Okyanus'un Güz'ü - (Tamamlandı)

Geçmişin içinde - 1

Hazal (geçmiş - 2008)

"İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp fakültesinden hafta mezun oluyorsun Hazal yüzünden düşen bin parça neyin var senin"

"Nazlım, galiba artık beni sevmiyor"

"Nasıl yani kimden bahsediyorsun seni sevmediğine dair"

"Sence kimden bahsediyorum senelerdir kiminle çıkıyorum"

"Hazal adam senin aşkından ülkesini bıraktı ve sizin hastanede çalışmaya başladı sırf sana daha yakın olmak için"

"O zaman neden hala bana evlenme teklifi etmiyor ve bu ara bana o kadar uzak kı sanki sevgilisi değilde askerlik arkadaşımışım gibi davranıyor"

"Final sınavların olduğu için olmasın hem sürekli hastanedesin ve staj yapıyorsun farkında değilsin ama sen yoğunluktan onunla ilgilenmiyorsun asıl"

"Daha ne yapmamı istiyorsun Nazlım neredeyse artık aynı evde yaşıyoruz. Kendi evime bile nadir gidiyorum"

"Hazal farkında misin sen kendini savunuyorsun başka bir şey yapmıyorsun"

"Nazlım beni savunman lazım Ethan değil!"

"Ben haklı tarafları savunuyorum canım arkadaşım artık buna takılı kalmasanda uyusak olmaz mı yarın ameliyat girecem"

"Ne ameliyatına giriyorsun" heyecanla ona bakıyordum.

"Posterior üretral valv sendromu PUVS (çoğunluğu erkek bebeklerde görülen, mesaneden idrarın atılmasını engelleyen ince zar yapısıdır) tanısı konulmuş bir bebeğe açık fetal cerrahı operasyonu yapılacak ve bu ameliyatta ben sevgili arkadaşın görev alacak" gözleri parlıyordu.

"Senin ki baya heyecan vereci gözüküyor, benim ki bademcik operasyonu"

"Senin adına üzüldüm diyecem ama ameliyat ameliyattır arkadaşım hadi yat uyu artık"

***

Ameliyattan çıkmış kendime bir kahve alıp acil de oturmaya başlamıştım kontroller bitmiş ameliyatları bitirdiğim de vaktım kalmışsa ilk iş kendimi acile atmak oluyordu, her türlü vaka görmek istiyorsun hatta en iyi yerdi; üst solunum yolu enfeskiyonundan, alt solunum yolu enfeksiyonu, kalp krizleri, ateşli yaralama daha bir çok şey çağırılmadığım süre boyunca yardımcı oluyordum hepsine. Kahvem den bu yudum içtikten hemen sonra telefonumun titreşimini hissettim, arayana baktığım da Ethandı. Heyecanla acil kapısından dışarı çıktım tüm gün konuşmamıştık;

"Bebeğim"

"Ethan" ağzım kulaklarımdaydı "aramanı bekliyordum"

"Ameliyattaydım aşkım keşke beni arasaydın nasıl günün ve nasıl geçiyor"

"Bir adet bademcik ameliyatına girmiş bulunuyorum ve de pansuman, dikiş falandı filandı sen beni boşver ben seni çok özledim görüşemiyoruz farkında misin?"

"Evet aşkım bende seni bunun için aradım"

"Öyle mi? ne için aramış benim aşkım"

"Akşam seni almaya gelecem 9 gibi hazır ol"

"Tamam aşkım" arkadan bana seslendiklerini duymuştum "Ethan kapatmam lazım seni çok seviyorum" bir dolu öpücük atıktan sonra içeriye koşar adımla girmiştim, hocam beni çağırıyordu ve baya da sinirli gözüküyordu.

"Hocam beni çağırmışsınız"

"Evet kızım seninle özel konuşmak istedim" adamın yapısı böyle galiba sesi şeker gibi ama yüzü çok sert kızıyor mu kızmıyor mu anlayamıyor insan.