Fikret Akdemir oyuncusunu alkışlıyordu yüzünde gururlu gözüken bir ifade vardı. Oyuncusu bugün sahada üstün bir oyun sürdürüyordu. Takımı iyi yönetiyordu oyun kurucu pozisyonunda çok başarılı gözüküyordu bir asist ve bir gol ile performansını taçlandırıyordu. Şuan takımındaki tek eksiğide bulduğunu hissetmeye başladı. Oyuncuları çok çalışkandı ama yetenek bakımından eksikti ama şimdi sahadaki oyuncusu teknik ve yetenek bakımından iyi gözüküyordu bu maç için öyleydi böyle oynamaya devam ederse çok kısa sürede süper ligde boy gösterebilirdi.
Maç devam ediyordu rakip takım ard arda gelen gollerden sonra bocalamaya başlamıştı. Ali rakibi tek başına oyundan düşürmüştü. Başkent Akademi oyuncuları 34 numaralı formasıyla Ali'nin peşinden koşup duruyorlardı topu faul yapmadan alamıyorlardı. Ali'den iyice korkmaya başlamışlardı iki yada üç futbolcu birlikte durdurmaya çalışıyordu. Ali için bir baskı oluşturmuyordu, rahat bir şekilde topu alıyor ve istediği gibi oynuyordu çocukla oynarmış gibi onlar ile oynuyordu. Pendiksporlu diğer oyuncular rahat hareket ediyorlardı bir anda rakip orta saha çökmüştü maç tek kale oynanıyordu. Pendikspor tek kale oynuyordu ama rakipte kalenin önüne etten duvar örmüştü ceza sahası çok kalabalıktı, uzaktan şut çekiyorlardı ama ya defansa çarpıyordu yada kaleci topu uzaklaştırıyordu. Taraftarlar maçtan zevk alıyordu. Son haftalarda bu kadar rahat maç izlememişlerdi.
Ali'nin arkadaşları şaşkın bir şekilde sahaya bakıyorlardı. Böyle zevkli bir maç maç izlemeyi beklemiyorlardı. Ali onları çok şaşırtmıştı sahadaki oyunu çok basit görünüyordu topu alıyor ve gidiyordu istediği gibi pas, orta, şut ne isterse yapıyordu. Rakip futbolcular onu engellemek adeta önüne atlıyorlardı.
- "İki takımda genç kadroyla çıkmış gibi görünüyor Ali'nin takımı daha iyi gibi." Mehmet sahadaki futboldan etkilenmişti arkadaşıda iyi maç çıkarıyordu tribünden Ali'ye destek için bağırıyordu.
- " iyi gibisi falan yok aralarında çok fazla fark var Ali'nin takımı çok iyi." Semih sadaki maçı dikkatle izliyordu.
- " Ali yedek kadro ile çıktıklarını söylemişti, yedekler bunlar ise asıl kadroyu bilemiyorum." Ramazan maçtan zevk alıyordu bu kadar heyecanlı lig maçı izlememişti son zamanlarda.
Ali attığı golden sonra takım arkadaşlarına pas vererek onlarıda oyuna dahil ediyordu. Başta bocalayan oyuncular Ali'nin önderliğinde oyuna ısınmışlar ve kendi oyunlarını oynamaya başlamışlardı. Sürekli pas yaparak rakip sahada pozisyon arıyorlardı. Tam o sırada Başkent Akdemi sahasının ortalarında Abdullah'a faul yapıyor. Kaleden yaklaşık 30 metre uzakta topun başında Abdullah vardı. Yedek takımın duran toplardaki aktörü Abdullah'tı topu yerine koydu serbest vuruş için hazırlık yapıyordu birden yanına biri geldi.
- "Abdullah bu sefer ben kullanabilir miyim? Kendimi burdan gol atacakmış gibi hissediyorum." Ali bu mesafeden kaleye şut atmak istemişti gerçektende kendini iyi hissediyordu.
- Emin misin?
- evet, bugün kendimi formda hissediyorum.
- Tamam, at o zaman ben içeri gidiyorum.
- Saol kanka.
