Hata yapmak her insanın içine düşebileceği bir durumdur.
Her insana hayatın kurduğu tuzaklar vardır.
Her insanın zaafları yanlışları vardır.
Peki bir hata yapınca hata da ısrar nedendir?
O zaman bu hata olmaktan çıkmaz mı. Bile bile tekrarlanan hata değildir yanlıştır. Üstelik bu yanlışlıkla da olmamıştır.
Sedef ve Cem in de yaptığı artık hata değildir. Bir yanlıştır. Çok büyük bir yanlış
Çetin kapıya doğru yönelince gördüklerinden dolayı rengi attı. Elinden düşen telefon biraz sonra çalmaya başladı. Oda hizmetini yapan genç kız telefona doğru kafasını çevirdi Mert yazıyordu.
Tekrar iyimisin diye sordu Çetin e. Benim gitmem gerekiyor burayı da kapatmam lazım dedi. Kusura bakma iyi de görünmüyorsun ne olduğunu da anlamadım ama diye de ekledi.
Çetin biraz önce gördüklerinden dolayı şok olmuştu. Sanki dün geceden beri neyi görmek için beklemiştim ki diye geçirdi içinden. Ama bu durumun doğru olduğunu görmek onu daha bir sarsmıştı.
Şüphe duysa bile gerçek olduğunu bilmek çok daha ağırdı. Üstelik bu çok ani olmuştu. Dün gece şüphelendik bugün emin olduk diye geçirdi içinden.
Peki bugüne kadar niye anlamadık biz diye sordu kendine.
Gözlerimle görmesem kesinlikle yok artık derdim diye düşündü. Aklından daha neler geçiyordu Çetin in.
Çetin biraz önce Sedef i 489 nolu odadan çıkarken görmüştü. Kapı açıldığını önce Sedefin çıktığını gördü. Sonra Cem göründü. Sedef in "elveda aşkım sonsuza kadar " dediğini duydu. Cem hiçbir şey demedi ve öpüşerek ayrıldılar.
Telefon hala çalıyordu. Genç kız Çetin e bakıyordu. Çetin başını kaldırıp kusura bakma dedi ve telefonu alıp doğruldu.
Tam çıkarken arkasını dönüp "sen olmasaydın zor olacaktı teşekkür ederim" dedi.
Kız öylece bakakaldı. Ne garip adam diye düşündü.
Sersem bir halde aşağı inen Çetinin yanına geldi Mert.
"Nerdesin sen Sedef çıktı hangi odadan çıktı gördün mü" diye sordu. "Bana doğru olmadığını söyle. Biz yanlış anlamışız dimi" dedi.
Çetin gözleri kıpkırmızı bir şekilde baktı birşey diyemedi.
Mert "Çetinnnnn" diye sorusunu yineledi.
Çetin de bunun üzerine "doğruymuş anladın mı herşey doğruymuş " dedi üstünden çıkarıp eline aldığı ceketi yere fırlatarak. Elleriyle yüzünü avucladı ve şimdi ne yapacağız biz bu bilgiyle dedi. Gördüklerini tek tek anlattı Mert e.
Mert daha fazla dayanamadı dişlerini sıkarak asansöre yöneldi. Gelmesini bekleyemeyerek merdivenlerden hızlıca çıktı.
Çetin arkasından "durrr böyle olmaz burda olmaz " diye bağırarak koştu ama nafile. Mert çok hızlıydı. Çok da sinirli.
Arkadan Çetin "herkes duyar medya haberdar olur. Ulaşın daha haberi yok. Mert durrrr " diye sesleniyordu ama Mert dinlemiyordu.
Odanın olduğu kata geldi. Koşmayı kesti. Yürümeye başlamıştı. Nefes nefese kalmıştı. İlerlerken Mert in dikkatini bir anda başka biri çekti. Yanından geçmişti. Oda hizmetlisine benziyordu.
Çetin in yan odada durmasını sağlayan genç kızdı tabiki.
Ama Mert direkt 489 nolu odaya doğru yöneldi ve kapıyı yumruklamaya başladı. Durmadan yumrukluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hanaelci
Ficción GeneralMasum görünen kirli bir ilişki mi yoksa kirli görünen masum bir aşk mı ? Hikayemiz de bu sorunun cevabını arayacağız