4 sene sonra
Cenk'in araba yarışına saniyeler kala Ayame'yle birbirimize yapışmış Cenk'in bu sefer ne yapacağını heyecanla bekliyorduk. Çünkü amacı birinci olmak değil absürtlük yaparak birinci olmaktı. Geçen sefer viraja hem çok hızlı girmiş hem de rakibine kıl payı vurmaktan dönmüştü. Aslında viraja o kadar sert girmeseydi vuracaktı da. Çünkü arabanın yarısı havalandığı için rakibine vurmaktan kurtulmuştu. Tabi bir süre sonra yerçekimi devreye girmiş Cenk'in arabası rakip arabanın tepesine düşmüş. Cenk de hiçbir şey yokmuş gibi gaza yüklenip çaprazlamasına rakibinin tepesinden geçerek birinci olmuştu. Yarış sonunda rakip yarışmacının şok üstüne şok olmuş suratını hatırladıkça hala gülüyorduk. Erkekler gayet sakin izlerken biz Ayame'yle sürekli bağırış çağırış içindeydik. Cenk istese başından beri herkesi geçerdi ama son ana kadar artistlik yapmak için arkada kalıyordu. Ve yapacağını yaptı. Son anda ikinciyken adamın sol tarafı tamamen boş olmasına rağmen sağ tarafına yöneldi orada duvar vardı. 'Duvar' diye bağırırken Cenk hızla duvara sürdü ve arabayı havada ters takla attırarak yola düştü ve birinci oldu. Tabi o sırada yarışı anlatan spikerde kafayı yemişti. Yarış sonunda heryer Cenk'in fotoğraflarıyla dolmuştu.
Artık okullarımızı bitirmiştik. Ayame ve Roberto çoktan alanlarında ünlü olmuşlardı. Roberto bir mimar, Ayame ise bilgisayar programcısı olmuştu. Lee biyoloji bitirmiş muhteşem havalı bir bölüm olan denizaltı biyolojisi bölümünde en iyi üniversitelerden birinde lisans üstü eğitim için burs kazanmıştı. Mert ile bizimki sakin bir hayattı onlarınkine göre ben paramedik, Mert ise psikolog olmuştu. Hepimiz yeteneklerimizi insanların yararı için kullanıyorduk.
Roberto mimarlık dergisine çıkmıştı bile. Aslında bu beni biraz endişelendiriyordu. Sadece kimliğimizi belli ederiz ya da bizi tanırlar diye değil. Bir yıldır insanlığa yararlı, başarılı bilimadamı ve sanatçılar evlerinde ölü bulunuyordu. Gazeteler hep intihar yazıyordu ama başarının doruklarındayken neden intihar etsinler ki? Bence intihar süsü verilip öldürülüyorlardı. Demek ki bazılarının yaptıkları yararlı işler başkalarının çıkarlarına dokunuyordu.
Bu arada Roberto ve Ayame arasında da bir aşk filizlenmişti. Ama biz Mert ile daha hızlıydık tabi artık ayrılma vaktimiz geldi diyerek takımla beraber yaşadığımız evi bırakıp ayrı eve çıkacaktık. Ayame sevgilisine bento box hazırlarken ben de Mert'e sefer tası hazırlıyordum. Kültürler benziyordu.
Taşınmamıza birkaç gün kala banyodayken yine zihnimde birşeyler canlandı. Elimde kocaman bir kılıçla siyah garip yaratıkları doğruyordum. İçlerinden çamur gibi şeyler akıyordu. Çok rahatsız edici birşeydi bu. Mert'in kafası karışık olmalı. Üzerimde bir bornozla Mert'in yanına gittim.
'Mert ne oldu sana?' dedim.
Mert boş boş suratıma baktı. 'Hayır ben yapmadım.' dedi.
Şaşırmış görünüyordu. Sanırım taşınma telaşı yüzünden saçma sapan bir rüya görmüştüm uyanıkken. Ben giyinirken Mert çoktan herkesi salona toplamıştı.
'Hadi seni bekliyoruz.' dediler. Mert söze başladı.
'Millet İlayda bir vizyon gördü.'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yenilmez
FantasyTek derdim yeni okuluma ve insanlara alışmakken bir gün herkesten farklı bir yeteneğimin olduğunu keşfettim. Artık parmağımı bile kaldırmadan temizlik yapabilecek olmam ya da okuldaki zorbaların kıçına tekmeyi basabilecek olmam iyi haberdi. Ancak di...