Fikr-i Âzap

Sezon 2, Bölüm 11 - Parşömen

Sanem: Araaf? Sana diyorum!
Araf: תחושה !
Sanem: Ne diyorsun?
Araf: הרע נמצא בכל מקום !
Sanem: Araf, korkuyorum.Nolur, kendine gel.
Etraftaki dumanlar Araf'ın etrafında dönmeye başlar.
Araf, dumanlara bakarak: " לציית !"
Dumanlardan gelen sesler : " מאסטר סולימן !"
Sesler, Sanem'i ölesiye korkutur.Ağlayarak: "Araaf! Korkuyorum!"
Araf, Sanem'e bakarak: " החותם שלי !"
Sanem, daha fazla dayanamaz ve hızla Araf'ın elinden yüzüğü çıkartır.
Dumanlardan çığlıklar gelir ve dağılırlar.Araf, bayılır.
Sanem, Araf'ı tokatlayarak: " Uyansana! Araaf! "
Araf, bir süre sonra kendine gelir.Gözlerini açar, rengi eskisine geri dönmüştür.
Araf: Sanem.
Sanem ağlayarak: " Hiç uyanmayacaksın sandım."
Araf: İyi ama, sen baygın değilmiydin?
Sanem: Evet, sonra sen beni uyandırdın.Parmağında bu yüzük vardı( göstererek )
Araf: Evet, onu parmağına takacaktım.
Sanem: Hatırlamıyormusun hiçbir şey?
Araf: Hayır, ne olduki?
Sanem: Gözlerin yemyeşildi.Tuhaf bir dilde konuşmaya başladın.Etrafta dumanlar vardı.Onlarla konuşuyordun.Sonra onlarda sana seslendi.Nasıl korktum biliyormusun?
Araf: Dediğim gibi, hatırlamıyorum.Sonra ne oldu peki?
Sanem: Çok korkmuştum.Hızla parmağından o yüzüğü çıkardım.Dumanlar gitti, sende bayıldın.
Araf: Ne var bu yüzükte?
Sanem: Bilmiyorum ama, nedense ben takamadım ama sen takabildin.Sanki sahibi senmişsin gibi.
Araf: Peki neden ben?
Sanem: Onu sana sormak lazım bay Yehuda!
Araf: Canım, bana öyle seslenme.
Sanem: Bilmiyorum Araf.Tuhaf birşeyler var sende.
Araf: Bende bilmiyorum ama öğreneceğiz.Neyse bak ne için geldik, neyle uğraşıyoruz.
Sanem: Boşver Araf, yeterince korktum zaten.Hadi çıkalım artık.
Araf, gözlerini bir kağıda çevirir.
Araf: Bir dakika.
Araf, kağıdı eline alır.
Sanem: Nedir o?
Araf: Bilmiyorum.Bir parşomene benziyor.
Sanem: Aç bakalım içini.
Araf: Demin gidelim diyordun.
Sanem: Ya, hadi merak ettim.
Araf, kağıdı açar ve yazılanı okuyup Sanem'e bakar.
Sanem: Ne bakıyorsun? Ne yazıyor?
Araf, şaşkınlıkla Sanem: "Biz kardeş değiliz."
Sanem: Ne?
Araf: Bu kağıtta karanlığın soyağacı var.
Sanem, Araf'ın yanına giderek: "Ee?"
Araf, kağıdı göstererek : "Eesi, bak burda en yukarıda Azazil ve Lilith var.Onun altında Yehuda ve Adom, ama Adom Azazil ve Lilith e bağlı değil.Adom'un altında ise Atzilut,Beria,Yetzira ve Assiya var.
Sanem: Peki bu mantığa göre sen Yehuda isen Azazil ve Lilith'in çocuğusun öyle mi?
Araf: Sanırım öyle.
Sanem: Peki Adom'un yanında neden soru işareti var?
Araf: Bilmiyorum?
Sanem: Şu, Adom'un üstünde yazan Hiram mı?
Araf: Evet, onun yanıda boş.Acaba bu kısım eşlerden oluşmuyormu?

PARŞOMENDEKİ YAZILANLAR:

      HİRAM                   AZAZİL -- LİLİTH
           |                                        |
           |                                        |
ADOM KADMON -- ?         YEHUDA
           |
           |
ATZİLUT
BERİA
YETZİRA
ASSİYA

Sanem: Peki ben kimim öyleyse?
Araf: Dahada önemlisi, bunu yazan kim?
Sanem: Babamın el yazısına benzemiyor.
Araf: Belkide baban bile değil.
Sanem: Ben kimim?
Araf: Benim yanımda boş duruyor.Bunu yazan bizimle yaşıt biri olabilirmi?
Sanem: Imm, bilge birini tanıyorum aslında.
Araf: Kardeşliktenmi?
Sanem: Evet.Ama buraya pek uğramaz.Yani bende şans eseri tanıştım.Henüz 16 yaşında, ama şaşırtıcı bir zekaya sahip.
Araf: Merak ettim şimdi.Peki ona nasıl ulaşabiliriz.
Sanem: Nerde olduğunu tahmin edebiliyorum.Ama şuradan çıksak artık?
Araf: Peki, peki tamam.Kağıdıda alıyorum.
Sanem: Adom burda olmadığını anlamaz umarım.
Araf: Birşey olmaz.
Sanem: Peki hadi çıkalım.
Araf ve Sanem gizli odadan çıkarlar ve kendi odalarına giderler.
Sanem: Kutsal güne son 2 hafta kaldı Araf.Ne yapacağız.
Araf: Bunu düşünme sen şimdi.Şu bahsettiğin adamı nerde buluruz.Onu söyle.
Sanem: Adam değil.
Araf: Ne yani, 16 yaşında, kız ve bilge öyle mi?
Sanem: Hep erkeklermi zeki olucak?
Araf: Yok öyle demek istemedim de.Ne bileyim.Adı ne peki?
Sanem: Derin.
Araf: Güzel bir ismi varmış.
Sanem: Yok artık Araf!
Araf: Ne oldu be, ne dedimki ben şimdi?
Sanem: O daha çocuk, başka birşey düşünme!
Araf: Düşünmedim zaten.Hem sen kıskandınmı beni? ( Sanem'in saçlarıyla oynayarak )
Sanem: Su, Sare fln tmm ama yani başka birini istemiyorum.
Araf: Sare için beni sen zorladın zaten.
Sanem: Lezbiyen olduğunu bildiğim için yaptım canım.
Araf: Peki ya Su?
Sanem: Artık o yok, ben varım!
Araf'ın bir anda aklına gelir.Sahi Su'yu nasıl bu kadar çabuk unutabilirim.Ben ona aşık değilmiydim? Ne olduda Sanem'e bağlandım?
Sanem: Araaf, sana diyorum!
Araf, afallayarak: "Şeey, evet.Artık sen varsın."
Sanem: He şöyle.Yoksa olacakları biliyorsun.
Araf: Hatırlatmasan olmazmı? Hem ben seni seviyorum.Su'ya dokunman için bir sebep yok.
Sanem: Biliyorum aşkım ama ne zaman ondan bahsedecek olsak dalıp gidiyorsun.
Araf: Anılarım aklıma geliyor.Özellikle annem.(Yalandan hüzünlenir.)
Sanem, Araf'a sarılarak: "Özür dilerim aşkımmm."
Araf: Sorun değil canım.
Akşam olur, Sanem hala düşüncelerdedir.
Sanem: Araf, biz şimdi kardeş değilmiyiz yani?
Araf: Kâğıtta yazılana göre öyle.
Sanem: Ne kadar mutluyum bilemezsin.
Araf: Birde bana sor.Ne zaman sevişsek aklıma ablam olduğun geliyordu.Duraksıyordum ister istemez.
Sanem: Artık rahat rahat sevişebiliriz o zaman.( Araf'ın penisine dokunarak)
Araf: Evet canım ama bu gece uyuyalım.Şu yüzük olayı çok yordu beni.Hem yarın senin meşhur Derin'ini arayacağız.
Sanem: Sahi ya oda vardı dimi.Belki benim kimin çocuğu olduğumuda biliyordur.
Araf: Birde benim anlamadığım şey, benim annem Lilith tamam anladım onu da.Rukiye ismide neyin nesi ya çok komik duruyor.
Sanem: Yani bide Adom, onunla seviştiğini falan söylüyordu.Acaba o kağıdın farkındamı?
Araf: Bence biliyor.Ama neden bebekliğinden beri sana bakıyor onu anlamadım.
Sanem: Herşey birbine karıştı şimdi, off!
Araf: Gel artık uyuyalım.Sabah erken kalkıp yola koyuluruz.
Sanem: Tamam aşkım.
Sanem ve Araf düşünceler içinde rüyalara dalarlar...