vardı.

Etrafta omuz omuza vermiş yüksek ve eski binalar vardı. Binaların giriş katlarındaki dükkanların neredeyse tamamının camları kırılmıştı. Çoğunun kapıları ve pencereleri yerinden sökülmüş, boyaları dökülmüş ve yılların getirisi olan yorgunlukla birlikte yüzleri çatlamıştı.

Bu ıssız sokak hem enine hem de boyuna o kadar dardı ki Pıtpıt bir an için nefesinin sıkıştığını düşündü. Kapalı alanda kalma düşüncesi bile boğuluyormuş gibi hissetmesine sebep olurdu hep. Tıpkı şuan da olduğu gibi. Bu his göğsünün üstüne düşer düşmez gitmek istedi buradan. Arkasına bile bakmadan kaçıp uzaklaşmak ve nefes alabileceği bir yer bulmak istedi.

Ölü bir semtin ortasındaymış gibi ürpermesine sebep olan bu yere neden geldiklerini merak etmeye başlasa da tıpkı kendi gibi kafasını yukarı kaldırmış, etrafına bakınan genç adama dönüp hiçbir şey soramıyordu. Acaba birisiyle mi bulaşacaktı? Burada bir tanıdığı olduğuna inanmazdı çünkü sokaktan geçen alelade bir sokak kedisi bile yoktu. Bu düşünceyle ruhuna işleyen ıssızlık, zihnine 'Şimdi burada ölüp kalsam beni aylarca kimse bulamaz herhalde.' diye yansımıştı. O anda içine dolan soğuklukla birlikte alelacele aklındaki düşünceleri kovup, bir kez daha genç adama döndü.

"Neden geldik buraya?"

Genç adam sonunda aradığını bulmuştu. Gözlerini sokaktaki en yüksek ikinci binanın çatısına sabitlemişti. Aslında aylar öncesinden planladığı başka bir intihar planı vardı fakat son anda bozulduğu için içine sinmese de ikinci planını devreye sokmak zorunda kalmıştı. Bugün ekstra gergin olma sebebi de buydu aslında. Son anda çıkan pürüzlerden ve kaderin alçak sürprizlerinden nefret ediyordu.

Kızın sorusunu yanıtlamak yerine onu ince bileğinden yakalayıp, peşinden sürüklemeye başladı. Birlikte eski binalardan birine girdikten sonra katları çıkmaya başladılar. Bina yüksek olduğu kadar soğuk ve ürkütücüydü de. Terk edileli uzun yıllar olduğu, duvarlarındaki örümcek ağlarından ve yoğun rutubet kokusundan kolaylıkla anlaşılıyordu.

30 Şubat (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin