Sezon 2, Bölüm 12 - "Derin" Mevzular

156 1 0
                                    

Araf: Daha gelmedik mi?
Sanem: Daha kardeşlikten 10 dakika uzaklaştık, hemen mızmızlanmaya başladın.
Araf: Kendimi kötü hissediyorum.
Sanem: Az kaldı merak etme.Heh bak şu ev!
Araf: İyide burası..!
Sanem: Niye bu kadar şaşırdın ki?
Araf: Sanem burası o ev!
Sanem: Burayı sadece yıkık dökük bir harabe mi sanıyorsun?
Araf: Hayatımın her dönüm noktasında ben buraya gelmek zorunda mıyım?
Sanem: Daha birşey görmedin.
Araf: Su, burda tecavüze uğradı.Ben Merza'dan intikamımı burda aldım.Annem öldükten sonra Su burda beni bekledi.Su'dan ayrıldığımda sen beni burdan aldın.Ve şimdi Derin'in evi diye yine beni buraya getirdin.Ne var bu evde Sanem?
Sanem: Senin olaylarını bilmem ama Derin buraya yeni yerleşti.
Araf: İyi ama burası 16 yaşında bir kız için berbat bir yer.
Sanem: İçeri girince sorarsın o zaman canım.Zaten geldik.
Sanem kapının kulbunu çevirip açacakken Araf: " Önce bir kapıyı çalmayı denesen?"
Sanem: Sorun yok.Derin rahatsız olmaz.
Araf: Ya uygunsuz bir anda içeri girersek?
Derin, içeriden seslenir: " Sorun yok girebilirsin Araf"
Araf şaşkınlıkla Sanem'e bakar: " Bu benim adımı nerden biliyor?"
Sanem: Bilge bir kız demiştim sana.(der ve kulbu çevirip kapıyı açar.)
Araf içeriyi gördüğünde gözlerine inanamaz.
Araf: Ne kadarda mükemmel bir ev olmuş burası..
Derin: Gel otur şöyle Araf.
Araf, evin bu rengarenk görüntüsünden gözlerini alamaz.
Sanem: Canım, gelsene.
Araf, bir an için toparlanır ve Derin'i karşısında gördüğünde: " Bu mu 16 yaşında?"
Derin gülümseyerek: " Çokmu yaşlı gözüküyorum".
Araf: Sanem'den büyük duruyorsun.
Derin, tebessüm ile: " Teşekkür ederim."
Sanem: Gelde oturalım hadi, ayakta dikilme.
Sanem ve Araf koltuğa otururlar.
Araf: Buraya ne zaman taşındın Derin?
Derin: Çok olmadı.
Araf: Kaç ay?
Derin: Ay mı? ( Tebessümle)
Araf: Gün mü?
Derin: Boşver sen şimdi benide, şu parşömenimi getirdiniz mi?
Araf: Biz gelmeden Sanem'le konuştunuz mu?
Sanem: Hayır canım, haber vermedim.
Araf: Peki nerden biliyorsun parşömeni getirdiğimizi? Yada bizim geleceğimizi ve ya benim adımı?
Derin: Haber aldım ( gizemli bir tebessüm )
Araf: Kimden?
Derin: Yanlış sorular sorup durma Araf, buraya ne için geldin?
Araf: Al bak şu parşömene..
Derin, Araf'ın elinden parşömeni alır.
Derin: Sonunda sana kavuştum.
Araf: Ne diyorsun?
Derin: Bunu ben yazdım.
Araf ve Sanem: "Ne?"
Derin: Niye bu kadar şaşırdınız?
Araf: İyi ama onun o odada ne işi vardı?
Derin: Kehanet öyle gerektiriyordu.Bu duruma göre sen..( gözlerini biranda büyütüp Araf'a korkarak bakar.)
Araf: Ee ben?
Derin: Sen, sen.. Yehuda'sın.
Araf: E kardeşlikte herkes öyle diyor zaten.
Derin: Öyle değil.( Korkmaya devam eder.)
Araf: Konuşacak mısın?
Derin: Be, be, ben.Özür dilerim efendim.
Araf: Efendim?
