bölüm 7

210 43 0
                                        

Peter mezarcıların başkanıydı. Sevi onu pek tanımıyordu daha önce sadece birkez Pars ile görmüştü ama hiç konuşmamıştı.

Haro, Peter'in aracının yerini eliyle koymuş gibi buldu. Ne var ki geldiklerine pekte sevinmişe benzemiyolardı.

Adamları etraflarını sardı. Hepsi silahlarını Sevi, Aleyna ve Haroya doğrultmuştu.

"Ne yapıyorsunuz burada?" Diye sordu. Bunu hemen Peter'in sağ tarafında duran uzun saçlı, kirli sakallı, zayıf esmer adam söylemişti. "Aracınızın başına dönün!" Dedi.

Haro bu adamı görmezden gelerek direkt olarak Peter'e konuşuşuyordu.

"Bir ev bulduk, içerisi cesetlerle dolu hepsi de ayaklarından zincirlenmiş." Peterin rahat duyması için bağırarak konuşuyordu.

"İçlerinden bir tanesi canlıydı." Dedi. Sevi. "Üstelik üzerlerinde sığınak  kıyafetleri vardı." Ciddiye alınmaları için özellikle belirtmişti. İşe de yaramış gibi duruyordu.

Peter'in yanında duran oldukça kısa boylu diğer yardımcısı Peter'e "İşte bu garip adamların gidip kontrol etmesini ister misin?"

Peter bir süre durdu.

"Hayır!" Dedi.

"Sakallı olan adam "Napıyoruz peki?" diye sordu.

"O binayı ateşe verin!"

Sakallı adamın aldığı emir hoşuna gitmiş gibiydi. "Emredersin!" Dedi. Adamlara başıyla işaret edip araçtan atladı.

Sakallı adamları toplayıp Sevi'lerle birlikte eve doğru yola çıktı.

Pars ta onlarla gelmişti. Adamlar yanlarında getirdikleri meşaleleri eve doğru fırlattılar zaten ahşap olan evi kısa sürede alevler sardı.

Sevi biraz daha orda kalmak istiyordu ama Pars kalmalarının bir faydası olmayacağını biliyordu. Zaten her şeyi Peter'in adamları yapıyordu.

Sevi'nin elini tuttu "gitmemiz lazım!" Dedi. Sevi itiraz etmemişti ama aklı evde olanlarda kaldı.

Aleyna ve Haroyu da alip kendi gorev yerlerine donduler.

Pars'ın yanında olması Sevi'nin kendisini güvende hissetmesini sağlıyordu.

"Neyin var?" diye sordu. Pars.

"Aklın zincirli insanlarda ya başka canlı birileri de varsa!"

"Bunu kafana bu kadar takma eğer hasta olmasalardı başlarına böyle bir şey gelmezdi."

"Hiç hasta gibi değildi onlarda bizdendi sığınaktan. Bana bir şeyler anlatmaya çalışıyordu. İsyandan olabilirler mi sence?"

Pars dalgın gözüküyordu. Sevi sorduğu soruyu duymadığını düşündü. Tekrar konuşmaya başladığında.

"Görevimizi tamamlamak zorundayız biliyorsun dedi."

"Biliyorum!" Dedi Sevi.

"Kuyulara yaklaştığımızda dikkatli ol... "

Pars her defasında kuyulara yaklaştıklarında Sevi'ye aynı nasihatlerde bulunuyordu. Aslında onu düşünmesi onunla ilgilenmesi Sevi'nin hep hoşuna gitmişti. Pars'ı saatlerce bıkmadan usanmadan dinleye bilirdi. Ne var ki kadın gözünün önünden gitmiyordu aklında iki şey vardı birincisi yalan olan neydi ikincisi ise büyük annesinin sonuda, bu kadın gibi mi olmuştu?

Sevi son kez arkasını döndü eve bakmak istiyordu ama artık çok uzaklaştıkları için gecenin karanlığında hiçbir şey seçilmiyordu sadece araçların ışıkları anlaşılıyordu.

Pars'a daha sıkı sarıldı istikamat gidilmesi gereken alev kuyularıydı.

Bölüm sonu...

MEZAR KUMARCILARI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin