ÖZEL BÖLÜM

474 37 5
                                    

-Selam az kitleli biricik okurlarım. Sizden bir iyilik isteyeceğim eğer kitabımı beğendiyseniz vote'yip arkadaşlarınıza da tavsiye edermisiniz. YB haftaya gelecek bu haftası ne yazık ki sınav haftası, bana şans dileyin.

Darren'ın Ağzından;

"S-sen b-bırakmayacağım." Başı aniden öne düştü. Boynundan akan kan ellerime bulaşmıştı, onun kanı... Başını salladım.

"Eliz? Eliz?!" Elimin altında ki kan akışını hisedemiyordum. Beni bırakmıştı, beni terk etmişti. O değilde başka biri olsaydı ,değil onu kurtarmayı cesedini yesinler diye yabanilere atardım. Ama şimdi ne olmuştu bana? Ne değişmiştide ona acıyordum? Başının böyle öne düşmesi olmayan duygularımı ele geçirmiştim. Cebimden telefonu çıkardım ve en yakın arkadaşının numarasını tuşladım.

"Alo?" Düz sesimle konuştum ama sesim artık duygusuz değildi. Bir katilin sesi gibi soğuk çıkmıştı sesim. Eliz'in katili...

"Evine gel." Dedim ve telefonu kapatıp Eliz'in cansız bedenini kolarımın arasına aldım. Ona bunu ben yapmıştım, her zaman yaptığım gibi onuda adak olarak Oraglara sunmuştum.Ama Eliz'e her yaptığım şeyde bir şeyler garip gidiyordu. Benim duygularım mühürlüydü ama yabancı bir şey sanki beynimi yemeye başlıyordu. Karanlığa hüküm sürerek kendimi gölgelerde hareket ederken buldum. Bella'nın odasındaydık. Şeker pembesi duvar kağıtları ve beyaz dantelli perdeleri vardı. Neşeli bir genç kızın odası gibiydi ama bu gün sanki herşey mutluluğunu yitirmişti. Eliz'i altın sarısı yatağına yatırdım. Sanki birazdan kalkıp tekrar başımın etini yiyecekmiş gibi geliyordu.

Her gece buraya gelip onu izlemiştim. Hayır onu sevmiyordum, aşıkta değildim, hoşlanmıyordumda... Böyle şeyler bende bulunmazdı. Duygusuzdum ben, şeytandım aşık olamazdım. İnsan ruhuyla besleniyordum ama yinede insan gıdasıda işe yarıyordu.

Eliz'in giderek solgunlaşan yüzüne baktıkça beynim dağılıyordu. Duygusuz biri olabilirdim ama beynimin dağılmasına engel olamıyordum. 3 sokak öteden titreyerek gelen motor sesini duyabiliyordum. Lanet olsun vücudumun kontrolünü kaybediyordum. Sesler yükselmeye ve vücudumdaki anormal aktiviteler ortaya çıkmaya başlamıştı. Bir araba evin önünde ani fren yapınca çıkan yüksek sesle irkildim. Normal insan belkide bunu  duyamazı bile ama benim diğer bir özelliğim... Kapı gürültüyle açıldı ve şiddetle kapandı hrmen ardından telaşlı merdiven gıcırtılarını duyabiliyordum. Aniden kapı ardına kadar açıldı. O tarafa bakmadım bile. Hala daha Eliz'in yanında ona bakıyordum. Koca gölgemden yüzü karanlık basıyordu. Gölgemin içinde ki hareketlerden rahatsız oldum ve geri doğru çekildim. Bella, Eliz'i görünce çığlıkla karışık bir hıçkırık bütün odayı sardı. Ay s*keyim sesi bu ne ya?!  Kulağımın zarı patlamıştı. Bella, Eliz'in saçını okşayarak ona baktı bir kaç saniye sonra on vurdu. Parmağını burnunun altına koydu, nefes almadığını farkedince hıçkırıklar eşliğinde üzerine kapandı. Eliz'in yüzüne acıyla baktım. 

Vücudumdaki her bir rgan parçalanıyormuş gibi hisettim. Sanki yıllardır aldığım eğitimi bir çırpıda silmişti. Odanın gerisine doğru, gölgelere kendimi bıraktım, beni içine çekti ve karanlığım beni odadan çıkardı. 

Bella'ların arka bahçesinde ki ormandaydım. Gölgeler beni fırlatmıştı sanki, hiç bir şeyi kontrol edemiyordum. Ellerimle toprağı kavradım. Bu ben miydim? Bir şeytan nasıl oluyorda böyle hisedebiliyordu?.. Öfkeyle gürledim, giderek uzayan tırnaklarım ve değişen yüzümü hissedebiliyordum. Saf ruhum gözlerime çıkıyordu, siyah ruhum... Daha önce hiç böyle olmamıştı. Annem gözlerimin önünde parçalanırken, ilk öldürdüğüm insanı canlı canlı yerken bile. Evet, insan eti de yemiştim. Kanı ise her türlü içkiden daha tatlıdır. Ve ben bunları yaparken en ufak bir duygu bile hissetmemiştim. 

Şeytan - Aşk - OyunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin