KURŞUN

11.Bölüm

Önceki bölüme yapılan vote ve yorulara çok teşekkür ederek başlıyoruum ve devam ediyorum. Benim çok içime sinmemiş olsa da bölümü sizin beğenmiş olmanız beni gerçekten çok mutlu etti. Telafi etmeye çalıştım biraz, umarım bunu da beğenirsiniz.
Çok konuşmadan bölüme geçiyorum. İyi okumalaar!

"Ne konuşacağımızı sanıyorsun ki?"

Bartu'nun peşinden salonuma ilerledim. Etrafı inceliyordu. Bir şeyleri tartar gibiydi, fazla dikkatliydi. Hiçbir şey asılı olmayan duvarlarımda gezindi bakışları. Bir iki tane temizlenmek için beni bekleyen silahların olduğu masaya baktı ve oradan geniş rahat koltuklarıma döndü. Kendini koltuğuma bırakırken bana gülümsedi.

"Açıkçası daha korkunç bir yer bekliyordum. Sana göre fazla sevimli burası."

Yüzümü buruşturup yanına ilerledim. "Kalk ve git buradan, ne konuşacağımızı sanıyorsun? Yeterince sinirimi bozamadınız mı bugün?"

Yüzünü ciddileştirip gözlerini gözlerime dikti. "Seni gerçekten rahatsız mı ediyoruz."

"Elbette." dedim ve kendimi koltukta yanına bıraktım. Ne var? Gelip salonun en rahat yerine oturmuştu. Orası benim yerimdi.

"Burada mı uyuyorum?"

"Ne?" dedim anlamayarak.

 "Diyorum ki, koltuk rahatmış. Burada uyuyabilirim."

 Güldüm. "Evine gideceksin Bartu, artık şu konuşma kısmına geçebilir miyiz?"

 Başını geriye atıp gözlerini kapattı kısa bir süre ve sonra bana döndü. Yüzünü sevimlice buruşturup tek gözünü kapattı. "Nerede kalmıştık ki?"

 Ofladım. "En son aptal kardeşini bana ayarlamaya çalışıyordun."

 Yüzünü düşürdü. "Böyle bir şeye çabalamam."

 Omuz silktim ama yorum yapmadım. "Olcay'a böyle bakmamana sevindim." dedi.

 "Neden?" dedim bu sefer.

 "Onun... Yakın zamanda çok canı yandı." dedi ama bir şey daha vardı sanki. Bir şeyler daha söyleyecekmiş gibi duraksamış olsa da devam etmedi.

 Ne olduğunu soracak oldum ki, vazgeçtim. Bu Olcay'la ilgili bir konuydu ve gerekiyorsa ondan dinlemem daha doğru olurdu. "Anladım." diye mırıldandım.

 "Peki sen?" dedi durup. Birden çarpık bir gülümseme yerleşti yüzüne. "Anıl sana baya ilgi duyuyor gibi."

 Ona aynı gülümsemeyle baktım. "Karşısına aşık olacağı biri çıktığı an gözü beni görmeyecek, dalga geçmeyi unutacak."

 "Ah, en azından seninle ilgili bir bilgi edinebildim. Aşka inanıyorsun."