YÜCE FUTBOLCU

5. Bölüm: Oyundaki Fantastik Galibiyetler

Öğlen 12:30 gibi Ali gözlerini açtı. Bütün vücudu sızlıyordu,  kafasından ayak parmaklarına kadar ağrı hissediyordu. Çok yorgun ve bitkin bir haldeydi. Yatağından doğruldu ve ayağa kalktı, yatak odasına bakındı ve birden en son okuldan eve doğru yürüdüğünü hatırladı. ne zaman eve gelmişti? Ne zaman uyumuştu?  ve Neden her yeri ağrıyordu? Bunların hiçbirini hatırlamıyordu.  " Okuldan çıktıkdan sonra ne yaptım? neden böyleyim? neden hiçbir şey hatırlamıyorum. En son eve yaklaştığımı hatırlıyorum ama ondan sonrası yok ve neden bu kadar vücudum ağrıyor ? Sanki bi arabanın altında kalmışım gibi heryerim ağrıyor."

Birden üşüme hissetti. Pencere ve kapı açıktı. Oluşan cereyanı heryerinde hisssediyordu  başını ağip vücuduna baktığında çıplak olduğunu farketti. "Noluyor lan bana bişey mi içirdiler bu halim ne ? "  Hemen  üstüne bir şort ve tişört giydi ve evi kontrol etti. Babası evde değildi. Vücudu aşırı ter kokuyordu. Sonra banyoya gidip duş aldı. İyice temizlendikten sonra  duşun sonunda soğuk su ile kendine şok yaparak iyice kendine gelmişti ve ağrılarını bir nebze hafifletmişti. Duştan sonra bilgisayarının başına geçti biraz oyu oynamak istedi. PUBG'yi açarak biraz zaman geçirmek istedi, oyun esnasında kendisine ne olduğuu hala hatırlamaya çalışıyordu. Sorabileceği tek kişi babasıydı fakat babası evde değildi.  Tek kişilik girdiği bu oyunda daha önce oynamadığı kadar iyi oynuyordu. Oyun başlayalı daha onbeş dakika olmuştu şimdiden onsekiz kill'e ulaşmıştı.  Bir keresinde  silah toplarken  dört kişinin çapraz ateşi arasında kaldı. Çok hızlı refleks ile kendi bulunduğu tyerin sağına ve soluna sis bombası attı. Daha sonra el bombasını sağına attı ve Uzi ile  hemen çaprazında duran eve koştu. Çatışmadan kurtuldu ve üzerine iki kill aldı. Diğer ikisinide başkaları vurmuştu.

Oyunda 29. dakikaydı ve iki kişi kalmıştı.  Bunlardan birisi Ali'ydi.  Ali'nin oyundaki kullanıcı adı KUNDUZ du rakibinin adı KİNGMAN'di.  Alan daralmıştı ve sadece etrafta otlar vardı.  İkisi de sürünerek hareket ediyordu.  Ali tam alanın sınırında duruyordu.  Elinde tek bir sis bombası vardı. Pür dikkat kulaklık ile ses kasıyordu. Ama hiçbir ses duyamıyordu. Ali normalde silahlı oyunlarda pusarak oynuyordu ve genelde de ortalamanın biraz altında oyuncuydu. Bugün kü oyunda çok saldırgandı eğer yabancı birisi Ali'yi izlemiş olsaydı profesyonel bir oyuncu olduğunu düşünürdü. Ali daha fazla duramadı saldırmak için harkete geçti.  Elindeki sis bombasını bulunduğu yerin  saat on yönünde fırlattı.  Tam o sırada alan tekrar daralmaya başlamıştı,  Ali saldırı için tam bu anı beklemişti. Sisin çıkmasını bekledikten sonra tam paraleli saat iki yönünde koşmaya başladı. O sırada yeni alan belirlendi.Yeni alan Ali'nin koşmadan önceden bulunduğu yerdi. Fakat Ali iki yönünde alanın tam ucuna doğru koştu. Arkasında kimse olmadığından emin olduğu için sürekli önüne ve sol tarafına bakıyordu. Sınıra gitti ve tekrar yattı  sesleri dinlemeye başladı. Tam o sırada yeni alana doğru eğilerek koşan adamı farketti. o adamda sise doğru bakıyordu. Ali beklemeden adamı taramaya başladı. Kendisi için inanılmaz bir zafer kazandı. İlk defa bu kadar aksiyon dolu bir oyun kazanmıştı. Daha önceki oyularında en fazla 13 adam öldürmüştü ama bu oyunda 27 adam öldürerek kendi rekorunu ikiye katlamıştı. Bu oyunu kazamanın heyecanı ile oyunda neler yaptığını tekrar düşündüğünde inanılmaz bir şey farketti. Oyunda  düşündüğü, planladığı , hesapladığı her şey tamda istediği gibi olmuştu ve vurmak istediği kişiye kitlendiğinde  neredeyse  hiç karavana yapmadan düşman daha kendisinin nerde olduğunu farkedemeden öldürdü. Bu ona biraz garip geldi.

Bu oyun haricinde üç oyun daha oynadı ve üçünüde kazandı, ikisi takım biri solo oyunuydu. kafası  şimdi şimdi daha berrak ve huzurluydu. nedenini bilmiyordu ama  kendisini  daha zeki hissediyordu, sanki oyundaki rakiplerinin yapacağı hamleleri önceden biliyor gibiydi. Refleksleri inanılmaz hızlanmış gibiydi. Bilgisayarın başından kalktı ve kendine öğle yemeği için bir şeyler hazırlamak için mutfağa yöneldi bu arada telefonuna mesaj geldi  mesaj teknik dirktörü Umu Kocabıyık'tan gelmişti. Teknik direktör iki gündür antramanlara neden gelmediğini soruyordu. İkin gün boyunca ona ulaşmaya çalıştığını ama hiçbir şekilde  ulşamadığını belirtiyordu. Bu gün saat 16:00'daki maçta kadroya alınmadığını spor komleksine gelip mazeret raporu vermesini istiyordu. Ali 30 saniye boyunca boş boş mesaja baka kaldı. Sonra Telefondan bu günün tarihine baktı. Baktığında  gözleri fal taşı gibi açıldı çünkü bugün Pazadi ve saat  15:30'du. Ali'yi en çok şaşırtan  olay en son cuma günü okuldan çıktığını hatırlıyor olmasıydı.  Cuma akşamı ve sonrası neler yaptığına dair hiç birşey hatırlamıyordu. Daha fazla dayanamadı babası arayıp nerede olduğunu sordu ve yanına gitmek için evden çıktı.