(27) Özür dilerim.

4.5K 265 14
                                    

İyi Okumalar

Enes ile oynadığımız sahte kavga oyunu işe yaramıştı.

Ah, Enes'in fikri yine her zaman ki gibi iyi işlemişti ama bundan sonra ne olacağı hakkında en ufak bir fikrim dahi yoktu. 

Oturduğum banktan kalkıp, karakolun yolunu tuttum. Neden bilmiyorum ama takip ediliyormuşum gibi hissetmiştim.

Birden arkamı dönmem ile birine çarpmam bir olmuştu. Kime çarptığıma baktığımda bunun şalvarlı bir genç olduğnu gördüm. Arkasında iki tane daha adam vardı.

''Siz beni neden takip ediyorsunuz? '' Sorum üzerine üçüde birbirine bakmıştı.

''Ne takip etmesi bacım! ''

Belindeki silahları fark edince yanılmadığımı anlamıştım.

Bir iki adım geriye gidip az önceki çarptığım gencin suratına tekme atmam ile diğerleri de harekete geçmişti. Orta yaşlarda adam bana doğru yumruk sallarken başımı eğerek yumruktan kurtulmuştum, fakat gencin yumruğundan kurtulmayı başaramamıştım.

Arkamdan bana saldırmaya gelen üçüncü adama ters bir tekme atmıştım. Sağdakinin boynunu kavrarken, önümdeki adama kafa atmıştım. Üçüncü adama ise boynunu tuttuğum adamdan destek alarak uçan tekme savurmuştum.

Boynunu tuttuğum gencin karın boşluğuna yumruk atarak kendimden uzaklaştırmıştım. Üç adamda yerde yatıyordu, tam bitti demiştim ki ensemde hissettiğim acı ile yere düşmüştüm.

Ah, olamaz yine mi kaçırılıyorum. Hadi ama siz kaçırmaktan başka bir şey bilmiyor musunuz?

___

-Enes KÖKSAL-

Telefonuma mesaj gelmişti. Aynen şöyle yazıyordu,

"''Tuna aptalı yüzünden infaz kararı geliyordu konseyden. Tuna'yı ve bu aptal oyunu bitirme zamanı geldi. Ya Elif'le barışırsın, ya da ikinizde ölürsünüz. O düğün olacak. Tuna'yı aşkından sadece bu düğün vazgeçirir. Tabii başka bir yolda var. İkinizde ölürsünüz. Böylece ortada problem kalmaz. ''

Bu ne saçma bir plandı.

"Ben bu iyliği hiç kimseye yapmam. Ama zorunluyum. Tuna'yı Elif'ten ayırmamız lazım. Yoksa o aptal yüzünden hepimiz öleceğiz."

Kafayı yemek üzereydim. Bu çok saçma.

Hızla parmaklarım ekranda gezindi, "Tuna'yı öldürün o zaman. '' bazen müthiş bir zekâya sahip olabiliyorum.

Kısa süre içinde cevap gelmişti, ''O bizim en iyi adamımız öldüremeyiz. ''

Aslında saçmalıktan ziyade zekice bir plandı.  Tuna en iyi adamları ama Elif Tuna'nın zaafı olduğu için yaptıkları eylemlerde Tuna yüzünden başarısız oluyordu. En iyi adamlarını kaybetmemek adına, sorunu ortadan kaldıracaktılar. Eğer Elif'i öldürürseler Tuna onlara nefret besleyecekti ama eğer Elif ile evlenirsek bu sefer Tuna onlara değil en büyük zaafı olan Elif'e nefret besleyecekti.

Bu biraz benimde işime gelmişti, ''Tamam evleneceğiz.  ''
Yazıp göndermiştim. 

-Tuna ÖZCAN-

Büyük bir kavga etmiştik Yarasa ve Ejderha ile. Elif'in artık peşini bırakmamı ve işlerimize odaklanmamızı söylemiştiler. Eğer Elif'in peşini bırakmazsam onu öldüreceklerini söylemiştiler. Resmen beni tehdit etmiştiler.

"Ya Elif o komutan ile evlenir ölene dek ikisinden de nefret edersin ya da ikinizide öldürürüz Tuna, aklını başına al. " evet, beni bu şekilde tehdit etmiştiler.

Eskiden tek planım Türkiye'yi ele geçirmekti ama şimdi bir kadın uğruna tüm plânlarım sekteye uğramıştı. Evet, Elif'i çok seviyordum. Ve bana engel olan tek şey Elif di. Yarasa ve Ejderha haklı olduğu için onun Enes şerefsizi ile evlenmesine izin verecektim. İşlerimin başına geri dönmem için Elif'den ölesiye nefret etmem gerekiyordu.

Ama son bir kerecik onunla baş başa kalıp konuşmak istemiştim.

Elif'i yatağa yatırıp, yanına oturduğumda, o da zaten yavaş yavaş uyanıyordu. Tamamen uyandığında, beni görüp şok geçirmişti. Yataktan kalkacağı sırada kolundan tuttum.

''Beni biraz dinle. Lütfen. '' ciddi halim onu biraz germişti.

Kafasını olumlu manada salladı. Bağdaş kurup o güzel gözlerini gözlerime dikti.

''Elif ben seni ilk gördüğüm anda aşık oldum. Sana aşık olabileceğimi hiç düşünmemiştim.  Buralarda aşk aptallık. Ama ben sana aşık oldum. Belki dersin ki bir teröristin duyguları yoktur , ama ben de insanım. Sırf senin yüzünden ben işlerimi yapamaz oldum. Belkide bu gün konseyden infaz kararım çıkacak. Enes ile evlenmene izin vereceğim, eğer hâlâ yaşarsam senden nefret edip eski hayatıma devam edeceğim. Ama yaşamazsam da öldüğüm zaman içim rahat bir şekilde öleceğim. Çünkü Enes'le birbirinizi seviyorsunuz mutlu olacaksın onun yanındayken. Her türlü yine ben kazanmış oluyorum. Sırf sana olan aşkım bitsin diye evliliğe sesimi çıkartmayacağım, sırf sevdiğim kadın mutlu olsun diye başka bir adamla evlenmesine sesimi çıkartmayacağım. Benim de duygularım var güzelim. Ben sana aşığım. Belki bu anlattıklarım sana çok saçma geliyor ama tek çarem bu. Onunla evlen ve çok mutlu ol. Çok mutlu ol. Karakolda asker olarak içinize sızdığım zaman sana gerçekleri söyleyecektim, o kadar kendimden emindim ama sonra öğrendiğinde beni sevmeyeceksin diye çok korktum. Öylede oldu zaten. Ben de sinirle bunları yaptım. Gerçekten üzgünüm. Çok özür dilerim. Ailene zarar vermek istemedim. Son zamanlarda psikolojim fazlasıyla bozuk. Sen benim geçmişimi bir bilsen delirirsin. Affetmeyeceksin belki. Her şey için özür dilerim. Keşke hiç karşılaşmasaydık be kadın. Keşke senin canını hiç yakmasaydım, keşke kalbime düşüp benim canımı yakmasaydın.  '' gözümden bir damla yaş süzülürken bana şaşkın şaşkın bakıyordu.

Onunda gözleri dolmuştu.  Ben gerçekten bu olanlar için çok üzgünüm güzelim.










♪♪♪♪♪♪
Diğer bölümde görüşmek dileğiyle, Allah'a emanet olun 😘

HER ŞEY VATAN İÇİN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin