" Hepiniz durun artık!" Ellerimi saçlarımın arasına sokup son sesle bağırmıştım.
" Ya ben evliyim!" dedim sinirimi bastıramayarak.Herkes şaşkın şaşkın bana bakıyordu.
" Hatta üç sene olacak neredeyse!" Çıldıracaktım artık. O noktaya gelmiştim. Hızla yerimden kalkıp Durukan'ın yanına gitmiştim.
Seda'yı ondan bir hışımla ayırıp " Kocama bu kadar sıkı sarılmayı bırak! Şimdi elimden bir kaza çıkacak!" dediğimde kıza yumruk atmamak için kendimi zor tutmuştum.
Durukan'la ellerimizi birleştirip " Evliyiz biz evli. Ne arkadaşı! " kendimi frenleyememiştim. Arkadan büyük bir şaşırma nidası yükseldi. Doğuş önümüze geçtiğinde şaşkın şaşkın bize bakıyordu.
" Evet ilk başta saklamak zorunda kaldık. Ama benim ait olduğum bir kişi var. Ve evli olmasam bile ondan başkasını istemezdim! " hala sinirle bağırıyordum. Kendimi kaybetmiş ne dediğimi bile bilmiyordum artık.Herkes sanki küçük dilini yutmuş gibi bana bakarken Durukan kolunu belime dolayıp beni kendine doğru çekmişti.
" Bu bu doğru mu?" Doğuş Durukan'ın gözlerinin içine merakı bir şekilde bakıyordu. Durukan hemen onaylarcasına kafasını salladığında Doğuş'un biraz rengi atmış gibiydi. Bende içimdekileri söylediğim için rahatlamıştım. Sonra Durukan'ın gözlerine doğru baktım
" İşim vardı. Alper aradı ve işimi yarım bırakıp koşarak buraya geldim. Elinden bir kaza çıkar diye." bunları söylerken sesimi yumuşatmaya çalışmıştım. Seda yıkılmış gibi görünüyordu.
" Durukan..." Diye zar zor fısıldadı.
Ben de " Gidelim mi canım?" diye sorarken Durukan'ı hafifçe dürtmüştüm.Seda'yla ilgilenmesini istemiyordum. Doğuş'a da ne yapardı hiç bilmiyordum.Kulağına yaklaşıp " Ne olur bir kavga çıkarma yalvarırım. Her istediğini yapacağım lütfen. Lütfen..." ben ona yalvarırken Durukan gülümsemeye başlamış onunda biraz yumuşadığını anladım.
" Yakında bir düğün yapacağız. O zaman herkes öğrenmiş olur. Şimdi gitmemiz gerekiyor. Özür dilerim. "Dedim tekrar diğerlerine bakarak.Durukan'ı döndürdüğümde birlikte ilerlerken o birden arkasını dönüp Doğuş'un yanına gitmişti. Ona sıkı bir yumruk geçirdiğinde bunu tahmin etmem gerekirdi diye düşünmüştüm.
" Bitti mi?" Dedim bıkkın bir sesle. Doğuş'un yüzüne bile bakmadım. Bunu kesinlikle hak etmişti.Hatta birde ben mi yumruk atsam diye düşünmedim değil.O zamanlar acımı çıkaramamıştım. Sonra boşverip Durukan'ı çekiştirmiştim. Daha fazla tatsızlığa gerek yoktu. Sonra onu evden çıkardım. Taksiye bindiğimizde evin adresini vermiştim.
"Beni yanlış anlamandan sıkıldım!" Bağırırken geriye doğru yaslandım.
" Tepkilerin anormal boyutlara ulaşıyor. " sesim bıkkın çıkıyordu. Göz ucuyla Durukan'a baktığımda hala sinirli bir şekilde yumruğuna bakıyordu.
"Efecan nerde?" Dedim birden. Durukan geri yaslanıp gözlerini kapattı.
Ellerini kaldırıp " Alper getirecek." Dediğinde derin bir nefes verdim.
Camdan dışarı bakarken " Yeni bir düğün yapmalıyız." Diye mırıldandım.
" Zaten babam da bunu istiyordu. Akrabalarımızı çağırmak istiyor." Ben camdan dışarıya bakarken Durukan'ın ne tepki vereceğini umursamamıştım.Bu düğünü yapacaktık. Başka şansımız yoktu. Eve vardığımızda ikimizde sessizce taksiden inmiştik. Eve yürürken Durukan ellerini ceplerine sokmuş ileriye doğru bakıyordu.
Eve girdiğimizde Durukan'a doğru baktım. Bir odaya yöneldiğinde arkasından gitmiştim. Kum torbasının olduğu odaya girdiğinde üstündeki tşörtü hızla çıkartıp birden yumruğunu kum torbasına sert bir şekilde geçirdi. Sonra birkaç kez daha. Her vuruşunda bir öncekinden daha sert ve sinirliydi.