MEZAR KUMARCILARI

22

Asker bu sefer silahını Sevi ye  doğrultup bir biri ardına ateşlemeye başladı.
       Sevi Koridorun köşesinden dönüp kurşunlardan kılpayı kurtulmayı başarmıştı
      Duvara yaslanıp kendine gelmesiyle silahını çekti. Bu silah ona uzun zaman önce verilmişti. Tüm ölü toplayıcılarına verilirdi ilk kez tetiğine basıp askerlerin üzerine ateşlemeye başladı ,rast gele, isabetsiz atışlardı bunlar. Ne kadar acemice olsada Askerleri yavaşlatmayı başarmıştı.
      Sevi isabetsiz atislarindan sonra kalkip Kaçmaya devam etti.

        “Sevi buradan kurtulamazsın!” dedi. Riki “ kumar sizsiniz sen ve tüm grup bunu sen istedin sevi buradan çıkamazsın.”

          Riki’ nin bağırışları arasında bulundugu kapıdan binaya askerler doluşmaya başladı. sayıları git gide artıyordu.

Sevi, pars ve Haro’ in yanına gelip ateş etmeyi sürdürdü.

        “Bu Riki’ydi kumar biziz bizim gruptaki herkes.” dedi.

        onun şuan hücrede olması gerekiyordu. Dedi haro

     Askerlerle anlaşmış olmalı. Dedi Pars şarjörünü deģiştirip derin bir soluk aldı. onlar da kumarcı bizi avlamak istiyorlar. Dedi.

       “Burada sıkıştık kaldık her yeri sardılar.”

         Preskn ekip aracını doğruca kapının dışındaki askerlerin üzerine sürdü kapıya yakın kısımda durdu. kalan adamlara aracın üzerindeki silahtan lav püskürtmeye başladı.

   Presk “Acele edin çok fazla asker var.”  Dedi.

  Mility   “ Araca koşun.” Diyerek baģırıyordu.

          Pars, Sevi'nin elinden tuttu. Sevi'nin gözleri presice minnetle bakıyordu.

          Şiddetli bir patlama sesinin ardından toplayıcı aracı alevler arasında kaldı füzeyle vurulmuştu tam aracın üzerine isabet etti. Parçalar etrafa savrulurken ekip kendilerini  korumak için etrafa siper almak zorunda kaldılar. Askerler de kaçışmıştılar Ayakta sadece Mility vardı.

     Oda fazla kalamadı bir çok yerine parçalar isabet etmiş bedeni kanlar içerisinde kalmıştı ilk dizleri üzerine sonrada yüz üstü yere yıgılıp kaldı.
  
  Sevi için milityn yere düstüģu ana kadar zaman sanki durmuş ilerlemek nedir bilmiyordu. Militiy tam yere düştüğünde zamanın normal akışına dönmüş gibi oldu. Militye yardım etmek istiyordu ançak pars ona engel oldu. Elini bırakmıyordu.

    Yapabilecegimiz bir sey yok dedi Bina cokmek uzere.

      En arkadaki Zara bina duvarini işaret etti. Gosterdigi duvarda koca bir delik vardı. Etrafında yarıklar oluşmuş koça duvarda oluşan onlarca catlaklar hizla yukari dogru yol almaya baslamisti. Bazi moloz parcalari tepelerine doğru dusuyordu.

        Askerler toparlanmadan merdivenlere koşun. Dedi zara kendisi de delikten geçmişti.

        Haro en önde hareketlendi sevi arkasındaydı Pars onları ve kendini korumak için ara ara ateş ederek en arkadan geliyordu.  Merdivenler bazi parcalar kopmaya basladi sevi bastigi basamak moloz yigini olarak assagi dogru gitti sadece demirleri kalmisti  ayagi bu demirlere sìkisti haro yardimina kostu zaranin gosterdigi delikten gecmeyi basardilar.

      Baska bir binaya gecmislerdi üst katlara doğru çıktılar yıkıntılar arasında oradan kaçmak için uğraşırken askerler hemen arkalarındalardı.

çıkış yolu buldular peslerindeki askerlerin üstüne haroylaa pars yıkıntıları yuvarladılar.

Girdikleri yeni binanin içerisi sapasağlamdı etraflarinda boy boy cam fanuslar vardı bazıları kırık olsa da çogu saglam görünüyordu içerilerinde rengi aşırı derece bulanıklaşmış sıvı maddeler vardı.

Askerler içeriye sis bombası attılar sis hızla odayı kaplamaktaydı.
Hepsi odanın sonundaki kapıdan içeri girdiler burası küçük bir odaydı kapana sıkışmışlardı erkekler kapıyı savunmak için kaldılar kızlar çıkış aramaya koyuldu kapının arkasından riki ve askerlerin sesleri geliyordu odaya doluşmuş olmalıydılar.

Birkaç el silah sesi duyuldu silahtan çıkan kurşun cam fanuslardan birisine  isabet etmiş olmalıydı su sesi geliyordu. Arkasından bagırışlar la birlikte yoğun bir şekilde silah sesi geldi silah sesleri tek tek azalıp kesiliyordu.