📷; cameraman

7

YORUM YAPMAYI VE OY VERMEYİ UNUTMAYIN 🦋⭐️

Jimin dudaklarımın üstünde, dudaklarını nazikçe hareket ettirdiğinde gözlerim istemsizce kapanmıştı. Dudaklarımın üstünde saniyelerce beklediğinde karşılık vermeyeceğimi anlamış olacak ki yavaşça geri çekilmişti. Ama hala burnu burnumla, nefesi yüzümle temas halindeydi.

Gözlerimi yavaşça açtığımda kısık gözleriyle karşılaştım.

Bir süre konuşmadık.

Dudaklarını içine çekip ıslattığında birbirimizden yavaşça çekildik. Yüzüne bakmayı kestim ve gözlerimi her ayrıntısına kadar bildiğim evim de gezdirmeye başladım.

''Çok güzelsin,'' dediğinde ona baktım. Gözleri kısılana kadar gülümsediğinde ne kadar tatlı olduğunu içimden geçirip güldüm. Bugün bana 'Çok güzelsin' deyip duruyordu. Böyle kelimeleri pek duymadığım için alışık değildim ama hoşuma gitmiyor desem yalan olurdu.

''Emin misin?'' İlk tanıştığımız günü hatırlaması için imalı bir şekilde konuşmaya çalışmıştım.

''Yine de güzel olduğunu düşünmüştüm.'' Ne dediğimi anlamış olacak ki başını yana doğru yatırıp birkaç kez gözlerini kırptı.

Tatlı görünüyordu.

Mırıldanıp başımı salladığımda, yüzümde saklayamadığım anlamsız bir gülümse vardı. Jimin de bana bakıp sırıtıp duruyordu.

''Bugün burada kalmak istiyorum. Kalabilir miyim?'' Konuyu hemen değiştirip, sanki biraz önce beni öpmemiş gibi davranmaya başlamıştı.

''Burada mı uyumak istiyorsun?'' Gözlerini benden çekip etrafta gezdirdiğinde, dudakları hafif büzülmüştü. Gözlerim dudaklarına inerken biraz önce bu dudakların, dudaklarımın üzerinde hareket ettiğini tekrar düşündüm.

Bana tekrar dönerek başını salladı.

''Eğer burada uyursam huzurla dolacakmışım gibi hissediyorum.'' Ciddi konuşmaya çalışıp, beceremediğinde güldüm.

''Odamdaki koltukta ya da burada uyuyabilirsin. Misafir odasını en son Chanyeol ve Kai kullandığı için odayı temizlememiştim.'' Cümlemi bitirdiğimde yüzündeki gülümsemenin yerini yavaş yavaş tepkisiz bir ifade almıştı.

''Daha önce burada kaldılar mı?'' Başımla onayladığımda başını sallamıştı. ''Evinde sık sık kalırlar mı?'' Dudaklarımı içeriye doğru çekerken gözleri bir saniyeliğine dudaklarıma inmişti.

''Hayır kalmazlar.'' Başını tekrar salladı. Ne yani kıskanmış mıydı?

''Odanda uyuyacağım.'' Jimin'in üzerini süzdüğümde, bu kıyafetlerle rahat uyuyamayacağını düşündüm.

''Tamam. Gel hadi.'' Oturduğumuz koltuktan kalkıp odama doğru ilerledik. Ona mutfağın ve banyonun yerini tekrar gösterdikten sonra odama girdik.

İçeriye çoktan göz atmaya başlamıştı ve duvardaki fotoğraflara yüzündeki tebessümle bakıyordu. Ona dolabımdan giyebileceği siyah bir şortla beyaz tişörtlerimden çıkartmıştım.

''Bunları giy.'' Elimdekileri Jimin'e uzattığımda kıkırdadı.

''Benim odamda kalıp, benim sana kıyafetlerimi vermem gerekiyordu. Bu biraz ters oldu.'' dediği şeye gülerken elindeki kıyafetlerimi inceledi. ''Bana olacak mı ki bunlar?''

''Evet ikisi de bol.'' Odamdaki banyoyu gösterdim ve giyinmek için içeriye girdi.

Jimin'in yatacağı koltuğa yastık ve örtü çıkartıp, koltuğun üzerine koydum. Ben de üzerime geçirdiğim her tarafımı kapatan hırkamı çıkartıp dolaba koydum. Jimin çıktığında ikimiz de birbirimizi baştan aşağı süzdük.