Bölüm 30: Kadrolar Açıklandı!

728 52 3
                                    

               Hazırlık maçından sonraki günlerde takımdaki oyuncular kendi performanslarından memnun olmadıkları için antremanlarda daha hırslı çalışıyorlardı. Pendikspor bu sene   geçen seneki kadronun üzerine genç oyunculardan oluşan transferler yaptı. Takımın yaş ortalaması 23,7 civarındaydı. Ali takımdaki en genç futbolcuydu. Artık Ali'yi yavaş yavaş aralarına almaya başlamışlardı. Eskisi gibi dışlamıyorlardı. Ali antrenmanlarda en çok çalışan oyuncuların başında geliyordu. Normal antrenman zamanından 1,5 saat önce gelip çalışmalara erken  başlıyordu, antrenman bittikten sonrada 1 saat daha kalarak çalışmalarını sürdürüyordu. Teknik ekipteki antrenörler kendisine bu kadar yüklenmemesi için onu uyarmışlardı ama o bu şekilde hiç yorulmadığını hatta kendisini daha rahat hissettiğini söylemişti. Bu kadar hırslı bir futbolcu buldukları için şanslı hissediyorlardı. Bu tip oyuncular takımın moral seviyesini yukarlarda tutardı.

Zaman hızla geçti Ali takıma iyice alıştı artık takımdakileri iyi tanıyordu, oyun tarzları ve karakterlerini çözmüştü. Takımda artık onu kabul etmiş kendi kardeşleri gibi ona oyun hakkında fikirler veriyorlardı. Türkiye'deki alt liglerde genelde sert bir futbol oynanıyordu fiziksel müdahaleler çok oluyordu teknik ve taktiğin çok az olduğu bu liglerde güçlü ve acıya dayanıklı olmak gerekiyordu. Maçların oynandığı sahaların kötü olmasıda ayrı bir dezavantajdı burdaki futbolun televizyonda izlediği futbol maçlarından farklı olduğuna dair deneyimlerini Ali ve onun gibi bu liglerde yeni olan oyunculara anlatıyorlardı. Bugün 31 Ağustos Cumartesi'ydi yarın sezonun ilk maçları başlıyordu.

               Fikret Akdemir yarınki maç için son taktikleri veriyordu.

     - Çocuklar Sarıyer klasik 4-4-2 taktiğini uyguluyor, dengeli bir oyun sergiliyorlar. Hücum ve savunma arasında iyi bir oyun kuruyorlar kolay gol yemiyorlar ama oyunun kontrolünü kaybedersek bize çok kolay gol atabilirler. Yarın dikkatli başlayacağız oyuna ayağa pas yaparak rakibi tartalım ellerinde ne varmış görelim. Yarınki kadromuz şöyle olacak;

Kaleci: Mehmet Cinpir

Defans:  Süheyl Çetin/ Berk N./ Fatih Cerlek

Orta Saha:  Erdinç Ç./ Ömer Can S. (C) / Bekir Karadeniz/ Mahmut Caner A./ Mehmet Çınar

Forvet: Ahmet Yazar/ Ozan Papaker

Yedekler:
Emre Aydın (K)
Gökhan Sürücü (O)
Salim Farsak (O)
Oktay Balcı (F)
Enes Aydın (D)
Salim İyik (O)
Ali Koz (O/D)

( İsimlerin yanındaki Harfleri Anlamışınızdır ama yinede açıklamasını yapayım.  Orta Saha (O)/ Defans (D)/ Forvet (F)/Kaleci (K) /Kaptan (C)/))

     - Yarınki 18'imiz bu şekilde olacak, bütün yaz uyguladığımız taktiği ilk kez yarın bu maçta ciddi bir şekilde uygulayacağız. İlk 10 dakika takımı tartacağız ve ona göre oynayacağız şimdi eve gidebilirsiniz yarın sabah saat 8'de antrenman var kimse geç kalmasın.

               Bütün takım ayrıldıktan sonra Fikret Akdemir Ali'yi yanına çağırdı.

     - Ali yarın için iyi dinlen sana defansta da orta sahada da  sana ihtiyacımız olabilir. Çok çalıştın bu yüzden seni kadroya aldım inşallah ikimizde mutlu oluruz.

     - Merak etmeyin hocam sahada en iyi futbolumu oynayacağım.

     - Benim istediklerimi yerine getir yeter. Aslında seni ilk 11'de de başlatırdım ama buradaki sert futbola alışık olmadığın için zorlanabilirsin, sakatlanmanıda istemiyorum. Bu yüzden alışana kadar böyle idare edeceksin.

     - Tamam hocam merak etmeyin, zamanımın gelmesini bekleyeceğim. Size çok şey borçluyum siz beni kabul etmemiş olsaydınız profesyonel oyuncu olmak benim için hayaldi. Hem benimle görüşmeyi kabul eden tek kişi sizsiniz. Ben burda size kendimi kanıtlamaya geldim, sizden öğreneceğim çok şey var.

     - İyi, akıllı bir çocuksun seni bu yüzden seviyorum sözümden hiç çıkmıyorsun ne söylersen yapıyorsun umarım büyük takımlara gittiğinde beni unutmazsın.

     - Hocam sizi nasıl unutabilirim bana güvenen ilk kişisiniz Mesut hocadan hariç.

     - Mesut Hoca demişken o ne yapıyor.

     - Ne yapsın benim gibi genç birilerini arıyordur menajerliği meslek haline getirecek herhalde.

     - İnan bana aklına koyduysa yapar.

     Mesut'u duyunca Fikret kahkaha atmaya başladı, Mesut'u çok iyi tanıyordu. İstediği bişeyi yapmadan bırakmazdı.

               Ertesi gün oldukça güzel bir hava vardı, bu yaz İstanbul oldukça kurak bir yaz geçirmişti eylül biri olmasına rağmen havada tek bir bulut yoktu. Sabahki antrenmanda son taktikler verilmişti saat şimdi öğlenden sonra üç buçuk olmuştu. Maç yarım saat sonra başlayacaktı iki takımda soyunma odasında son konuşmalarını yapıyorlardı. Pendikspor, Sarıyer ile daha önceki yapmış olduğu maçlarda üstün olan taraftı galibiyette bariz bir üstünlüğü vardı. Pendikspor taraftarı bunu iyi biliyordu üstünlüğü korumak istiyorlar ve galip gelmel istiyorlardı. 9 bin taraftar var bugün statda. Stadın çevresinde seyyar satıcılar tezgahlarını açmışlar dükkanlar dolup taşıyordu. Sezonun ilk maçı olduğu için oldukça yoğun bir ilgi vardı.

     - Bu sene inşallah çıkacağız bir üst lige.

     - Bu sene umutluyum geçen sene kılpayı kaçırdık.

     - Bence fazla umutlanmayın ben hazırlık maçını izledim çok berbat top oynuyoruz bu sene ligden düşmezsek iyi olur.

     - Bir hazırlık maçı ile bütün sene ne olacağını tahmin etmen süper varya.

     - Bir maç ile ne anladın lan harbiden.

     - Futbolcular sahaya çıkıyor birazdan ne demek istediğimi anlarsınız.

     Bütün oyuncular sahaya çıktı seremoni yapıldı top ve kale seçildi. Şimdi herkes hakemin düdüğünü bekliyordu sezonun ilk maçı başlamak üzereydi.

YÜCE FUTBOLCUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin