-Yb az sonra gelio.-
Çocuk kolumdan aniden çekince acıyla arkasından kıvrına kıvrına yürümeye başladım. Arkama bakıp Darren'ın sözlerimden sonra yüzünün aldığı şekli görmek istedim ama o yoktu. Sadece o yoktu. Onu göremeyince acımın hafiflemesi için sürüklenmekten yanında koşmaya terfi ettim. Eee boyu uzun olunca 2 metre adım atıyor haliyle. Ben onun arkasından yarı sürüklenir yarı koşar haldeyken. Önümüzde gidenlerin hiçbirinin artık görünmediğini fark ettim. Önümüzde kimse yoktu. Hepsi gitmişti. Çocuk yaralı bileğimi sıkınca can acısıyla inledim. Çocuk bana dik dik bakıp durdu ve döndü. Ani durşuyla kafam sert karnına çarptı. Sanırım çatlak falan oluştu. Ağbi o nasıl karın kasıdır, kafam kırıldı lan.
"Beni çok yavaşlatıyorsun." Aniden belimden ve bacaklarımdan tutup beni kucakladı.
"Ne yapıyorsun ya bırak beni!" Tık yok. "Bıraksana hayvan!" Tık yok. Kollarımı hisedebilsem çakıcam iki tokat. "Hayvan bırak beni!" Aniden beni yere bırakınca, küt diye düştüm ama son anda sağlam kolumdan tuttu. O kolumu gördükçe midem bulanıyordu o ağaç neren çıktı ağbi tohum falan mı var benim içimde.
Çocuğun bakışları dikkatimi çekmişti. Bakışları bana değilde kafamın arkasındaki şeye kilitlnmişti. Neye baktığını görmek için arkamı döndüm ve onla göz göze geldim. Beni saran, bana özel olan mavi kuyuyla. Darren bana bakıyordu. Hemen kolumu tuttan çocuktan silkindim ve ona baktım. Aniden içimi büyük bir pişmanlık kaplamıştı. Neler yapmıştım ben? Onun duygularına zarar vermiştim. Onun ailesine zarar vermiştim. Ona zarar vermişmiydim? Olanların hiçbiri onun suçu değildi ama ben onu suçlamıştım.
"Darren..." Aniden sözümü buz gibi kelimeler kesince kalbim cız etti.
"Bunu bana neden söylemedin Eliz. Kim olduğunu neden sakladın?" Tam ağzımı açıcaktım ki soğuk kelimeler yine kalbimi dondurdu. "Herneyse artık umurumda değil. Sadece özür dilemek için burdayım. Kardeşin için özür dilerim."
"neden özür diliyorsun ki piç?! Yaptıklarından sonra ona özür dilemen neyi değiştirecek. Yoksa sen böyle yapanlardan mısın? Kurbanını yedikten sonra mafettikten sonra onlardan özür mü diliyorsun? Saçma! Senin gibi piçler duygusuzdur. O yüzden yağcılığı bırak onu size vermeye hiç niyetim yok! Siktir g-" Yanımda sinir hastası gibi titreyen, öfkeden kudurmuş çocuğa dehşetle bakıyordum. Ama aniden onun sözünü kestim.
"Duygusuz derken?"Çocuk bana öfkeyle baktı.
"Duygusuz, hissetmeyen , ölü. Anladın mı? Kötü şeylerden başka hiçbirşey hissetmezler. Değil mi Darren? Öfke, kin, keder, kızgınlık, kırgınlık... Bunlar dışında hiçbir şey hisedemiyorsun değil mi?" Darren sessizce ona bakıyordu.
"Darren?.." Ondan bir cevap bekliyordum. Ama cevap vermedi. Bana cevap veremiyordu. O zaman onca iyiliği neden bana yapmıştı. Madem hissedemiyordu niye beni korumuştu. Neden bana yaklaşmıştı. Kalbimdeki giderek derinleşen yarığı hissedebiliyordu. Gözümden kayıp giden bir damla yere düştü. Darren aniden bana baktı, şaşkındı. Çocuk küçümseyen bir sesle beni aşağladı.
"Ağlıyormusun şimdide?" Başımı salladım. İnanmıyordum. Onun benim gibi hissetmediğine inanmıyordum. Ayaklarım istemsizce ve hızlıca hareket etmeye başladı. Vücudumu beynim değil kalbim kontrol ediyordu.
"Hayır. Buna inanmyorum. Kçük dahi olsa bir şeyler muhakkak hissetmiş olmalısın. Çünkü ben hisediyorum Darren..."
-Devam Edecek-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şeytan - Aşk - Oyun
RomanceGözlerime Bakamıyorsun Çünkü Sende Karanlıktan korkuyorsun! Karanlığın içinde kaybolan kızın, Siyah parlak ışığın peşine düşmesi.... Kaybedilen geçmişin, Savaşılan ruhun, Siyah'ın içinde ki aşkın, Yalnız bir kızla birleşmesi gibi... İşte gerçek kara...