Herkese merhabaaa!
İyi okumalar😉
==============================
"Koruma mı?" diye sorduğumuzda sakince başını salladı.
"Evet bu kadar basit. Kraliçe ortadan kalkana kadar beni korursanız bende kahinleri geri getirmek için elimden gelen her şeyi yaparım"
"Sana nasıl güveneceğiz peki?" diye sorduğumda gülümsedi.
"Güvenemezsiniz ama başka çareniz yok. Benden başka hiç kimse sizi Kraliçe'ye götüremez" dediğinde vereceğim kararı düşünmeye başlamıştım ama bu kararı tek başıma veremezdim. Peşimden sürüklediğim arkadaşlarımın da fikirlerini almalıydım. Bu yüzden Zanobi'den bize biraz musahade etmesini istedim ve o odadan çıkınca da herkesin ne düşündüğünü öğrenmeye başladım.
Arkadaşlarımın hemen hemen hepsi bu durumu onaylıyordu ama tek bir kişi hariç. O kişi de Cercis'di. Bize ona güvenmememiz gerektiğini söylüyor ve tek başımıza da Kraliçe'yi bulabileceğimizi anlatmaya çalışıyordu. Ancak her ne kadar bizi vazgeçirmeye çalışsa da, o da farkındaydı Zanobi'nin tek şansımız olduğunun.
Hem zaten bu bir çıkar ilişkisi olacaktı. Zanobi ne yaparsa aynısını görecekti. Zaten ona güvenmemizi o da beklemiyordu. Bu yüzden son kez Cercis'e bunun bir çıkar ilişkisi olduğunu anlattım ve konuyu orada kapattık. En azından şimdilik. Ardından da Zanobi'yi çağırıp bundan sonra aramızda sadece çıkarların olduğunu, ona asla güvenmediğimizi ve bize ne yaparsa aynısını göreceğinden bahsettik. O da kabul etti. Ne de olsa onun için bu anlaşmadan daha iyisi olamazdı. Her halükarda onu korumak zorundaydık. Yoksa amacımıza ulaşamazdık.
########
"Lanet olası küre! Tam da kırılacak zamanı buldun!" diye bağıran Kraliçe'nin sesi etrafında bulunan tüm canlıların korkuyla sinmesine neden oluyordu.
"Hemen bana yeni bir küre getir. Lanet olsun, Zanobi'nin neler planladığını duyamadım!" diye tekrar bağıran Kraliçe ile birlikte yanında bulunan sadık hizmetkarı harekete geçti ve kısa zaman da yeni küreyi getirerek Kraliçesine sundu ama Kraliçesi ona iyi davranamayacak kadar kibirliydi. Ancak hizmetkarı yine de onun içinde iyi birisi olduğuna inanıyordu ama çok yanılıyordu. Bu düşünce ona ölümü getirmekten başka bir işe yaramayacaktı fakat o, bunu bilmiyordu.
"Çekilebilirsin" diyen Kraliçe sayesinde hizmetkar daldığı düşüncelerden uyandı ve daha fazla oyalanmadan Kraliçesini planlarıyla baş başa bıraktı.
Odasında yalnız kalan Kraliçe hem küreden düşmanlarını izliyor hem de ne yapacağını düşünüyordu. Eğer aptal küre biraz geç kırılsaydı ne yapacağını bilecekti ama kader yine yapmıştı yapacağını. Onu safdışı bırakmıştı. Tabi Kraliçe bu sefer kaderin oyununa gelmeyecek ve kendi kaderini yazacaktı. Fakat bunlar sadece onun hayalleriydi, asla gerçekleşmeyecek olanlardandı.
Tarih yine tekerrür edecekti ve Kraliçe bunu asla engelleyemeyecekti. Bu kez, onun sonu olacaktı.
########
O uzun soluklu konuşmanın ve Zanobiyle anlaşmamızın ardından bir hafta geçmişti ve biz o hafta boyunca ne yapacağımızı düşünmüştük. İlk olarak Kraliçe'nin nerede saklandığını bulmamız gerekiyordu ve bu o kadar da kolay değildi. Ancak iki güçlü büyücü yanımdaydı ve bu konuda oldukça yardım etmişlerdi.
Yaptıkları büyüler sayesinde Kraliçe'yi bulmuştuk. Sandığımızın aksine uzakta değil, burnumuzun dibindeydi. Gerçekten de akıllıcaydı. Kimse aradığı kişinin burnunun dibinde olduğunu tahmin edemezdi. Bu fikir gerçekten akıllıcaydı. Kraliçe'yi tebrik etmek gerekirdi.