Derin: Sizin sadece bir üst akıl olduğunuzu sanıyordum.
Araf: Dediklerinden hiçbir şey anlamıyorum.Ayrıca sizli konuşma.
Derin: Peki tamam..
O odada parmağına taktığın yüzük varya.
Araf: Ee, ne olmuş o yüzüğe?
Derin: O yüzük Solomon'un.
Araf: Solomon'da kim?
Derin: Sizin deyişinizle Hz.Süleyman'ın.
Araf: Hmm.Peki bana efendim demendeki sebep o yüzüğü takmış olmam mı?
Derin: Onu sadece Azazil'in soyundan gelenler takabilir.Mühürlüdür o.
Araf: Yani Sanem'in kardeşim olmadığı kesinleşti.
Derin: Evet, hem kim uydurdu bunu?
Araf: Adom.
Derin: Adom mu? Ahahaha.
Araf: Niye güldün?
Derin: Adom sadece bir şaklaban!
Araf: Hmm.Ama kardeşliğin başında o var.
Derin: Onu hakeden sensin.
Araf: Peki Sanem kimin kızı?
Derin: Adom'un.
Sanem: Yani sen babama şaklaban dedin öyle mi?
Derin: Kusura bakma ama öyle.
Sanem: Neyse ben susuyorum.
Derin: Sen çok önemli birisin Araf.
Araf: Benim kafam hala karışık.
Derin: Neyi merak ediyorsun?
Araf: Adom demişti ki Lilith'den olan çocukları ben ve Sanem mişiz.E Lilith de bnm anneme yani Rukiye Hanım'a diyor.
Derin: Buna aklın kesiyormu senin?
Araf: Öyleyse kim kimin soyundan bi söyle.
Derin: Rukiye Hanım sadece saf bir kurban.Adom ona tecavüz etti ve Sanem dünyaya geldi.Ama Rukiye bu çocuğu istemediği için Adom onu alıp karanlığı öğretti.
Araf: Dur bir dakika yani ben şimdi yıllarca annem olarak Sanem'in annesinimi gördüm.
Sanem: Annem beni neden istemedi ki?
Derin: Kötülük kanında vardı Sanem.Daha fazla dayanamazdı bu acıya Rukiye.Araf'ıda kapısının önüne bıraktılar bakması için.
Araf: Kim bıraktı?
Derin: Onu bende bilmiyorum.
Araf: Peki bu kutsal gün? Yani Adom beni oğlu sanıyor ve Sanem'den çocuğumuz olmasını istiyor.
Derin: Kutsal gün kehaneti doğru Araf.Ama bu Sanem'den olacak olan çocuğun değil.Hem ayrıca Sanem sana söylemedi mi ?
Sanem: Neyi söylemedim mi Derin( sus der gibi )
Derin: Şey, yani o gün doğacak olan bebek olacak o o gün ilişkiye girmenle alakası yok.
Araf: Peki bu çocuğun babası ben olacağım kesin değil mi?
Derin: Kehanete göre evet.
Araf: Ve annesi de Azazil'in soyundan gelecek biri olmalı?
Derin: Evet.
Araf: Ve ayrıca muhtemelen bu kız Lilith'in kızı olmalı?
Derin: Evet, çok iyi anlamışsın.
Araf: Öyleyse normal bir doğum olsada olmasada kehanet kesinlikle gerçekleşecekse Sanem olmadığına göre Su benim kardeşim öyle mi?
Derin: Sadece onunlamı ilişkiye girdin?
Araf: Bide Sare, ama daha 1 ay falan olmuştur.
Derin: Peki ya unuttuysan?
Araf: Biriyle sevişeceğim ve unutacağım öyle mi?
Derin: Hastalığın var biliyorsun.
Araf: Peki bu hastalık nedir?
Derin: Bu kadarını bilmen yeterli Araf.Kutsal Gün'e hazırlanmalısınız.Ve bence Su'ya ulaşsan iyi olur.
Araf ve Sanem, Derin'in yanından ayrılıp Hamarût'a doğru yola koyulurlar.Acaba Su hamile mi?

Fikr-i ÂzapHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin