Diğer bölüm yorumları için simalorduluoglu ariZaif ve ElaGzlm7 ye teşekkü rederim 😚😚
Mağlup mu desem mahcup mu
Ama ikisi de değil
Ben garip sen güzelDünya umutlu
-Ahmed ARİF / Tutkulu
*
Eve dönüş yolunda Yavuz'un arabasında yol alırken Damla kendi iç dünyasındaydı. Sevdiği adama hala çok kızgın ve dahası kırgındı ama diğer yandan onu o kadar çok özlemişti ki.... Anlayamıyordu. Gerçekten anlayamıyordu! Adama kızgındı. Kırgındı. Onu böyle bir şeyi sakladığı için bir daha görmek istemiyordu. Ama yanyana geldikleri ilk an anlamıştı ki bu adamı deli gibi özlemişti. Kokusunu duyduğu an anlamıştı ki bu kırgınlığı gidermek için onun kollarına ihtiyacı vardı. Ama olmazdı işte. Hiç suçu olmayan bir bebeği bırakıp giden adama nasıl güvenebilirdi ki? Nasıl onunla ortak bir ömür düşleyebilirdi? Kalbi nasıl şüpheye düşmezdi ondan uzak kaldığında? Damla için önemli iki şey vardı; sadakat ve güven. Adamın sadıklığından şüphesi yoktu ama ya güven? Güvensiz yürütülen ilişki iki tarafı da yıpratmaz mıydı? Yıpratırdı elbet. Onunla olmayacağı aşikardı bu durumda ama Damla onsuz nasıl olacaktı onu bilmiyordu. Bu yüzden bocalıyordu.
Yavuz ise, kızın tıkır tıkır işleyen aklının sesini duyuyordu sanki. Kızın gözleri dışarıya dalıp gitmişken onun aklını okuyabilmeyi öyle çok isterdi ki... Ne düşündüğünü... Kendi hakkında aldığı kararları... Muhtemelen olumsuz olan kararları bozmak için yapması gerekenleri bulurdu böylece. Boş boş durmak yerine bir şeyler yapabilirdi.
Ani bir kararla arabayı kenarda durduğunda Damla'nın dikkatini çekebilmişti. Damla etraflarına bakıp hala anayolda olduklarını fark edince Yavuz'a döndü çatık kaşlarla.
"Neden durduk?" dediğinde ise kapıların kitlenme sesini duydu. Ne oluyordu ?
"Durduk..." diyen Yavuz gözünü yola dikmiş kıza bakmıyordu. Daha sonra kararlı bir şekilde gülümseyen bir yüzle sevdiği kadına döndü.
"Durduk çünkü bugün sana her şeyi en baştan anlatacağım ve sen dinleyeceksin!"
Damla, gözleri kocaman olmuş bir şekilde yutkundu. Buz gibi bir Yavuz görmüştü ama buz gibi kararlı bir Yavuz ilk kez görüyordu. Adam öyle kendinden emin ve öyle soğuktu ki... Sanki şuan bir korku filminin içindelerdi ve Yavuz katildi. Hayır, ondan korkmuyordu. Bebeğini bırakacak kadar vicdansız olsa da kendisine bir şey yapmazdı biliyordu. Ama... Ama ürpermişti.
"Duymak istemiyorum!" dedikten sonra yutkundu. Fakat Yavuz hiç oralı olmayıp alayla güldü.
"Yargısız infaz kolayına mı geliyor?" derken ise surat ifadesi acımasızdı. Biraz evelki gülümsemeden eser kalmamıştı.
"Görünen köy klavuz istemez, desek daha doğru olur!"
Yavuz, dikine dikine konuşan Damla ile hırsla soludu. Bu kız onu çoktan idam etmiş, cesedini kuşlar yemişti..
"Sadece bir kez Damla.. Tek bir kez... Keyfimdem yapmadım ! Sebeplerim vardı! Ne hissettim bilmiyorsun!"
Yavuz, son anda yükselen sesini Damla'nın sıçraması ile fark etti. Onu korkutmak istemiyordu ama sinirlerine de hakim olamıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAYAT AŞKLA BAŞLAR
Tiểu Thuyết ChungKelebek misalidir aşk Anlamayana ömrü günlük Anlayana bir ömürlük... (Nazım Hikmet) * Neydi sevmek? Neydi aşk? Yıllarca sessiz sessiz seven mi daha aşıktı, ilk görüşte vurulan mı? Bir an da mı ortaya çıkardı aşk? Yoksa zamanla mı gi...