14.Bölüm: "Sabahın Beşi Gibi"

3.9K 239 45
                                    


Bölüm şarkısı; Sting- Shape of My Heart

"SABAHIN BEŞİ"

Sınır: 20 vote + yorum Kısa olduğu için parti şeklinde olacak.

Zaman iki kıskacın baskısı altında, ter akıtarak ilerliyordu. Nefes sesleri şehrin kalbi olmuş gümgüm diye atıyordu fakat ritimsizdi. Koridorda bekleyen herkes bir adım ötede zamana dokunmaya çalışıyordu. Zamanın ta kendisi şuan bir faunusun arkasında kılıçsız bir savaş veriyordu.

Zamanının ismi; Alçin'di...

"B-bu nasıl olabilir?" Dolunay yoğun bakımın ucuna kadar gelerek bu soruyu boşluğa yöneltti fakat bir cevap dahi alamadı.

Saatler önce ona çarpan araç hızla uzaklaşmıştı. Zar zor getirildiği hastanede ilk müdahaleler yapılmıştı ancak durumu kritikti. Olcay'ın kanlı elleri titriyor konuşacak gücü kendinde bulamıyordu. O sahneler gözünün önünden gitmiyordu. Bütün bir kaldırımı yıkayan kan...

Herkes sus pustu. Ne Alçin'in babası, halası ne de o kazanın üstüne parmak izini bırakan Amar... Hiçbirinden cevap yoktu. Dakikalar önce feryatların koptuğu bu koridor ölüm sessizliğine bürünmüştü. İşte bu en korkutucu olanıydı. Dolunay Amar'dan hesap sormak istiyordu ama bunu burada yapamayacağını biliyor öfkeli soluklar alıyordu ama kendine engel olamadı. Buna neden olan herkesten hesap soracaktı. Azur bunu hissetmiş gibi Dolunay'ı tuttu ve uyarıcı bir bakış attı.

"Kızıma bunu yapanı bulun. Onu yaşatmayacağım!" Alçin'in babasından duyulan bu sözler Dolunay'ı sinirlendirdi. Kendini saran kollardan kurtulup dayısının önüne dikildi.

"Sen mi koruyacaksın kızını! Bilmediği tanımadığı biriyle evlendirmek isteyen adam."

"Dolunay kendine gel." Dolunay öfkeyle babasına döndü.

"Sende mi onlar gibi acımasız oldun? Ya Aden abi sana ne demeli. Evlendin ve o evde onu yalnız bırakırken için acımadı bile."

Kimseden verilebilecek bir cevap yoktu. Zehra kızarmış gözleriyle Aden'e baktı ve ona sıkı sıkı sarıldı. Yaşadıkları gözünün önünden geçti. Onlarda bu kadar erken evlenmeyi istemezdi. Herkesin elinde patlamayı bekleyen bir sırrı vardı ki havadaki barut kokusunu soluyan sadece Amar'dı. Ölüm rengindeki gözleri herkesin üstünde tek tek dolaştı ve Alçin'in babası Mirza Bey'e gelince alaylı bir ifadeye büründü. Bakışlarıyla dışarıyı işaret etti.

**********

Dakikalar sonra Mirza Bey ve Amar hastanenin önünde karşılıklı duruyordu.

"Ne istiyorsun? Burası konuşmak için uygun ortam değil." dedi kalın sesiyle.

"Zaten çok uzun sürmeyecek müstakbel kayınpederim. Sana şunu diyeceğim Alçin o odadan çıktıktan sonra benimle olacak artık 'geri dönüş' yok. Her şey ortaya çıkacak." dedi.

Mirza Bey keyifsiz bir kahkaha attı.

"Evlat ben ne kadar gaddar dursamda kızımı önemseyen biriyim. Ben ona aile vermek istedim mutlu olması için ama görüyorum ki sen uygun kişi değilsin. Benim kızımı ikinci kadın yapmak gibi niyetim yok." sonlara doğru sesinin şiddeti arttı ve işaret parmağını Amar'a doğru salladı.

LAHZA "Uyanış"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin