Yeni hikayem: http://www.wattpad.com/story/17640953-tehlikeli-yaz İlk bölümü okursanız sevinirim :)
Bu arada 10'dan fazla yorum gelse cidden çok sevineceğim. Dediğim gibi eskiden yorum saldırısına uğrardım ama şimdi DOĞRU DÜZGÜN 2-3 tane geliyor. :/
İyi okumalaar :*
Karmaşık.
İşte İnanç ile biz böyleydik. Karmaşık. Bir kere bile normal olmayı denememiştik. Gerçi beceremezdik de zaten. Ama bizi bu yapan şey bu değil miydi?
Benim aksime İnanç dengesiz'in tekiydi. Bir an sizden nefret ettiğini söyleyebilir, ardından sizi öpücüklere boğabilirdi. Onu anlamak zordu. Anlamak istesemde denemekten sıkılmıştım artık.
Ne kadar süre o şekilde yattık bilmiyorum ama kımıldamamaktan boynum tutulmuştu ve kesinlikle huzurlu olsamda rahat değildim. Beni hiç bırakmamayı düşünüyor gibi kollarını belime sarmıştı ve kolumu yastık niyetine kullanıyordu. Onu rahatsız etmemeye çalışarak kıpırdandım. Elimle yüzüne düşen bir tutamı geri çektim.
O beni aldatmamış olsaydı, bana vurmamış olsaydı herşey ne kadar güzel olacaktı diye düşünmeden edemedim. O zaman normal olabilirdik. Birbirimize güvenirdik ve belki normal bir ilişkimiz olabilirdi?
Tabii kide birlikte olduğunuz kişi İnançsa bu bir hayalden ibaretti. Düşüncesi bile insanı güldürüyordu, o kadar imkansızdı yani. Ayrıca ikimizde girişimde bulunmuyorudk ki. Birbirimizi yiyip duruyorduk, o özür diliyor ve yine hata yapıyordu. Ben ise onu affetmeyi denemek yerine onu saçma sapan yöntemlerle etkilemeye çalışıyordum. Öyle ki bu yöntemler bir gün canımı çok yakacaktı bundan emindim.
İnanç kıpırdanarak gözlerini araladığında düşüncelere dalmış olduğumdan ilk önce fark edemedim. Fark ettiğimde uykulu gözlerini bana dikmiş beni izlerken buldum onu.
Yeni uyanmış olarak ne kadar mükemmel gözüktüğünü düşünmeden edemedim. Okyanus mavisi gözlerinden tek bir duygu bile okunmuyordu ama okumakta istemiyordum zaten. Sadece birbirimize sarılarak biraz daha uyumamızı istiyordum. Hep böyle olmamızı istiyordum.
Doğrularak bana düşünceli bir şekilde baktı. Fırsattan istifade hareket etme fırsatı bulunca gerildim ve inledim. Bana kaşlarını çatarak baktı. ''Rahatsız olduysan söyleyebilirdin.''
''Rahatsız değildim.'' dedim kısaca.
Eski soğukluğumuza dönünce yüzümün düşmesini engelleyemedim. Biraz çaba İnanç, biraz çaba!
''Saat 8 olmuş havada kararıyor, seni bırakayım ben.''
''Gitmek istediğimi söylemedim.'' dedim ilk adımı atarak.
Şaşırsa da bunu iki saniye içinde hemen gizledi. ''Kalmak mı istiyorsun?'' diye sordu aniden.
''Ailemden izin almıştım. Yani Koray meselesi için..'' gözlerinin üzerine bir bulut çökünce yutkundum. ''O yüzden beni hala arkadaşımda kalacağım sanıyorlar. Yanii, kalmamda bir sakınca yoksa?'' diye sordum beklentiyle.
Koray konusu soğukluğuna soğukluk kattığı için başını sallamakla yetindi. Yataktan kalkıp tişortunu bir çırpıda çıkardı. Yatağa sinmiş halde kaslarına bakmamaya çalışarak yutkundum. Arkasını döndüğünde 3-4 saniyeliğine sırtını dikizleme izni verdim kendime.
Bir tişort seçip üstüne geçirdi. Daha sonra odadan çıkıp gözden kayboldu.
Peşinden gitsemmi gitmesemmi diye düşünürken bir süre daha yatakta kaldım. Tutulmuş sırtımı gevşettim ve biz bu haldeyken koskoca bir gece nasıl geçecek diye düşündüm. Ben çabalıyordum ama en küçük hatamda yine paramparça oluyorduk. Eğer ben onun hatalarını affediyorsam o da benimkilere göz yummak zorundaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BELA
Ficțiune adolescențiAlara bir suçluydu. Eğer en yakın arkadaşının sevgilisini çekici bulmak bir suç olsaydı.