📷; cameraman

9

Heyooooo 👯 okuma sayısı fazla olmasına rağmen oylar çok düşük 🤔 Ne kadar fazla oy ve yorum gelirse benim o kadar yazma isteğim artıyor 😌 O yüzden okuyan herkes yorum yapıp oy verirse cidden mutlu olurum 🙏🏻 Bu bölümden itibaren sınır koyuyorum +100 vote'yi umarım görürüz 👏🏻💙

SİZİ SEVİYORUM İYİ OKUMALAR 🙋🏻💖

Eli tenimle temas ettiğinde vücudumun yandığını hissettim. Hala bana yamuk gülümsemesiyle bakarken ben de rahat görünmek istediğim için güldüm. Rahat gözükmek istesem de bunu başarabildiğimden pek emin değildim. Dokunuşuyla ismini konduramadığım o garip his vücudumu ele geçirmişti.

''Uyarın için teşekkürler,'' dedim gülümsememin arasından. ''İnsanların dikkatini dağıtmak istemem ama bu elimde olan bir şey değil.'' Jimin'in yüzü değişirken, Namjoon elini ağzına götürüp gülmeye başlamıştı. ''İyi yolculuklar.'' Neşeli çıkan sesimle onlara el sallayıp yanlarından ayrıldım.

Yüzümü yıkayıp yerime geri dönerken üyelerin yanından geçip hepsiyle ayak üstü konuşup şakalaştım ve yerime oturdum.

Yol boyunca müzik dinleyip, film seyretmiştim ve uyumayı tercih etmiştim. Her yerim ağrıdığı için ve serseme döndüğüm için yolculuk yapmayı sevmiyordum.

//

''Yarın başlarız. Bugün herkes dinlensin ve yarına kendisini hazırlasın.'' Herkes odalarına çekilmeye başlamıştı. Valizim odaya çıkartıldığı için odaya hemen gidesim yoktu.

''Kelsey sen çıkmıyor musun?'' Jin ve Hoseok asansör beklerlerken bana seslendiler.

''Hayır, biraz etrafı gezeceğim.'' dedim elimle dışarıyı gösterirken.

''Dikkatli ol.'' Bana el sallayıp asansöre binerlerken ben de onlara el salladım.

Otelden dışarıya çıkıp yürümeye başladım. Yol kenarlarında duran banklara oturup etrafı izlemeye başladım. Aileleriyle, sevgilileriyle ve arkadaş gruplarıyla tatil için gelen bir sürü insan vardı.

Kavurucu güneş tepemdeyken, denize giren insanları bir süre izlemeye devam ettim ve en sonunda pes ederek, insanları izlemeyi kesip oturduğum yerden kalkarak otele adımladım. Bugün nasılsa çalışmayacaktık o yüzden belki havuza falan girerdim. Zaten apar topar çağırıldığım için tatilim yarım kalmıştı.

Otele girdiğimde, odama çıktım. Valizimi açıp eşyalarımı odaya yerleştirdim ve bikinilerimi çıkarıp giydim. Sadece bikininin altıyla durmak istemediğim için deniz şortumuda giyip, omzuma havlumu attım. Telefonumu ve oda kartını alıp odadan çıktım. Asansörden indiğimde lobide toplanan üyeler görüş alanıma girdiler. Taehyung beni fark ettiğinde ağzı açık baştan aşağı süzmeye başladı. Üyeler nereye baktığını merak ettiği için hepsi başlarını çevirip bana bakmışlardı. Hepsinin gözleri beni baştan aşağı süzerken Jimin dudaklarını içine doğru çekmişti. Eliyle Taehyung'u dürttüğünde, Taehyung gözlerini devirerek bana doğru gelmeye başladı.

Kolunu uzatıp omzumdaki havluyu alıp hırka gibi üzerime geçirmişti ve iki ucunu önümde birleştirmişti. Kaşlarımı kaldırıp ona bakarken, gülümseyip eliyle omzumu tutarak beni ilerletti.

''Yüzmeye mi gidiyorsun?'' Suga sorduğunda onu onayladım.

''Siz?'' dedim hepsini süzerek.

''Biz de yüzmeye gidiyoruz. Kapalı alanda kimse olmadığı için oraya gideceğiz. Gelmek ister misin?'' Namjoon konuşurken sürekli gamzesi çıkıyordu ve cidden insanlar sırf konuştuğunda o hafif beliren gamzesini görmek için boş yere bile onu konuşturabilirdi.