Kraliçe'yi bulduktan sonra onu nasıl yenebiliriz diye düşünmeye başlamıştık ki bu da çok zor olmamıştı. Şans bizden yana gibiydi. Bunu Zanobi'nin kütüphanesinde bulduğumuz kitap sayesinde anlamıştım. Kader bile bizden yanaydı.
Kitapta anlatılan büyü eskiden kahinlerin Kraliçe'yi hapsetmesine yarar sağlamıştı ve yine öyle olacaktı. Tek zor kısım büyüyü hazırlamaktı çünkü uzun uğraş gerektiren bir büyüydü. Bunu da Zanobi halledecekti. Ne de olsa kahinleri hapseden oydu. Bu sefer de Kraliçe'yi hapsetmesi kolay olurdu sanırım.
########
İki hafta sonra:
Büyüyü bitirmeye çalışırken iki haftamız geçmişti ancak artık hazırdık. Kahinleri kurtardıktan sonra Marvic ve diğerlerini kurtarmak daha kolay olacaktı çünkü artık ailem yanımda olacaktı. Onlar sayesinde bende daha güçlü olacaktım.
Önümdeki tek engeli ise bir kaç gün içinde bertaraf edecektim. Yani Kraliçe'yi.
Salona geçtiğimde herkes beni bekliyordu. Son kez planın üstünden geçecek ve gece bittiğinde uygulamaya başlayacaktık. Bende bu yüzden içeri geçip oturdum ve planı anlatmaya başladım.
"İlk olarak Kraliçe'nin saklandığı yere ben, Zanobi, Red ve Maximus büyü sayesinde ışınlanacağız..." dediğimde Bellus sözümü kesmişti.
"Biz neden gelemiyoruz?" dediğinde ilk olarak şaka yapıyor sanmıştım çünkü hiçbir güçleri yoktu ve öyle tehlikeli bir yere giderseler ordan sağ çıkmaları imkansızdı.
"Dalga mı geçiyorsun Bellus. Sizi oraya nasıl götürürüm. Karşımıza nelerin çıkacağını bilmiyoruz ve sizin kendinizi koruyacak güçleriniz yok. Bu yüzden siz gelmiyorsunuz. Sizi de kaybetmek istemiyorum" dediğimde omuzları düşmüş ve pes etmişti. O da biliyordu haklı olduğumu.
Bu durumu hallettikten sonra tam devam edecektim ki araya Cercis girmişti.
"Ama ben geleceğim. Aldığım
eğitimler sayesinde kendimi koruyabilirim" dediğinde tam itiraz edecektim ki beni durdurup kendi konuşmaya devam etti."İtiraz istemiyorum Dolore. Oraya bende geleceğim, nokta." diye emin bir şekilde konuştuğunda ne dersem diyeyim onu ikna edemeyeceğimi anlamıştım ve itiraz etmeyi bırakmıştım.
"Peki öyle olsun. Şimdi plana devam edelim. Kraliçe'nin saklandığı yere ulaştığımızda iki gruba ayrılacağız ve kaçış yollarını kapatacağız. Önümüze çıkan korumaları etkisiz hale getirerek Kraliçe'ye yavaş yavaş yaklaşacağız ve ona ulaşınca ilk olarak onu hapsedecek bir büyü yapacağız. Ardından da asıl büyümüze geçeceğiz. Biz büyüyü yaparken geriye kalanlar da herhengi bir tehlikeye karşı tetikte olacaklar ve büyü bitince Kraliçe'den kurtulmuş olacağız" dedim ve basit planı anlatmayı bitirdim.
Bu şekilde anlatınca ne kadar kolay gibi gözükse de neyle karşılaşacağımızı bilmiyorduk ama çok dikkatli olmalıydım. Hiçkimseyi kaybetmek istemiyordum.
########
"...büyü bitince Kraliçe'den kurtulmuş olacağız" diye tüm planı anlatan Dolore'yi gözünü bile kırpmadan izleyen Kraliçe'nin yüzü ifadesizdi. Ne düşündüğü anlaşılmıyordu fakat uzun zamandır yanında olan hizmetkarı onun kafasında bir plan kurduğunu anlayabiliyordu.
Kraliçe her zaman bir adım önde olmayı severdi ve şu anda bir adım öndeydi. Dolore onun için planlar yaparken Kraliçe'nin bildiklerinin farkında değildi ve ne olacağını sadece kader biliyordu.
==============================
Bölüm sonuna geldik.
Oylamayı unutmayın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Umut
Fantasy[Tamamlandı] İşte sonun başlangıcı...SON UMUT...Bir gün uyandığınızda dünyadaki canlılardan sadece dişi türünün kaldığını öğrenseniz ne yapardınız.Ben inanmamıştım çünkü bu sevdigim adamıda kaybettiğim anlamına geliyordu... ----Tanıtım---- Ben haya...