HER ŞEY VATAN İÇİN

(23) Beklenmeyen teklif.

Kendi öz yurdumda benmiyim garip?
Beni bir köşeye atan utansın
Eğilmiyor diye, kurdu hor görüp,
İti el üstünde tutan utansın!!!

Medya: Fatih and Esra ♡

İyi Okumalar

Gözlerimi araladığımda Yasemin'i görmem fazla uzun sürmedi. Üzerini giymiş saçını yapıyordu. Yataktan kalkıp direkt lavaboya gittim, ılık bir duş aldıktan sonra üniformamı giyinip çıktım. Yasemin de sandalyeye oturmuş beni bekliyordu, sıkıntıyla yanaklarını şişirip, ''Kızım ağaç oldum. '' diye  sızlanmaya başlamıştı bile. .

Ben ne yaptım dersiniz? Yine her zamanki gibi takmayıp kocaman bir rahatlıkla saçımı kurulamaya başladım. Bu halime daha çok sinirlenirken bende o haline gülmüştüm.  Saçımıda dağınık bir topuz yaptıktan sonra Yasemin'le birlikte odadan çıkıp kahvaltı yapmak için yemekhanenin yolunu tuttuk.

Uzun zamandır fazla bir şey yemediğim için bizim obur Esra gibi ben de tabağı tepeledim. Bizimkilerin oturduğu masaya gelince Sinan komutanın da orada olduğunu gördük. Yerlerimizi alınca gözüm ilk olarak Esra'ya ve tepelemiş tabağına takıldı. Bu haline ufak bir tebessüm etmiştim.

''Aslanlarım bu gün camiye saldırı yapacaklar ve biz de bunu engelleyeceğiz. Bu yüzden yemeklerinizi çabuk yiyin olay yerine erkenden gidelim, önlemimizi alalım. '' Sinan komutanın sözleriyle hepimizin bakışı ondaydı.

Kısa süre sonra yemeğimizi bitirip büyük bir uyum içinde ayağı kalkmıştık, son olarak Sinan komutanda kalkınca: "Gidin hazırlanın, bolca mühimmat alın, biraz şerefsiz avına çıkacağızda. " yüzündeki gülümsemeye karşılık bizdede ufaktan bir gülümseme olmuştu.

Sinan komutanın emri ile hepimiz hazırlanmaya gitmiştik.  

________

Hepimiz askeri aracın önünde sıraya girip Sinan komtanın gelmesini bekledik. Çok fazla zaman geçmeden de Sinan komtan gelip karşımıza geçmişti.

''Dikkat! '' gür sesi ile hazır ola geçmiştik. 

''Evet arkadaşlar oraya gittiğimizde oradaki sivilleri koruyacağız. Onlara zarar gelmeyecek. Oraya gittiğimizde bütün herkesi dışarıya çıkartacağız. Onların güvende olduğundan emin olduğumuzda ise her birimiz caminin etrafında yerlerimizi alacağız.  Ben size emir verdiğimde ise  operasyon başlamış olacak. Elif sen minareye çıkacaksın gördüğünü indireceksin. Bu operasyonda ölü veya yaralı istemiyorum. ''

Hepimizin ağzından gür bir sesle sadece iki kelime çıkmıştı. ''Emredersiniz komtanım. ''

''Araca bin.  '' demesiyle hepimiz sırayla araca binmiştik. Son olarak Sinan komutanda araca binince, araç hareketlenmişti.

Kısa sürede camiye gelmiştik. Camiden içeriye girdiğimizde. Cuma namazını kılanlar vardı. Bir köşeye geçip namazlarının bitmesini bekledik. Bazıları oturup tesbih çekiyordu. Sinan komutan ortaya geçip, ''Ey müslümam kardeşlerim. Şu an burası tehlikeli olduğu için sizin çıkmanız gerekecek. Az sonra küçük bir çatışma çıkacak. Lütfen zorluk çıkartmayıp camiyi boşaltın. '' demişti. 

Hepsi Sinan komtanın yanına geldi. Bir amca dikleşerek konuşmaya başladı,''Komutan kalleşler Allah'ın evine saldırı yapacak ve bizde hiçbir şey olmamış gibi evimize mi gideceğiz? İzin verin bizde size yardım edelim. ''

''Bakın size bir şey olmasını istemiyoruz. ''

''Komutan üzgünüm. Biz hiçbir yere gitmiyoruz. Evelallah bu camiye hiç bir şey olmayacak. Ve sizde bizi zorla çıkartacak değilsinizya. ''