Abdullah ve Ali takımda iyi anlaşıyorlardı her zaman birbirlerini destekliyorlardı. Abdullah, Ali'nin bugün formda olduğunu görüyordu bu yüzden faz düşünmeden topu ona bıraktı ve ceza sahasına gitti. Ali topun başına geldi kaleye baktı hiç orta yapmayı düşünmüyordu. Toptan 4 adım geri gitti hakemi bekledi düdük çalınca ayağının üstüyle olabildiğine sert bir şekilde topa vurdu top bir anda rakip ağlarda göründü kimse ne olduğunu anlamamıştı. Ali'nin topa vurduğunu gördükten sonra topu takip edememişlerdi ceza sahasına bakmışlar onlarda kıpırdamıyorlardı sadece kaleci topu görmüştü ama o da hamle yapmak için çok geç kalmıştı çünkü top çoktan ağlara çarpmış ve yere düşmüştü herkes topun kalenin içinde olduğunu görmüşlerdi. Bütün futbolcuların gözleri sonuna kadar açılmıştı çünkü topun nasıl geldiğini görmemişlerdi taraftarlar ve sahadaki futbolcular bir süre kaleye boş ve inanamamazlık dolu bakışlar ile izlediler sonra hakeme doğru baktılar. Hakemde şok olmuş bir şekilde kaleye bakıyordu herkesin ona doğru baktığını gördüğünde top ağlarda olduğunu gördüğü için düdüğü çalıp golü verdi. Ama daha sonra yardımcılarına gol olup olmadığını sormuştu çünkü topu görmemişti onlarında aynı durumda olduğunu görünce kararının doğru olduğunu düşündü. İlk yarıda başka gol olmadı 3-0 bitti ikinci yarıda da bu oyun devam etti rakip ne kadar savunma yapmaya çalışsada kalelerinde ikinci yarıda 4 tane daha gol gördüler. Maç 7-0 bitmişti. Ali 2 gol atmış 4 tanede asist yapmıştı 6 gole direkt katkı yapmıştı. Diğer golleri Ahmet (2), Ozan (2) ve Abdullah atmıştı. İkinci yarıda Ali rakibin savunmasını dağıtmış arkadaşlarına gol attırmıştı.
Taraftarlar stadda çılgınlar gibi şarkı söylüyorlardı. Bu galibiyet onları sarhoş etmişti sahada görmüş oldukları futbol daha önce bu takımdan izlemedikleri bir futbol resitaliydi ve bunu genç bir oyuncular topluluğu yapıyordu. Gelecek yıllar için takım adına umutluydular. Fikret Akdemir sahadaki futbolu hiç beklemiyordu ama bu oyun onuda heyecanlandırmıştı özellikle Ali onu çok heyecanlandırmıştı. Aklında gelecek maçlar için kadroyu güncellemeye başlamıştı. Şimdi üst lige çıkmak için çok umutluydu. İki takım oyuncularıda birbirlerini tebrik ettiler Başkent Akademili oyuncular özellikle Ali ile konuşmak için geldiler karşılarına böyle yetenekli birinin çıkmalarını beklemiyorlardı bir kaç sene sonra Ali'nin iyi takımda oynayabileceğini görebiliyorlardı. Ali ve takım taraftarlar ile galibiyeti kutluyorlardı. Taraftarlar Ali'den üçlü çektirmesini istedi Ali'de onları kırmadı.
Fikret hoca takımına bugün ki oyundan ne kadar mutlu olduğunu anlatıyordu oynayan oyuncularını teker teker tebrik edip övüyordu. En çok övgü Ali'ye gitmişti bugün maçtaki kilit oyuncu o olmuştu savunma ve hücumu o yönetmişti. İkinci yarıdaki oyunu adeta savaş alanında savaş yöneten bir general gibiydi kendisi geride duruyor sadece arkadaşlarına topu veriyor ve gol atmaları için pozisyonlar yaratıyordu ara sıra tiki taka yapıyordu arkadaşları ile. Maçtan sonra yerel gazeteden röportaj yapmak istediklerini belirten bir talep geldi Fikret hoca yarın için randevu verdi oyuncularının özgür bir şekilde galibiyetlerini kutlamasını istedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YÜCE FUTBOLCU
FantasyKahramanımız 17 yaşında bir lise öğrencisi. Kendisi bu hayata şanssız başladı ve öylede devam etmekteydi. Annesini henüz yeni doğmuşken kaybetmişti. Babası ile gecekonduda yaşamaktaydı. Babası Ali'yi fazla sevmemekteydi eşinin ölüm sebebinin O olduğ...