Aleyna, Sevi’nin koluna girip onu itiştirmeye basladı. Sevi, onun heyecanının farkındaydı. Sonunda değişik bir şeyler giyebilme fırsatları vardı. Nereye gideceklerini de merak ettiğinden peşinden devam ettiler.
Konseyin içerisinden geniş bir koridora çıktılar müzik sesi buraya çok az geliyordu. Sevi rahatladığını hissetti. Gürültü kulaklarını mahvetmişti.
“Edis!” dedi. "Onu yanlız bırakmamalıyım."
Kadın, Sevi'nin koluna girdi. “ Onu düşünme. O artık bir haberci zaten bunu istemiyor muydun? Ben her şeyi hallettim.”
“Emilyan buradaki en soylu kişilerden birisidir." Dedi. Aleyna ve ne isterse yapılır.”
“Bu doğru tatlım. bir isteğin varsa sadece söylemen yeter benim yerine getiremeyeceğim hiçbir şey yoktur.”
Sevi duyduklarına sevindi. Edis’in emin ellerde olması içini rahatlattı.
“Emilyan senin görevin ne?” diye sordu. Sevi.
“Ben burda gördüğün soyluluların mutlu olmasıyla ilgileniyorum." Dedi görevinden gurur duyuyor gibiydi. "onlar mutlu olursa sığınaklardaki herkes mutlu olur.”
“Nasil yani?” Sevi tam olarak anlamamıştı sığınakta daha önce böyle bir görev olduğunu hiç duymadı.
Kadın açıklamaya devam etti.“Benim görevim hayatım, mutluluk saçmak. Baloları ben organize ederim, partiler benim işim, kimin ne seçileceğine bile ben karar verebilirim ama en önemlisi kumarları ben belirlerim.”
“Kumarın sığınakta yasak oldugunu sanıyordum”
“Tabi yasak benim söylediğim mezarcı kumarları değil büyük organizasyonlar.” Dedi. Sonra da burun kıvırarak ekledi. “Küçük işlerle işim olmaz.”
Bir süre sessizce ilerlediler.
Emilyan onları konseyim içinde muhteşem malikane vari bir eve getirdi. Girdikleri oda harikaydı her yer kıyafetlerle doluydu.
“Kızlar İstediğinizi alabilirsiniz çekinmenize hiç gerek yok.”
Aleyna’nın gözleri parlıyordu. Hemen kıyafetlere bakmak için gitti.
“Hadi Sevi sende istediğini al!” dedi. Emilyan, gelip kolumdan tuttu birlikte elbiselerin arasına götürdü. İçlerinden mavi uzun bir elbiseyi üzerine tuttu.
“ Hadi canım bunu denemelisin üzerinde görmek istiyorum.”dedi.
“ Burada mı?” Dedi. Sevi yanlarında erkek olması onu utandırdı.
Aleyna durumu hiç yadırgamışa benzemiyordu.
Çoktan birkaç kıyafeti denedi bile üstelik Emilyan’ ın adamı bazen ona yardım bile ediyordu.
“Canım burası konsey!” dedi. Emilyan. “Burada utanma duygusu çok ilkel kalır. Bir gün seçilmiş olacaksan bunları aşmak zorundasın."
Sevi yine de elbiseyi alıp giyinmek için kıyafetlerin arkasına geçti.
“Emilyan kendisine gülüyordu. “Bu kızı çok sevdim.” dedi.
Elbise sanki Sevi için özel dikilmiş gibi tam da üzerine göreydi.
Sevi de Aleyna’nın her yeni elbise giyişinde koşarak gittigi aynanın karşısına geçti. Kendi etrafında bir tur attı. Her açıdan kendisini görmek istiyordu. Mavi elbisesini sevmişti.Raflarda bir tane de seçilmiş elbisesi vardı. Sevi onu görünce hemen rafa gitti. Elbiseyi aldı. Bu sefer hiç çekinmedi üzerindeki kıyafeti çıkartıp beyaz elbiseyi giydi.
Tam aynaya gitmek için döndüğünde herkez oradaydı kendisine bakıyorlardı.
"Canım harika görünüyorsun.” Dedi. Aleyna. Onun üzerinde de beyaz bir elbise vardı.
“Sende öylesin.” Dedi Sevi. Biraz utanmıştı.
Emilyan: “Kızlar ikinizde hiç fena değilsiniz.” dedi. Kızları çokta beğenmiş gibi durmuyordu. “Haydi partiye dönelim. herkesin sizi görmesini istiyorum.”
Emilyan'ın arkasından kızlar da ilerlerdi geldikleri yoldan geri dönüp partinin yapıldığı alana geçtiler. Herkes çılgınca dans ediyordu. Emilyan'ın yanına yaşlıca birisi geldi. Parlak renklerde takım elbisesi vardı. Emilyan'ı elinden tutup dans pistine götürdü. Ne konuştukları gürültüden anlaşılamıyordu. Aleyna yanlarındaki erkekle dans etmek için gitti. Dak, Sevi’nin yanına gelip elini tuttu.
“Bana bu dansı lütfeder misin?” diye sordu. Sevi şaşırmıştı. Onu gördüğüne de sevindi.
“Edis nasıl iyi mi?” dedi. Dak, Sevi'nin elini tutup dans pistine götürdü. Sevi gürültüden sorduğu soruyu duymadığını düşünüyordu. Piste gelip dans etmeye başladıklarında kulağına yaklaşıp “Seçim bitti mi?” diye sordu.
“Her şey kontrol altında.” Dedi. Dak.
Sevi garip bir güven duygusundaydı. Aleyna kendilerine yakın sayılırdı içerisi çok kalabalık tıkış tıkış olsa da onu renkler bazen beyaza dönüşünce seçebiliyordu. Aleyna yanındaki kavalyesiyle ateşli şekilde öpüşüyordu. Bir elinde de içki şişesi vardı.
Hizmetçiler aralıksız içki taşıyorlardı. Dak ta bir kaç bardak içmişti. Sevi ye de uzattı. Sevi uzatılan bardağı eline aldı ve Aleyna’ya baktı sürekli içiyordu. Oda bir bardak aldı her şey harikaydı. Sanki bir peri masalının içine düşmüştü. Sığınakta böyle bir gün geçireceğini hayal dahi edemezdi. İçkisinden sadece bir yudum almasiyla birlikte yer hareket etmeye başladı başını yukarı kaldırdı ardından tavan dönüyordu, sonra da tüm duvarlar her yer hareket etmeye başladı. Tüm bina dönüyordu. En son insanlarda dönmeye başladı. Sanki bir tür hortumun içerisindeydi. vücudunun ısındığını hissediyordu. Yere baktı ayaklarının altından yanmış et kokusu geliyor gibi hissetti. Midesi bulandı dumanlar vardı etrafında. İlk önce sarı ışık arkasından alevler çıkmaya başladı dönerek gökyüzüne doğru yol alıyordu. Alev hortumunun içinde sıkışıp kalmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEZAR KUMARCILARI
خيال علميSevi'nin seçilmiş olabilmek tek arzusudur. Yapması gereken görevlerini yerine getirip kumarı kaybetmemek. Kendisini bir sarmalın içinde bulduğunda artık çok geçti. Sığınak tek kurtuluşları mı yoksa yok oluşları mı?