Ali bütün gece yabancı dil çalışmıştı. Şimdiye kadar İngilizce, İspanyolca, Fransızca, Almanca, Arapça, Çince, Japonca, Fince, danca, Portekizce gibi dillerin hepsini ana dili gibi öğrenmişti. İzlediği dizi ve filmler ile bu dillerdeki aksanını geliştirmişti. Bu dillerin konuşulduğu bir ülkeye gitse hiç yabancılık çekmezdi. Ertesi sabah Ali erkenden kalkıp sabah koşusunu yapmıştı bugün dinlenecekti ayrıca öğlen 1'de Gerçek Pendik Gazetesi ile röportaj yapacaktı. Ali aslında biraz heyecanlıydı böyle ortamlarda ne yapılır bilmiyordu. Bundan dolayıda biraz stresli hissediyordu. Kahvaltıyı henüz yeni bitirmişti odadan telefonun sesi gelmeye başlamıştı. Ali hemen odaya koştu ilk önce geç kaldığını düşündü bu yüzden aradıklarını zannetti ama duvardaki saate baktığında henüz 9'du erken mi çağırıyorlar diye düşündü. Telefonu aldığında arayan kişinin Mesut olduğunu gördü.
- Alo, abi bişey mi oldu?
- O nasıl soru? Seni arayamaz mıyım?
- Hayır öyle demek istemedim bu kadar erken arayınca bişey oldu zannettim.
- Hıh yok bişey sedece tebrik etmek için aradım bana niye haber vermiyorsun lan dün ilk onbirde başlamışın bide sahanın tozunu almışın hahaahaaa.
- Heyecanla unutmuşum abi kusuruma bakma, rakip biraz zayıftı bu yüzden böyle iyi bir maç çıkardım.
- Kulüpten maçın kasetini aldım izledim maçı. Evet rakibiniz biraz güçsüzmüş ama bu kadar ezilecek kadarda değil adamları sahadan silmişin resmen.
- "Tek ben değildim abi takım olarak başardık." Ali'nin sesi çok samimi geliyordu.
- Mütevazı olman iyi, başkası olsa bu futbol ile kendinin dünyanın en iyi futbolcusu ilan ederdi.
- Büyük futbolcu olmam için daha uzun bir yolum var.
- Aferin böyle düşünmen güzel. Böyle oynamaya devam et transfer zamanında bu iyi oyunlarını referans olarak kullanacağız.
- Tamam merak etme abi, bu arada sen ne yapıyorsun?
- Senin gibi gençleri aramaya devam ediyorum.
- Neredesin, bulabildin mi birilerini?
- Trakyayı geziyorum şimdi Edirne'deyim. Şuana kadar 3 kişi buldum ama izlemeye devam edeceğim sonuçta pazardan karpuz seçmiyoruz.
- İnşallah iyi birilerini bulursun abi.
- İnşallah, bugün ne yapacaksın?
- İşte yerel gazete ile bir röportajım var başkada bişey yapmayacağım.
- Oooo röportajlarda başlamış.
- Eee abi senden başka yetenekleri görenlerde var.
- Övünme hemen hahaaa bu performansı devam ettir sonra nasıl övünürsen övün.
- Hahahaaa şaka be abi ben öyle birimiyim?
- Tamam neyse sonra görüşürüz antrenmanlarını ve okulunu aksatma seni sürekli takip ediyor olacam.
- Tamam abi sen merak etme beni görüşürüz kendine iyi bak.
- Sende kendine iyi bak görüşmek üzere.
Ali telefonu kapattıktan sonra biraz televizyon izledi. Saat yaklaştığında hazırlanıp tesislere doğru yola çıktı. Fikret Hoca, Ali'nin yanına gelip hazır olup olmadığını sordu. Ali herhangi bir sorun olmadığını söyledi. Gazeteciler biraz erken gelmişlerdi takımdaki diğer futbolcular ile röportaj yapıyorlardı. As takımdaki futbolcular ile küçük bir röportaj yapmışlardı onlar ile sezon başında röportaj yaptıkları için taraftarlar az çok onları tanıyorlardı. Şimdi takımdaki diğer futbolcular ile konuşuyorlardı özelliklede Başkent Akademi maçında ilk onbir oynayan yedekler ile röportaj yapıyorlardı. Ofise geçtiklerinde iki gazeteci kulüp başkadı Serhat Tanem ile konuşuyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YÜCE FUTBOLCU
FantasiKahramanımız 17 yaşında bir lise öğrencisi. Kendisi bu hayata şanssız başladı ve öylede devam etmekteydi. Annesini henüz yeni doğmuşken kaybetmişti. Babası ile gecekonduda yaşamaktaydı. Babası Ali'yi fazla sevmemekteydi eşinin ölüm sebebinin O olduğ...